Kariyerinin büyük çoğunluğunu ülkesi Fransa'da geçiren Cedric Carrasso, 2017-18 sezonunda Galatasaray'a transfer oldu. Sarı-kırmızılı formayla sadece 2 maçta forma giyen Carrasso, sezon sonunda yaşanan şampiyonluğun ardından futbolu bırakmıştı. Fransa Milli Takımı'nda da görev alan Carrasso, ülkesi Fransa'da Türkiye'deki günlerine dair açıklamalarda bulundu.
Galatasaray'ın etkileyici bir kulüp olduğunu dile getiren Cedric Carrasso, "Kulübün yapısı gerçekten etkileyici. Dürüst olmak gerekirse, elimizde iyi bir takım vardı ama kulübün seviyesi, takımın çok çok üzerindeydi. Böylesine tutkulu bir kulüp ve özellikle böylesine profesyonel bir yönetim ve lojistik yapıyı çok nadir gördüm. Gerçekten büyük kulüplerden biri. Bu kadar düzenli bir organizasyonu çok az yerde gördüm. Sadece Fransa Milli Takımı'nda buna benzer bir organizasyonla karşılaşmıştım" diye konuştu.
'GECE 22.00'DE GİTTİĞİNİZ ŞEHRİN HAVAALANINA VARDIĞINIZDA SİZİ 500, 1000 KİŞİ KARŞILIYOR'
Deplasman maçlarına gittiklerinde havalimanlarında kendilerini çok sayıda Galatasaray taraftarının karşıladığını belirten Carrasso, "İnsanlar adeta çılgına dönüyor. Deplasman maçı için kamp yapmaya gidiyorsunuz, gece 22.00'de gittiğiniz şehrin havaalanına vardığınızda sizi 500, 1000 kişi karşılıyor. Her zaman 3 bin kişiyle yolculuk yapılıyor. 20-25 milyon taraftardan söz ediyoruz, inanılmaz. İstanbul'un zaten 20 milyonu aşkın nüfusu var" ifadelerini kullandı.
'TÜRKİYE'DE KENDİMİ FRANSA'YA GÖRE DAHA GÜVENDE HİSSEDİYORUM, BU İNANILMAZ'
Fransa'da Türkiye'ye karşı çok fazla ön yargı olduğunu, Türkiye'de kendisini Fransa'ya göre daha güvende hissettiğine dikkat çeken Cedric Carrasso, "Bunu hayal etmek gerek, gerçekten akıl almaz bir şey. Bana çok iyi geldi, yeniden kendime gelmeye ihtiyacım vardı. Fransa'da Türkiye hakkında çok fazla önyargı var. Bunun medyanın suçu olup olmadığını bilmiyorum ama Türkiye olağanüstü bir ülke, İstanbul ise olağanüstü bir şehir. Türkiye'de kendimi Fransa'ya göre daha güvende hissediyorum, bu inanılmaz. İstanbul bir megakent, mutlaka görülmeli. Herkese gidip, görmesini tavsiye ederim. Gerçekten muazzam bir yer. Futbol açısından da günlük yaşam açısından da çok canlı bir şehir. Yaşanması gereken güzel bir deneyimdi. Bordeaux'dan biraz uzaklaşmaya ihtiyacım vardı, Havasını değiştirmem gerekiyordu. Size bir şeyleri inandırmaya çalıştıklarında ve ben en başta buna pek inanmazken. Zamanla fark ettim ki söylediklerimde çok da yanılmamışım" diye konuştu.
