Rövanş günü

Torrent başarılı olur mu, olmaz mı bilemem. Terim dışında, son 6 sezonun şampiyon hocaları (Şenol Güneş, Okan Buruk ve Sergen Yalçın) boştayken, Bülent Korkmaz gibi bir Galatasaray efsanesi takım çalıştırmıyorken, bu seçimin büyük riskler barındırdığı tartışılmaz bir gerçek.
Ben illa ki ''yerli hoca olsun'' diye söylemiyorum bunları... Üç beş maç boyunca her ne sonuç alırsa alsın, eleştirilmesi anlamsız olacak olan Torrent'in, Ziraat Türkiye Kupası'ndan ve lig yarışından kopmuş Galatasaray için esas hedefi marttaki Avrupa maçları olacak.
Kimse bana ''proje'' falan demesin. Yunus Akgün, Okan Kocuk yokken, Mustafa Kapı kaptırılmışken, Bartuğ sözleşme yapmaya yanaşmıyorken, ''gençleştirme'' denilerek tam olarak ne kast ediliyor hiç anlamadım!
Pek çok oyuncusundan yoksun Beşiktaş'ın ''doğaçlama'' yaparak sahaya sürdüğü takım Galatasaray'ın takımına göre daha iyi bir "proje" sanki.
Yoklukta belirmiş bir hoca ve oyuncularla Galatasaray'ın aylardır sahneleyemediği "proje" Beşiktaş'ta hayat buldu adeta...
Benim anladığım kadarıyla geçen yıl kader birliği yapan, birlikte bir seçim ve bir transfer dönemi atlatan Terim-Elmas ikilisinin (yakın çevreleriyle birlikte) bir değil iki FARKLI projeleri varmış. İki projenin ortak bir tek yanı vardı; Elmas'ın başkan seçilmesi... Elmas'ın projesini ifade etmek çok kolay; Galatasaray'ı yakın çevresiyle birlikte yönetmek.
Terim'inkiyse; bu kez uyum içinde çalışabileceği bir yönetimle Galatasaray'da uzun süre kalmak.
Açık konuşmak gerekirse; 59 yaşındaki Torrent'in, Guardiola'nın yardımcılığıyla vedalaşıp kendi kariyerini başlatmışken, ''Türkiye'de bir teknik adamın yardımcılığına heveslendiğini düşünmek'' SAFLIK olur. Elmas ve yakın çevresinin, ''Galatasaray'ı yönetme'' projesi hayata geçtikten sonraki ikinci projeleri; ''Terim ile ilk fırsatta vedalaşmak ve Torrent'le yola devam etmek'' gibi geldi pek çoğumuza...
Bazılarımıza göre bu en başından beri böyleydi. Beklemediği şiddette bir darbe yiyen Fatih Hoca'nın şimdiki projesiyse (muhtemelen);
''Elmas ve yakın çevresinden rövanşı almak'' olabilir. Sosyal medyayı iyi okumayı bilenler; iki tarafın usulca vedalaşmadığını, bir hesaplaşma sürecine girilebileceğini kolaylıkla anlayabilmekte...
Maçların; özellikle de Avrupa sınavlarının nasıl sonuçlanacağı en büyük merak konusu. Seçime hazırlanan aday yok belki ama konuştuğum tüm kulüp üyelerinin en çok kullandığı kelime (ne enteresandır ki); seçim...