02 Eylül 2021 | Perşembe

Kırılma!

Milli Takımımızın kötü geçen Avrupa Şampiyonası'ndan sonra ilk oynayacağı milli maç çok önemliydi. Bu teknik taktiğin önüne geçecek en önemli saha içindeki göstergesi, mental anlamda oyuncuların Avrupa Şampiyonası'ndaki o skıntılı süreçten sonraki saha içi yansıması nasıl olacaktı. Tabi ki kendi evimizde seyircimizle oynayacağımız maçta, oyuncularımız yüksek enerjiyle başladı. Ve özellikle Cengiz'in saha içinde yaratığı farkla, attığı gol yaptığı asistle de 2-0 öne geçtik. İşler iyi giderken de bunu sorgulamamız gerekirdi. Kenan iyi niyetli, koşan, mücadele oyuncu olabilir. Ama böyle maçlarda Cengiz gibi birebir adam eksilten, hücumda problem çözecek, anahtar oyunculara ihtiyaç vardır. Hücumda sol kanatta da Kerem'le başlamak saha içinde hücumda mutlaka opsiyonumuz olabileceği gibi olumlu olarak fark da yaratırdı. Yediğimiz golden önce Karadağ, yine pozisyonlar buldu ama son pastaki kararsızlık ve kalite eksikliğiyle bunları değerlendiremedi. Arkasından golü bulduktan sonra ikinci devreye daha fazla oyunu risk ederek, bizim yarı alanımızda görülmeye başladı. Böyle maçlarda 2-1 her zaman tehlikeli skordur. Mutlaka üçü bulup rahatlamanız gerekir. Üçüncü golü bulacak fırsatları yakalamamıza rağmen hem son vuruşta hem de final paslarında çok aceleci davrandık. Bu da skoru artıramamamıza, oyuna son bölümde rahat giremememize neden oldu. Burada yapılan oyuncu değişiklikleriyle, diziliş değişiklikleri yaptık oyunu tutma adına. Ama bunun karşılığını da saha içinde alamadık.

***

Giren oyuncular çıkan oyuncuları arattı. Örneğin; Yusuf'un, Cengiz'in oyunun bitişine kadar sahada kalması gerekirdi. Cebelitarık maçına farklı kadroyla çıkıp onları dinlendirebilirdik Hollanda karşısında. İkisini de çıkartarak oyundan, takımın kalitesi de istediğimiz seviyenin çok altına düşmüş oldu. Son bölümde oyuncuların rakip baskısıyla beraber strese girip, gereksiz yaptıkları bireysel hatalar sonucunda da tam 'maçı kazandık üç puanla sahadan ayrılıyoruz' derken yediğimiz golle 1 puan alarak maçı bitirdik. "Milli takımımız biraz baskı yediğinde, geriye yaslanan ve telaş yapan skoru korumak amaçlı dağınık görüntüsüyle saha içinde kırılan taraf değil, aksine rakibini dirençli, güvenli ve kıran görüntüsüyle sahada duruş gösteren bir oyun oynaması gerekirdi". Buradaki en önemli fark da içgüdüsel telaşlı bir savunma değil daha sakin ve takım bütünlüğüyle hareket etmemiz lazımdı.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor