Yaşananlarla ilgili tüm spor kamuoyundan özür dileyen Ahmet Ağaoğlu, şunları kaydetti: "Tabii ki hiçbir şekilde yakışmadı ama bu bir mücadeledir. Bu tür şeyler süreç içinde zaman içinde istenmese de arzu edilmese de yaşanabiliyor. Bu, hiçbir şekilde bizi mücadele, konsantrasyon ve hedefimizden uzaklaştıracak olgu değil. Bunların muhasebesi yapılacaktır. Önümüzdeki süreçte değerlendirilecek. O gün bugün değil. Biz Göztepe maçını kazandık başımızı yastığa koyduğumuzda o galibiyet coşkusu orada kaldı. Fenerbahçe galibiyeti orada kaldı. Alanya'da kaybedilen 2 puan ve yaşananlar orada kaldı. Bizim için hayat, zirve yarışı kaldığı yerden çok daha güçlü şekilde devam ediyor."
HAKEMLER BİZE GELİNCE GÖRMÜYOR!
"Hakemlerın performansından, yönetim şekli ve tarzından MHK başkanı memnunsa onu ben kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Başakşehir maçında Nwakaeme'ye yapılan penaltı mı, değil mi? Hakemin de 5 metre gözünün önünde o da görmedi. Yardımcı da herhalde 'Bana ne' dedi. Peşinden Göztepe maçını oynuyoruz. Ne hikmetse Da Costa'nın pozisyonunda VAR devreye giriyor ve penaltı. Eğer MHK Başkanı bunlardan mutluysa, hakemlerini çok başarılı buluyorsa benim söyleyecek lafım yok."
"BULUT'A TURUNCU-MAVİ YAKIŞMIŞ!"
"Erol Bulut'un sözleri kendisini bağlar. Turuncu-mavi kıyafet kendisine çok yakışmıştı. Moda yönünden değerlendiriyorum. Teşvik primi vs. konusu benim konum değil. Bir hafta önceki maçla bize karşı oynadıkları oyun çok farklıydı. İyi futbol oynamaya başlamışlar. Dilerim böyle devam ederler de kupa finalinde iyi bir maç ortaya çıkar."
"FENERBAHÇE ÇOK İYİ AĞIRLADI"
"Fenerbahçe bizi çok güzel ağırladı. 1.5 saatin nasıl geçtiğini anlamadık. Onlar kendi, biz kendi gollerimize sevindik. Hatta biz orada biraz dozunu da kaçırmış olabiliriz, bunu da ifade ediyorum. Maç bitti, bütün yöneticiler gelip bizi tebrik ettiler. Karşılaşma sonrası da bizim takım saha ortasında bekledi. Önce Fenerbahçeli oyuncular gitsin diye talimat vermiştik. Ali Koç da sanırım bir sevinç yapacağız diye yanlış anlamış bizi. Saha tamamen temizlenmeden Fenerbahçe Başkanı da tribünü terk etmek istemedi. Ben de Abdulkadir Parmak'a bağırdım ve takım içeriye gitti."
