19 Şubat 2021 | Cuma

Gençlik suyu!

Pandemi nedeniyle ne kadar az insanla görüşmüş olsam da karşıma çıkanların ilk sorusu nedense futbolla ilgili oluyor.
"Fenerbahçe şampiyon olacak mı?" "İskambil destesinde iki joker var" diyorum "biri kalite diğeri şampiyonluk. Hangisini çekmek istersin?" Cevaplar net; "şampiyonluğu." "Niye?" diye sormaya gerek duymuyorum çünkü kalitesiz futbol galibiyetle telafi ediliyor ama giden şampiyonluğun telafisi yok sayılıyor.
Kolay değil şampiyonluk da bu ülkede büyüklüğün simgesi sayılıyor.
Formalardaki yıldızlar falan!
H H H
Büyük kulüpler her zaman şampiyonluk umudu taşır.
Puan cetvelinde her takımın kendine göre ihtişamlı bir duruşu vardır ama çok para harcayanla kısıtlı kadrosu olan takımlar arasında ya puan farkı yoktur ya da iki maça bakan bir fark vardır.
Trabzonspor ve Beşiktaş'ın, bu sezon Fenerbahçe ve Galatasaray'a göre "daha özel" mücadele biçimi olduğunu söylersek kimseye haksızlık etmeyiz ama kadro olarak güçlü olanların hak edeceği ödüllere de itiraz etmeyiz.
Yeter ki alın terinin dışında hiçbir güç puan cetveline müdahale etmesin.
H H H
Kimin şampiyon olacağı konusunda şimdiden görüş belirtmek tarzımız değil ama şunu iyi biliyorum ki şampiyonluğu kesinlikle hakemler belirleyecektir.
Ligi şampiyon bitirenle ikinci ya da üçüncü bitiren arasında en fazla 3 puanlık fark olacaktır ki, bir puanla bile şampiyonluk gelebilir.
Bunun karşılığı hakemle kazanılmış bir maçtır!
Hangi şampiyon takımın önünden bütün sezon bir film şeridi gibi akıp gider? Hiçbirinin!
Sadece hakkı olanların hesabını yapanlar ülkesinde haksız kazançların ayıplanacak yanı kalmamıştır.
H H H
Gelelim gençlerimize.
Ozan Kabak'ı Liverpool'da izlerken gurur duydum. Ama böyle bir futbolcuyu sırf para için elden çıkarıp, Ozan'ın transferinden aldıkları paranın üç katıyla yarını olmayan bir yabancıyı transfer etmek nasıl bir anlayıştır?
Büyük takım olmak için böyle gençlere ihtiyaç olduğunu söylesek ne yazar!
Sezonu şampiyon kapatmaktan başka bir şeye odaklanmayanlara "Avrupa'da ne yapıyorsunuz?" diye sormamıza gerek var mıdır?
H H H
Ümit Milli Takım Teknik Direktörü Tolunay Kafkas'ın açıklamalarına baktım.
"Bizim misyonumuz ve vizyonumuz genç oyuncu gelişimi olmalı. Kendi çocuğumuza bir şeyler vermeliyiz ki bir şeyler isteyelim. Kulüplerde genç oyuncu gelişim merkezinin zorunlu olması gerekiyor." Ne acıdır ki Ümit Milli Takımı'nda kendi takımlarında oynayamayan o kadar çok genç var ki!
Ama Tolunay Kafkas gibi düşünenlerin gençlere ve futbolun yarınlarına vereceği hizmeti veremeyen teknik direktörler de bizde mevcut.
Biz onlara "korkak" diyoruz!
H H H
Futbolumuz kurak!
Daha önce de sormuştum bir daha soruyorum. "Yabancılara su gibi para harcayıp kendi gençlerine güvenmeyenler, yere düşüp kırılan pahalı sürahinin derdine mi düşmeli yoksa harcanan suyun mu?"

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor