İkinci yarı hazırlıklarını Antalya'da sürdüren Fenerbahçe'nin başarılı futbolcusu Ozan Tufan düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu. İşte takımdaki geleceği, Emre Belözoğlu ve Gustavo gibi birçok konuya değinen Tufan'ın açıklamaları...
Devre arası hazırlıklarına Antalya'da devam eden Fenerbahçe'de milli futbolcu Ozan Tufan, kamp çalışmaları ve ligin 2'nci yarısıyla ilgili düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Kampın şu ana kadar iyi gittiğini söyleyen Tufan, "Kamp sürecimiz devam ediyor, yoğun çalışmalarımız sürüyor. 29'uncu şampiyonluk için büyük bir mücadele veriyoruz. Bunu da burada devre arası kampımızda gerçekleştiriyoruz. İyi bir ortam var. Genç arkadaşlarımız da bizimle birlikte antrenman yapıyor. Onlarla birlikte çalışıyoruz. Yurt dışında, Brezilya'da olan arkadaşlarımız vardı, onlar da akşam katılacak. Onlarla birlikte takımımız tam oluyor. Daha konsantre bir şekilde antrenmanlarımıza devam edeceğiz. İlk yarıdaki son 2 maçımızda galibiyet aldık. Güzel bir final oldu. İkinci yarıya da iyi bir şekilde başlayıp en iyi şekilde lider olmaya çalışacağız" dedi.
"BEN KENDİME İNANDIM"
Performansıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Ozan, "İnananlar vardı, inanmayanlar vardı. Önemli olan benim kendime olan inancımdı. Ben kendime inandım, bana inananları da mahcup etmedim. Allah sakatlık vermezse daha iyi olacağımın da garantisini veriyorum. Performansımı en iyi şekilde yükselterek Fenerbahçe'ye katkıda bulunacağım ve daha iyi yerlere geleceğiz" diye konuştu.
"ÖNEMLİ OLAN BU CAMİAYA TEKRAR KAZANDIRILMAMDI"
Aytemiz Alanyaspor forması giyerken teknik direktörlüğünü yapan Sergen Yalçın'ın performansına etkisiyle ilgili ise Ozan şunları kaydetti:
"Sergen hocanın yıllar öncesinde yaptığı yanlışlar, doğrular tabii ki ona ait. Kendisinin düştüğü durumlara benim düşmemi istemedi. Beni transfer ederek büyük bir sorumluluk aldı. Ona ve ekibine teşekkür ederim. Bu sorumluluğu alınca beni en iyi yerlere getirmek için hem sözlü hem de saha içindeki futbolumdan herkesin memnun kalabileceği şekilde gayret gösterdi. Hepinizin önünde ona teşekkür ediyorum. Tabii ki doğrular vardı, benim yanlışlarım vardı. Alanyaspor'un başkanı da Sergen hoca da 'Biz Ozan'ı Fenerbahçe'ye kazandırmak için buraya almıştık' dedi. Önemli olan benim Fenerbahçe'ye tekrar kazandırılmamdı. Bunu görüyoruz. Tabii ki bununla yetinmeyeceğim. Sergen hocayla da hep telefonla konuşuyorum. Bana uyarıları oluyor, ben de dikkate alıyorum. Daha iyi olacak."
"ŞU ANDA ÖNCELİĞİM FENERBAHÇE"
Sözleşmesinin bitmesine 6 ay kala başka takımlarla görüşme hakkı olduğunu ama böyle bir şeye başvurmadığını vurgulayan 24 yaşındaki oyuncu, "Devre arasında sözleşmem bitmiyordu, sene sonunda bitiyordu. Ama devre arasında istediğiniz bir kulüple anlaşabiliyorsunuz. Ama tabii ki benim aklımda böyle bir şey yoktu. Olsaydı Fenerbahçe'yle bir şey imzalamazdım. Benim aklımda olan, içimden gelen ve ailemle de konuştuğum zaman önceliğim Fenerbahçe'ye bir borcumun olması, bana verilen kaptanlığı en iyi şekilde yapmak ve Fenerbahçe'yi 29'uncu şampiyonluğuna kavuşturmaktı. Benim önceliklerim bunlardı. Ben ilk geldiğimde hocaya da başkana da söz vermiştim. Asıl görevim bunları yerine getirmek. Sözleşmeyi imzaladık, sonrasını ilerleyen zamanlarda göreceğiz. Şimdi öncelik Fenerbahçe" dedi.
"DÖRT BÜYÜKLERDE ALTYAPIDAN OYUNCU ÇIKMIYOR"
Altyapıdaki oyunculara sabır gösterilmesi gerektiğini belirten Ozan Tufan, "Yıllardır altyapıdan oyuncu çıkmıyor. Diğer büyük kulüplerde de aynı şekilde. Emre ağabeyin de, Ersun hocanın da, diğer hocalarımızın da isteği oyuncu çıkması doğrultusunda. Tabii bu konu üstüne çok uğraş ve çaba sarf ediyorlar. Fakat genç oyunculara birden yüklendiğiniz zaman, örneğin benim de zamanında olduğu gibi, birden parlayıp çıkıldığı zaman ilerleyen zamanlarda oraları görmediği için bir değişkenlik oluyor ve o değişkenliği atlatması çok zor oluyor. O yüzden daha kontrollü ve sabırlı ilerliyorlar. Bu konuda da çok doğru hareket ediyorlar. Genç arkadaşlarımız da zaten iyi çalışıyorlar. İnşallah onlar da mücadelelerini gösterdikleri zaman hak ettikleri yerde olacaklardır" ifadelerini kullandı.
"EMRE AĞABEY TAKIMDA HERKESE YARDIMCI OLUYOR"
Kaptan Emre Belözoğlu'nun takımda herkes ile yakından ilgilendiğini anlatan Tufan, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Emre ağabey benim 5 yıldır tanıdığım bir ağabeyim. Milli takımlardan ben Bursaspor'da oynadığım zamanlardan tanıdığım bir insan. Karakteri ve kendisi mükemmel bir insan. Sadece bana değil bütün takım arkadaşlarıma da yardımcı olan bir kişidir, kaptandır. Benim de ondan öğreneceğim çok şey var, onun da takıma katacağı çok şey var. Ligin ikinci yarısı var. Avrupa Şampiyonası'nda da bize çok şey katacaktır. Çok tecrübeli. Rahatsızdı. İki gün sonra geliyor. Emre ağabeyi seviyoruz. O bizle olduğu sürece bizde mutluyuz. Hep beraber yolun sonunda elinde kupa olur. Hep beraber seviniriz."
"MİLLİ TAKIM OLARAK YETENEK VE KALİTEMİZ ÜST SEVİYEDE"
Ozan Tufan, A Milli Takım ile Avrupa Şampiyonası'nda iyi işler başaracaklarını vurgularken şunları söyledi:
"Şenol hoca da söyledi. Kolay bir grup değil, zor bir grubumuz var ama bizim genç bir ekibimiz var. Bu ekip elemelerde bir şeyler yapabileceğini kanıtladı. Dünya şampiyonunu içeride yenip dışarıda berabere kalarak; bir şeylerin yapılabileceğini kanıtladı. Arkadaşlık ve yetenek seviyesinin çok üst düzey olduğu bir ekibimiz var. Ben şansımızın eskiye göre daha yüksek olduğunu düşünüyorum. Bunu maç oynayarak görüyoruz. Saha içinde ne olur bilemeyiz ama tahminimce şansımız yüksek ve güzel olacak. Baskı falan yapmıyor. Sonuçta bizler profesyoneliz. Bu maçlara çıkmaya alıştık. Heyecanlanıyoruz. Zor maçlarımız oluyor, kolay olmuyor ama dediğim gibi biz bunları aştık. Bu grup birçok şeyi ispatladı, daha da birçok şeyi ispatlar."
"ÖNEMLİ OLAN FENERBAHÇE'DE OYNAMAK"
Ligin ilk yarısında farklı mevkilerde oynamasına rağmen bunu sorun etmediğini ifade eden Tufan, "Birçok mevkide oynadım. Orta sahada kendimi daha iyi hissediyorum ama bir mevkide eksiklik varsa ve ben o mevkide oynayabiliyorsam, seve seve oynarım. Bunu Ersun hocaya da dedim. O da severek, isteyerek beni oynatıyor. Ben de gönülden isteyerek oynuyorum. Bunu bir tek ben yapmıyorum. Dirar da yapıyor, birçok arkadaşım da yapıyor. Eksik yönlerimiz var, önemli olan Fenerbahçe'nin kazanması. Ben orta sahada oynadıktan sonra takım kaybetmişse bir anlamı yok. Ben sağ bek oynayıp kazanıyorsak tamam. Olaya mevkisel değil takım olarak bakıyorum. Maçlarımızı kazandığımız zaman bizim için bir sorun yok. Bunun için de takım olarak en iyi performansımızı göstermemiz gerekiyor. Mevkilere takılı kalmadan en iyisini göstermemiz gerekiyor. Daha önce Bursa'da ve milli takımda da sağ bek oynadım. Benim için problem yok. Orada oynamışım, burada oynamışım. Önemli olan Fenerbahçe'de oynamak. Biliyorsunuz ben 2-3 defa kadro dışı kaldım. O dönemlerde yaşadığım sorunlardan dolayı çok düşündüm. Beni orada oynatmıyor, burada oynatmıyor. Kadro dışı kaldıktan sonra dedim ki, sağ bek de olsa oynarsın. Çünkü oynamayı özlüyorsunuz. Sol bek de olsa oynamayı özlüyorsunuz. Önemli olan oynamak. Benim amacım bu" diye konuştu.
"HER OYUNCU SAHADA YÜZDE 100'ÜNÜ VERMEK ZORUNDA"
İstedikleri futbolu sahaya yansıtmaları ve başarılı olmaları için her oyuncunun yüzde 100'ünü vermesi gerektiğine dikkat çeken milli oyuncu, "Emre ağabey ve Gustavo, birbirinden ayrı özellikleri olan çok tecrübeli isimler. Ben ikisiyle de oynarken keyif alıyorum. Onlar da beraber oynadıkları zaman severek ve isteyerek, keyifli bir şekilde oynuyorlar ama burada tercih hocanın. Emre ağabey ile beni oynatabilir, Gustavo ile beni oynatabilir. Veya beni oynatmayabilir. Bu hocanın kararı. Sahaya çıktığımız zaman kim oynarsa oynasın, yüzde 100'üyle oynamak zorunda. Yüzde 100'üyle oynamayan bir oyuncudan verim alamayız. Luiz yüzde 100'üyle oynadıktan, ben yüzde 100'ümle oynamadıktan sonra orta sahada verim alamayız. Benim attığım golde de, tekrar izledik, baskı yapıyoruz ve devamında gol geliyor. Diğer goller de aynı şekilde. Yüksek tempoda ve yüzde 100'ümüzle oynuyoruz. Emre ağabey de oynadığı zamanda aynı şekilde. Bazen benim yapamadığım mücadeleyi Emre ağabey yapıyor. Benden kaç yaş büyük bir insan. Önemli olan orada herkesin hazır olması, yüzde 100'üyle oynaması önemli.
"29'UNCU ŞAMPİYONLUK İÇİN KENETLENMİŞ DURUMDAYIZ"
Takım olarak tek hedeflerinin sezon sonunda Süper Lig'de şampiyonluk kupasını kaldırmak olduğunu vurgulayan Ozan Tufan, "29'uncu şampiyonluğa kenetlenmiş durumdayız. Buna inanıyoruz. İlk yarıda kolay verdiğimiz maçlar oldu. Bunların özeleştirisini kendi aramızda yaptık. Bunları atlattık. İkinci yarıya daha konsantre, daha hırslı şekilde başlayıp, zaten taraftarımız arkamızda olduğu sürece bu yolun sonunda şampiyonluğu göreceğimize inanıyorum" dedi.
