10 Aralık 2019 | Salı

Kaplumbağa!

Saracoğlu'ndaki Trabzonspor maçından sonra Fenerbahçe'nin kazanma duygusunu en üst düzeye çıkardığı ikinci maçtı Gençlerbirliği maçı. İstatistiklerin pozisyon zenginliğini öne çıkarmasıyla, rakibin üç kez bindirmesiyle yenilen 2 golün savunmadaki çaresizliği ele vermesi garip bir çelişkidir! Bu demektir ki; Fenerbahçe'nin en tehlikeli rakibi savunmasıdır! Vedat Muriç'in ikinci golündeki mücadelesi takım aşkını ifade etmenin ta kendisiyse, Fenerbahçe savunmasının "çürük elma" gerçeğinden sıyrılması mecburi hizmetidir! Kazanmanın büyüsü sadece sonuçlarda aranmıyor ve sorgulanmayı da gerektiriyorsa eğer!

***

Öncelikle Fenerbahçe'nin rakip karşısında bu denli baskı kurabilme gerçeğinin deplasmanlarda neden "fire verdiğini" sorgulamak gerekiyor. Saracoğlu'ndaki dikine paslarla deplasmanlardaki geri ve yan pas sendromuna da bizler "cesaret ve korkaklık arasındaki gerçeklerin dışavurumu" diyoruz. Deplasmanlarda 3 puanın uzağında kalan Fenerbahçe'nin düşünce tuzağına düştüğünü söylersek sorumluluğu üzerine alacak birilerini de bekleriz.

***

Liderlik mücadelesini gideceği yere kadar götüren ve devre arasında kurulacak olası "tezgahları" hesaba katan Sivasspor'la, Antalyaspor'u deplasmanda yenen Trabzonspor'un kadrolarına baktım. Altyapıya dönüşüm modelini hayata geçirmenin Sivas ve Trabzon için şampiyonluktan daha değerli olduğunu düşünen insanları çoğaltmalıyız. Borç bataklığında boğuldukları halde transferlerde tarihlerine bile "yabancılaşan" büyüklerin ayrıcalıklı gerçekleri ortada! Mali şartlara uymayan Anadolu takımlarının puanları silinirken üç büyüklerin her dediği oluyorsa şampiyonluk da sudan ucuzdur. Trabzonspor gemisini yapmış, sulara açılmış ama meçhule değil aydınlık bir geleceğe yolculuk ediyor. Böyle bir duruşun saygın portresi Ünal Karaman ve Rıza Çalımbay'a aittir. Asalet ve cesarete imza atan kaç adam kaldı futbolumuzda? Haram kazanç için erketeye yatanlara karşılık!

***

Bir kaleci asalet kültürüne sahipse ve ruhundaki asaleti her daim ayakta tuttuysa o adamın bütün taraftarların gönlünde yeri vardır. O yüzden Muslera olmak herkesin harcı değildir. Yıllardır kalesinde zarafet ve yetenek resitali veren Muslera bu haftaki Alanyaspor maçından çıkan başyapıttır. İçler acısı Galatasaray'ın kazanma şartlarını tek başına belirlemiştir. Her kayıptan sonra futbolcuların taraftarların önüne atıldığı bir takımda kazanılan 3 puanın sahibini de biz işaret edelim!

***

6 maçta 18 puan toplayan Beşiktaş'ın 10 kişilik Kasımpaşa karşısında talihe ve Fatih gibi beceriksiz bir rakip kaleciye ihtiyacı vardı. Her şey cuk oturdu. Lens geldiğinden bu yana ilk kez ağzıyla kuş tuttu. Futbol kalitesinin aleyhine deliller sahada çokken galibiyetin Beşiktaş adına mağrur bir tarafı yok muydu? Vardı elbet; seriyi sürdürmek ve sezon başında adına idam sehpaları kurulan Abdullah Avcı'nın kimliğini bir kez daha ibraz etmesi. Umut Nayir'e gelince... Bazen sırtında mumla dolaşan kaplumbağalar sihirli lambalardan daha çok aydınlatır geceleri.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI

TÜM YAZILARI
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor