Maçın hakemi normal süre bittiğinde 3 dakika ilave koydu.
90 ila 93.dakikalar arasında İsmail, Atiba, Necip ayrı ayrı kayarak toplar kazandılar. Maçın skoru 4-0... Karşılaşma boyunca top rakipteyken işi fazlasıyla ciddiye alıp, "rakibin kendi gücünün altında olduğunu" bilmesine rağmen top karşıdayken mükemmel oynadılar.
Sadece bir pozisyon verdiler.
Roller de değişiyor artıkOyunun sonuna kadar sokakta futbol oynayan çocuklar gibi zevk aldılar oyundan. Artık tipik Beşiktaş golü diyebileceğimiz ilk gol dışında paslaşarak golleri buldular. Çat, çat, çat diye tabir edebileceğimiz cinsten...
Üçüncü bölgede ceza sahasında civarında herkes farklı yerlere koşular yapıyor. Pas zamanlamaları da mükemmel... Hele hele iyi bir zeminde yakaladıklarında rakibin şansı da kalmıyor, pozisyon bulmamalarına imkan yok. Dördüncü gol koşu yapan oyuncu Gökhan Töre, asisti yapan santrfor Demba Ba...
Roller de değişebiliyor artık.
Oğuzhan, Gökhan, Demba Ba, Olcay... Çat, çat, çat dediğimiz hızlı paslaşmalar var ya, pozisyonlara baktığımızda bu paslarla sanki halı sahada oynar gibi rahat pozisyon elde ediyorlar.
Sahanın en iyisi Veli'ydi
Dün gece sahanın en iyi oyuncusu Veli Kavlak'tı. Sadece gol attığı için değil, yüksek tempoyla mücadele edip, karşılaşmanın son düdüğüne kadar oyunun her iki yönünü de çok iyi oynadığı için... Diğer oyunculara da haksızlık yapmayalım, tamama yakını iyi oynadı, müthiş mücadele verdi.
Galip geldikçe güvenleri artıyorŞunu söylemeden geçmeyelim... Partizan takımı kalitesi düşük ancak mücadeleci bir takım. Yani Beşiktaş skor olarak rahat kazandı derken, yine bu rahatlığı sağlayan da ta kendisiydi. Aslında grubun zirvesi de kuralar çekildiğinde tahmin edilen duruma geldi. Sezon başından beri resmi maçlarda sadece Alexis Sanchez'in golüyle Londra'da Arsenal'e bir kez mağlup olan Beşiktaş, maç kaybetmeme özelliğini devam ettirirken, güven kazanmaya devam ediyor.
