23 Eylül 2020 | Çarşamba

Yeni versiyon

Gördük ki 9 kişi kalan bir rakip karşısında bile kazanamayan Fenerbahçe'de bu sezon da hiçbir şey değişmemiş.
Alınan futbolcuların fiyasko çıkma ihtimali güçlenirken Fenerbahçe takım olma yolunda bir arpa boyu yol almamış.
Harika seyirci Erol Bulut oyunu okuyamadığına göre eline bir kitap alsın onu okusun.
Rakip savunmayı rahatsız etmeyen hücum anlayışı ve birbirinin kopyası 3 orta alan oyuncuyla maça başlamanın yaratıcılığını çerçeveletip duvarına assın.
9 kişilik rakibi yenemeyen bir takım yaratmanın gururunu kolye yapsın, onu da boynuna taksın, gelecek maçlar için uyarı yerine geçer.
Çünkü bulunduğu mevki onun adına yanlış seçilmiş bir görev gibi duruyor.
Not: Hatayspor'un verdiği mücadele Fenerbahçe eleştirileri arasında güme gitmesin. Hataylı her futbolcu alnından öpülmeyi hak etmiştir.

***

Görünen o ki Fenerbahçe'de ligin ikinci haftasında birçok futbolcu "aylak" olarak fişlendi.
"Var gibiyim aslında yokum" diyenlerin bol olduğu bir takımda yanlışlar yeniden afişlendi.
Bu futbolcular ya geldikleri takımın büyüklüğünü bilmiyorlar ya da iki sezondur devam eden transfer israfının yeni versiyonu çekilmiş.
Valencia olmamış Real Madrid'i alsınlar.
Topu ayağından çıkardıktan sonra deniz kıyısında yürür gibi keyif çatan Gustavo'ya gözleri gibi baksınlar.
Nasılsa bedavaya geldi ya Thiam'a uyku tulumu alsınlar.
Ozan Tufan'dan yaratıcılık bekleyen ölü gözünden yaş beklesin.
Sinan Gümüş'e baktım da "Fenerbahçe'de forma giymek bu kadar kolay olmamalıydı" dedim.
Neymiş iki santrfor birden alınacakmış.
Neden? Çünkü ikisinden birinin ıskarta çıkma ihtimali büyük.
Kapıya sıkışan yumurtanın sarısı mı değerli yarısı mı?
Bekleyip göreceğiz.

***

Ligin en hazır takımı Galatasaray, kazanma arzusu müthiş.
Falcao sezonun kralı olur.
Takımdan kim giderse gitsin sisteminden ve duruşundan bir şey eksileceğini zannetmiyorum.
Geçen sezonun şampiyonu Başakşehir sükseli elbisenin içinde yama gibi duruyor.
Hatay ve Galatasaray maçlarının biyopsisi: "İki maçı da kazanmak futbolcuların hedefleri arasında yoktu."

***

Trabzonspor'un Denizlispor karşısında uzatmalardaki pozisyonu kesinlikle penaltı.
Soru: Bir hakem niye gördüğünü çalmaz ya da herkesin gördüğünü neden görmek istemez?
Cevap: Hakemlikte en son aranan özelliktir adalet!
Beşiktaş'ta saha içindeki varlıkları gereksiz o kadar çok adam var ki!
Antalya karşısında 3 puanı yere düşürdü ama takımda bir kişi bile eğilip "3 puanı alayım" demedi.
Beşiktaş bu anlayışla; kazanırsa "talihiyle" kazanır, puan kaybedince de talihine yanmasın!

***

Delikanlının biri minibüse bindikten bir dakika sonra oturduğu koltuktan haykırdı.
"Müsait bir yerde durur musunuz şoför bey kusacak var!" "Hayrola" dedi şoför.
Delikanlı taşı gediğine koydu, "aklıma bir hakem geldi de midem bulandı!" Türk futbol tarihine isimlerini kara leke olarak yazdıran o hakemlerin kimler olduklarını hepiniz biliyor ve izliyorsunuz!
Kimileriniz işine geldiği zaman alkışlıyor kimileri canı yandığı zaman yuh çekiyor.
Her zaman söylerim; oyun içinde oyun çeviren adaletsizliğini nakde çeviren, haksızlığı adisyona eklenen adam da değildir hakem de!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor