Revizyon şart

Son iki sezonda inanılmaz paralar harcayıp bir ekip kuruyorsun. Takımı da yine dünyada ilk 3'e giren marka bir teknik adama emanet ediyorsun... Doğal olarak üç kupaya birden talip oluyorsun (Süper Lig, Türkiye Kupası ve UEFA Avrupa Ligi). Bugün gelinen nokta ile mevcut fotoğraf ortada. Türkiye Kupası ve Avrupa'da hüsran, ligde ise kaçan şampiyonluk şansının ardından hiç olmazsa ikinci olabilir miyim telaşı... Yönetimin bir yerlerde hata yaptığı ortada. Sokaktaki çocuğa sorsan sana hatalar dizisini 5 maddede özetleyiverir. Dünün sihirbaz yöneticisi Haldun Üstünel ve arkadaşları bugün tu-kaka isimleri oldu. Neill'i ayıralım, Jo'yu Santos'u ve Elano'yu havaalanında omuzlarda karşılayanlar bugün Nonda'yı gönderenlere bela okuyor. Bu yabancılarla G.Saray yeni sezonda yine şampiyonluğa aday olabilir mi? Bence imkansız ama gelinen nokta da ortada. "Zararın neresinden dönersen kârdır" misali takımda sadece yabancı futbolcular değil, içine yerli oyuncuları da alabilecek kapasitede ciddi bir revizyon şart.

Yakıştı mı Bülent hoca?
Ancak Rijkaard yönetiminde oluşturulacak yeni bir G.Saray bugün yaşanana hayal kırıklığını giderebilir. Bu yönetim ve Rijkaard için de kendilerini ispatlama adına bir fırsat olacaktır. Galatasaray iç burkan Sivasspor beraberliğinden sonra bana göre psikolojik olarak da çöktü. Maç sonrasında konuşmayan kalmadı. Haklı, haksız herkes yorum yaptı. Beni en çok şaşırtan açıklama ise Galatasaray'a büyük umutlarla gelip, yine büyük hayal kırıklığı yaratarak giden Bülent Korkmaz'dan geldi. Ne dedi Bülent hoca: "Ben bu takımı şampiyon yapardım." Peki adama sormazlar mı: 'Bülent hoca, sen takımın başındayken kadroda amatör futbolcular mı vardı?' Bugün Rijkaard, Jo ya da Keita'yı kulübede nasıl oturtuyorsa sen de Lincoln'le didişmedin mi, kulübeye çekmedin mi? İnanılmaz hatalar yapmadın mı? İlginç bir toplumuz! Balık hafızalıyız, geçmişi hemen unutuyoruz, etik metik dinlemiyoruz. Hiçbir şey yaşanmamış gibi mutlu mesut yola devam ediyoruz.