Büyük düşünmek!

Herkesin elinde kağıt kalem, yeni Beşiktaş'ı kurgulamaya çalışıyor. Oysa Beşiktaş'ın ideal 11'i "ihtiyaçları gereği" bellidir. Hatırlarsanız ligin ilk yarısında, maçın büyük bölü0münü rakip sahada oynamasına rağmen yeteri kadar pozisyon ve gol üretemeyen bir Beşiktaş izlemiştik. Dolayısıyla bu takımın en büyük handikapı ön bölgede topu iyi kullanan, sonuç alan oyuncularının olmamasıydı. Nihat, Tabata, Holosko sadece top ayaklarına geldiğinde saman alevi gibi parlayan ama modern futbola asla katkı yapmayan isimlerdi. Benim "yetersiz" dediğimBobo'nun da gol yüzdesi çok düşük (5 pozisyonda ancak bir gol atabiliyor) olduğu için Beşiktaş rakibi ne kadar sıkıştırırsa sıkıştırsan istediği sonuçları genellikle alamıyordu.
Bu gerçekten hareket edeceksek ki etmeliyiz, yeni transferler öncelikle bu manzarayı değiştirmekle görevlidir.

Avrupa'da bir şeyler yapmalıdır
Peki bu nasıl bir dizilişle olabilir? Quaresma, Aurelio, Fernandes ve Simao'dan kurulu bir orta alan topu ön bölgede etkili şekilde tutmak için yeterlidir. Bu orta alandan gelecek baskıyı Guti'nin ustalığında yönlendirmek ve Almeida ile sonuç almak çok zor olmayacaktır. Arkaya gelince. Üzülmez ya da İsmail Köybaşı solu ortaklaşa kullanır. Sağ kanatta Hilbert mi olur yoksa Ekrem mi, onu stoperlerin durumu belirler. İki yerli stoper kullanması halinde Schuster, Hilbert'e yer bulmuş olur. Stoperlerden biri Sivok olduğu anda sağ kanat yerli hakimiyetine geçer. Hemen belirteyim bu kanattaki bir alternatif de Toraman'dır.
Evet Beşiktaş'ın daha zengin ve de daha derin bir kadrosu var. Bu kadro ligde ne yapar bilmem ama yapacaksa öncelikle Avrupa'da bir şeyler yapmalı. Lig bizim ligimiz, bir yere kaçtığı yok. Ama Avrupa öyle değil. Hazır bu kadar yol kat etmiş ve de Almeida (Avrupa'da sadece o oynayabiliyor) gibi bir golcü alınmışken büyük oynamak gerekir.

Aborjin duası ve mutlu yıllar!
Seni ayakta tutmaya yetecek kadar güzelliklerle dolu bir yaşam sürmeni dilerim. Aydınlık bir bakış açısına sahip olmana yetecek kadar güneş diliyorum...
Güneşi daha çok sevmene yetecek kadar yağmur diliyorum.
Ruhunu canlı tutmaya yetecek kadar mutluluk diliyorum.
Yaşamdaki en küçük zevklerin daha büyükmüş gibi algılamana yetecek kadar acı diliyorum.
İsteklerini tatmin etmeye yetecek kadar kazanç diliyorum.
Sahip olduğun her şeyi takdir etmene yetecek kadar kayıp diliyorum.
Son "Elveda"yı atlatmana yetecek kadar, "Merhaba" diliyorum… Yeni yılınız kutlu olsun!

MHK dik durmalı
Mahmut Özgener döneminde hakemlere güven arttı. Hatalar yine var ama kimse öküz altında buzağı aramıyor. Sebebi, MHK'nın dik durması. İkinci yarıda baskılar artacak kuşkusuz. MHK duruşunu bozmaz ise hepsi vız gelir tırıs geçer. Bir kez taviz verilirse yılların emeği boşa gider.

Serdal Adalı
İhsan Kalkavan'dan bu yana Beşiktaş'a böyle bir yönetici gelmedi. Neredeyse 'ailesine ve de canı gibi sevdiği atlarına ayırdığı küçük kaçamaklar' dışında tüm zamanını Beşiktaş için harcıyor.
Gerçek bir Beşiktaşlı duruşu sergiliyor. Ben de Serdal kardeşimi bütün yüreğimle alkışlıyorum.

Şenol hocaya açık mektup!
Hocam; bu ligden senin alacağın, ananın ak sütü gibi helal bir şampiyonluk var. Yıllar önce kafası sarılan oyuncularla yaşatılan kaotik ortamları ve elinden alınan şampiyonluğu sakın unutma. Büyük bir yürüyüş yapıyorsun ama görüyorum ki ayağına takılacak küçük engeller yaratmaktan da geri durmuyorsun. İki-üç yabancı kendi bayramlarını kutlamak için okulu kırmışlar. Sen de haklı olarak noter zabıtlarıyla durumu tespit ettiriyorsun.

Bu bir krizdir sevgili hocam ve krizi iyi yönetmek gerekir. Takımın ahengini bozacak gelişmelere izin verme. Disiplini elden bırakma ama hoşgörüyü de unutma. Sen bu takımı, hassas dengeleri gözeterek bu hale getirdin. Şimdi o dengelerin bozulmasına sakın izin verme. Aksi halde yazık olur, sana da Trabzon'a da.

Demirören yöntemi!
Paralarını alamadıkları için idmana çıkmayan basketbolcular, Demirören'i kızdırmış!
İlahi başkan. Dev şirketlerden birinin veliahtısın.
Hizmet ya da mal verdiğin birileri ödemelerini yapmazsa ne hissedersin, ne yaparsın?
Cevabınızı bana değil, Iverson'a bildirin lütfen!

Günü Sözü
Sevmek, insanların birbirlerine bakmaları değildir. Birlikte aynı yöne doğru bakmalarıdır.
Andre Gide