06 Nisan 2010 | Salı

Kazmaların hikayesi

Şu 'yetenek meselesinin' artık masaya yatırılması zamanı geldi. Galatasaray takımı bu sezon, ismi ve yeteneği büyük oyuncularla sahaya girdi ama görünen o ki kazmalar (!) ile sahadan çıkacak gibi. Ben 'yetenek ve tekniğin arkasına sığınıp' doğrudüzgün topa ayağını sürmeyenlere karşın, Ayhan'a, Mustafa'ya, Topal'a kurban olurum. Büyük isimlerle bezeli takım üç pas üst üste yapamazken, kazmalar Sivas takımının başını döndürdüler. Eğer 'bu ırkçılıksa bu anlamda ırkçıyım arkadaş.' Elini taşın altına sokmayan yabancılara karşın delikanlı Türk oyuncular tercihimdir. 'Yüreksiz yetenekli' yabancılara karşı 'mangal yürekli kazmaları' istiyorum. Hangi ülkenin milli takımında olurlarsa olsunlar, 'büyük paranın küçük futbolcularına' artık tahammülüm yok.

Şampiyonluk artık mucize
En mükemmel takım sahada değildi ama bu sezon en çok mücadele eden takımlardan birisi diziliydi. Futbolsuz ve pısırık oyunların aksine hırslı ve mücadeleci bir oyun sergilendi. Can havliyle saldıran, küme düşmenin eşiğinde duran Sivas takımına karşı 'kora kor oynamak' her babayiğidin harcı değil. Barış'ın attığı gol, bu sezon çok az gördüğümüz bir 'cesaret gösterisinin' sonucuydu. Galatasaray kendisi için 'tamam mı devam mı' maçında bir puanla yetinmek zorunda kaldı. Bu kaos bir zafere dönüşecekse, bir "geri dönüş hikayesi" yazacaksak eğer, "altın hisse kazmaların ve yerlilerin" olacak. Ama Aykut da bir yere kadar tabii. Son dakika golü artık bu hikayenin zor yazılacağını ve önümüzdeki sezonun hesaplarının şimdiden başlaması gerektiğini söylüyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor