Kaliteyi yenemezsin
İstanbul'un soğuk havasına, Çamlıca'dan gelen Kuzey Rüzgarı da katkıda bulununca, Kadıköy'e geldiyseniz, yazın sıcak günlerindeki isyanınızdan geri dönersiniz. İşte öyle bir geceydi. Levent ve Amrabat haricinde üç gün önceki lig maçında ilk on bir gören yoktu sahada. Talisca'daydı gözler öncelikle. Transfer haberleri gelirken durumları "belirsiz" sınıfına geçen Osayi kulübede, Maximin tribünde. Erzurumspor Başkanı Ahmet Dal, Süper Lig'e göz diken takımının, bunu hak ettiği bir oyunun peşinde olacaklarını söyledi. Hakan Kutlu'nun ekibi neredeyse 90 dakika tam saha baskı yaptılar. Fenerbahçe'nin geriden çıkarken yaşadığı sorunların peşine düştüler. Temaslı baskı Fenerbahçe'ye üç stopere mal oldu; Djiku, Carlos ve Yusuf arka arkaya çıktılar sahadan.
***
Mourinho 'üçlü'den vazgeçmedi yine. Ne zaman ki oyuna sokacak stoperi kalmadı, dörtlüye dönüp, yine iki gol buldular. Takımı "geliştirmek" için gelen bir ekibin "var olanı" fark etmekten bu kadar uzak kalması, "Ben yaptım" demek adına, kendi takımının en büyük rakibi olması böyle bir şey işte. Ancak sahada "kalite" işi ele alınca, ne Erzurumspor'un mücadelesi, ne de kenar yönetiminin çektiği dizginler durdurabiliyor takımı. Öyle bir kadro yaptılar ki, kendi "yanlışlarını" bile doğruya çeviriyorlar. Mesela Amrabat tel tel dökülüyor, Oğuz Aydın çıkıp ortaya asistlerle bütün yaraları sarıyor. Takım baskıda, Talisca gelip, sihirli sol ayağını devreye sokuyor. Mert Hakan her topa kendini gösteriyor. Ve perde…Ayrıntılar için lütfen tıklayın.