15 Haziran 2011 | Çarşamba

Antrenör yetmez

_Galatasaray, Selçuk İnan'ın ardından yine Trabzonspor'la sözleşmesi sona eren Ceyhun Gülselam'ı da kadrosuna kattı. Ceyhun'un transferini nasıl yorumluyorsunuz? Sarı-kırmızılı ekipte beklentileri karşılayabilir mi?
Ceyhun'un transferi bana sorarsan bu senenin ne iyi iki transferinden biri. Öbürü de Selçuk... En iyi iki yerli transferi Galatasaray yaptı.
Bu ikisi Şenol hoca ve Sadri Şener'in Trabzonspor'u kötü yönettiğinin işaretidir. Aynen Galatasaray'ın Hasan Şaş'ı yitirdiği gibi... "Efendim, sözleşmen sezon sonunda bitiyor.
Gel imzanı at" baskısı Selçuk ile de ipleri kopardı, Ceyhun'u da bitirdi. Şenol hoca anlayamadı futbolcu değerini... Yani Ceyhun'u verip Barış'ı alan bir hocayı ben anlayamıyorum.
Trabzonlular şampiyonluğu niye kaybettiklerini uzakta aramasın... Yattara'yı ziyan eden, Ceyhun'u ziyan eden, Teofilo'yu kaçıran... Elinde imkânların olur da şampiyonluk yarışında olursun da disiplin misiplin ayağına bir takım işler yaparsın. Ama sen averaja kalmış bir şampiyonluk yarışının içindeyken, kadron da sınırdayken hovardalık yapma hakkın yok. Şov yapma hakkın yok.
Aykut Kocaman, Alex şov yapmaya kalktı; ne yaptı
Aziz Yıldırım? Vurdu kafasına "Oynatacaksın" dedi. Antrenörle bitmiyor iş. Başkan müdahale etti ve sene sonunda da müdahalesini açıkladı. "Fener'i, Alex şampiyon yaptı" diyenlere "Alex'i ben oynattım, Aykut Kocaman değil" dedi. Çünkü Fener'in bütün şampiyonluklarınıAziz Yıldırım kazandırdı; biliyorsun.
Mustafa Denizli de kazandırmadı!
Aykut resmen oynatmıyordu. Arkasına medyayı da almıştı; 'Büyük hoca Aykut!..' Hayır!.. Ne Aykut Kocaman büyük hoca, ne Şenol büyük hoca...
Ama Aykut'un yanlışını düzelten bir Aziz Yıldırım var, Şenol'un yanlışını düzelten kimse çıkmadı
Trabzon'da. Fenerbahçe'nin şampiyonluğunun sırrı bu...

ORTA SAHAYI TOPTAN ATSIN -
_Selçuk ile Ceyhun gelinde Galatasaray'ın orta sahasında bir kalabalıklaşma oldu. Ayrıca aynı bölge için Yekta, Mustafa Sarp ve Ayhan var. Bu durumda kimi göndermek gerekir?
Galatasaray'ın orta sahasında bu adamlarla birlikte bir de Barış vardı geçen sene... Galatasaray'da orta saha var mıydı? Galatasaray geçen seneki orta sahayı toptan atsa umurumda değil. Belki Yekta... Gençtir, Fatih hocanın elinde gelişebilir. Ama bu Mustafa Sarp ile Ayhan'dan artık bir şey olacağını zannetmiyorum.

DEFANSTA SIKINTI OLMAZ
_Orta sahada bolluk var ama savunma başaldı. Lucas Neill gitti. Gökhan Zan ile henüz sözleşme yenilenmedi. Bir tek Servet kaldı. Hakan Balta, stoperde düşünülebilir ama son dönemde büyük bir düşüş içinde...
Hakan Balta, sakatlıktan çıktı da ondan... Hakan Balta dünyanın en iyi sol beklerinden; bana sorarsan. Sağ bek de Sabri var. İyi yedeklere ihtiyaç var.
Galatasaray'ın yanlışı Uğur ile Caner'i kaçırması oldu elinden... Daha da evvel de Ferhat'ı kaçırdı. Galatasaray'ın iyi bekleri vardı ama Adnan Polat yönetimi kıymetini bilemedi ne yazık ki!.. Bedavaya gittiler bunlar hemen hemen...

_Lucas Neill oynadığı süre içinde iyi bir profil çizdi. Hem sahada, hem de özel hayatında... Galatasaray'da nereye konulsa oynadı. Kalması daha doğru olmaz mıydı?
Yok. Savunmada yabancı oynatacaksan Popescu ayarında olacak. Gerisini Türkiye'den bulursun. Roberto Carlos ayarında olacak. İşin başında Fatih hoca varken, Galatasaray'ın savunma sıkıntısı çekeceğini tahmin etmiyorum.
Hoca doğru adamları bulacaktır. Yerli; yabancı kontenjanını kullanmadan...

_Henüz resmi olarak açıklanmadı ama Hasan Şaş, Ümit Davala ve Taffarel, Terim'in yardımcılıklarını yapacak. Terim'in 2000 ruhunu yakalamak, yeni oyunculara aşılamak için böyle bir tercih yaptığı söyleniyor. Öteki taraftan, "Tek adam" olacak eleştirileri de var.

TERİM VE DENİZLİ'NİN HATASI

Ben Fatih Terim'in gerek Galatasaray'da gerek milli takımda ve de Mustafa Denizli'nin hep bir yanlışı ısrarla yaptıklarını görüyorum. Seçtikleri kadroda yerlerini alacak, kimsenin tartışmayacağı, o kadroya bakıp "Fatih giderse bu gelir. Mustafa giderse bu gelir" denilebilecek bir adamı göremiyorum.
Derwall giderken, Denizli'nin geleceğini biliyorduk.
Piontek giderken Fatih'in geleceğini biliyorduk. Kendileri öyle geldikleri halde Denizli ve Terim 'Biz gidersek yerimize şu gelir' diyen birini yanlarında taşımadılar.
Yani ben Hasan Şaş'ın da Ümit Davala'nın da yarın Fatih ayrılırsa Galatasaray'ın teknik direktör olabileceğini çok fazla düşünmüyorum. Bunlar Fatih Terim'in yardımcıları... İnsan yardımcılarını seçmekte özgürdür. Ama neticede hesabı ben vereceksem, yardımcılarımı iyi seçerim.
Kimlerden seçerim; en iyi ikinci adamlardan. İkinci adam demek; 'Söyleneni en iyi yapan adam' demek.
Yaratıcı adam değildir.
Ben bilirim ki Bülent benim dediğimi çok iyi yapıyor.
Özge benim dediğimi çok iyi yapıyor; Bülent ve Özge yardımcım. Ama bu değil iş. Ben eğer bir şeyi yönetiyorsam benimle kavga edecek kişiyle çalışmam lazım ki tek kafa yönetmesin işi. Mustafa Denizli'nin,Galatasaray'dan iki defa kapıyı çarpıp gittiğini ben biliyorum; çünkü ben kolundan tuttum geri getirdim. "Sen deli misin, Derwall gibi bir adamın asistanısın. Defterinde Derwall'in asistanı yazacak.
Dünyanın en büyük hocalarından biri... "Ama Hıncal..." "Sanane." Ama Derwall'e de söylüyordu. "Bunu böyle yapacaksan ben yokum hoca" diyebiliyordu.

ALTAYLI İLE İFTİHAR EDİYORUM

Fatih Terim'in bugüne kadar seçtiklerinin içinde "Bunu böyle yaparsan ben bırakır giderim" diyebilecek bir adam gördün mü şimdiye kadar! Gerek milli takımda gerek Galatasaray'da... Sesini çıkaranbir tane adam gördün mü?
Derwall, Galatasaray'ın başındayken aç gazeteleri; Mustafa Denizli iki günde bir manşetlerdeydi. Piontek milli takımın başındayken aç gazeteleri; Fatih Terim iki günde bir manşetlerdeydi. Sözleriyle, konuşmalarıyla...
Fatih'in ve Mustafa'nın yanında çalışanların bir kere manşet olduğunu gördün mü!..
Yani bence Denizli'nin de Fatih'in de en büyük yanlışları bu oldu. Onları yaratan sistemi, kendileri başta iken sürdürmediler. Bana şimdi 'Gazetecilik hayatında neyle iftihar ediyorsun?' diye sorsalar; Fatih Altaylı ile iftihar ediyorum, Mehmet Yılmaz ile iftihar ediyorum, Emrah Kayalıoğlu ile iftihar ediyorum. Mehmet Ali Kışlalı nasıl benimle iftihar ediyorsa...
Onlar benim yanımda ikinci adamlarken, şu anda Türkiye'nin en iyi birinci adamları... Çünkü ben ikinci adamlarımı işi en iyi yapanlardan seçmedim. Ben ikinci adamları yaratıcılardanseçtim. İşte neler yaptıkları meydanda...
Yani şu; kendine güvenmezsen 'Bu Bülent benim yerimi alır. Onun için ben Bülent'in kafasını ezeyim' diye düşünebilirsin. Ama Fatih Terim'in ve Mustafa Denizli'nin böyle bir düşüncede olmasına ihtimal var mı?

CEYHUN'U TERCİH EDERDİM
_
Galatasaray'ın Ersan Gülüm transferini bitirdiği düşünülürken, Beşiktaş işi bitirdi.
Bence Ceyhun daha iyi... Ersan da alınsa iyi olurdu ama... Olmayınca Ceyhun'u almaları daha iyi... Bire bir bana 'Hangisini alırsın'deseler; Ceyhun'u alırım.

_Demirören'in Dürüst'ü arayıp Ersan'ın transferinde aradan çekilmelerini rica ettiği ve bunun üzerine Galatasaray'ın bir centilmenlik örneği gösterip Ersan'ın transferini askıya aldığı ifade edildi.
Öyle bir şey yapmışlarsa; güzel bir şey...

* * *
ÜLKER' İN BİRİNCİ TAKIMI F.BAHÇE
G.Saray'ın Ülker'in sponsorluğundan kurtulması lazım. Kapasınlar daha iyi... Daha sahaya çıkarken ikinci sırada

_Basketbol Ligi play-off serisinde Galatasaray Cafe Crown, Fenerbahçe Ülker'e rakip olamadı. İki ezeli takım arasındaki güç farkını neye bağlıyorsunuz?
Şimdi Ünal Aysal'ın halletmesi gerekenkonulardan biri de o. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş oynamadılar bu sene ligde. Ülker birinci takımı, Ülker ikinci takımı, Ülker üçüncü takımı oynadı. Ülker'inbirinci takımı Fenerbahçe, ikinci takımı Galatasaray, üçüncü takımı Beşiktaş!.. Yıldırım Demirören "Artık ben Ülker'in üçüncü takımı değilim" dedi ve bıraktı. Beşiktaş yeni bir sponsor ile devam edecek. Galatasaray'ın da bırakması lazım. Orada Ülker durduğu sürece o Ülker takımı her zaman Cafe Crown takımından, Cola Turca takımından iyi olur. Çünkü marka Ülker... Galatasaray ve Fenerbahçe'ye baktığın zaman iki takıma güç farkı var. Naim Süleymanoğlu dünyanın gelmiş geçmiş en büyük haltercisi. Ama adam 54 kilo... Adı sanı olmayan ağır sıklet onu geçiyor. Çünkü güç farkı var aralarında... Ülker'in B takımının da Ülker'in A takımından iyi olmasına Ülker izin vermez. Ama Özhan ile Adnan buna razı geldiler. Şimdi artık bu Ülker'in sponsorluğundan kurtulması lazım. Kapasınlar daha iyi! Daha sahaya çıkarken sen ikincisin ya... Birinci Fener çünkü... Sahaya çıkarken daha...

EŞİTLİK AŞAĞIDA SAĞLANIYOR
_NBA'de de şampiyon belli oldu. Dallas Mavericks, NBA final serisi altıncı maçında Miami Heat'i 105 - 95 kazanarak seride durumu 4-2'ye getirdi ve kupaya ulaştı.
Dallas da Miami de NBA'in efsane takımlarından biri değil. Bu sene herkes şampiyon olabilirdi. Bunlar oldu bana sorarsan. Dünyanın her sporunda hemen hemen bu durum var. Böyle sıyrılabilen, efsane olabilen bir tek Barcelona var İspanya Ligi'nde. Su topunun yenilmezi Galatasaray şampiyonluğu veriyordu neredeyse 2- 0'dan... Herkes herkesle eşit hale gelmiş. Ama aşağılardasağlanıyor eşitlik, yukarılarda değil. Michael Jordan'ınChicago'su muhteşem bir takımdı. Biliyordun ki bu Chicago kazanır. O Chicago'yu birinin yenmesi mucizeydi. Şimdi öyle bir takım yok. Dallas ya da Miami'nin yerine Lakers da olabilirdi, Orlando Magic de olabilirdi. Küçük farklarla... Bana öyle geliyor.

* * *
SABAH'TA KAPRİSİ BEN YAPARIM
Teofilo'yu, Yattara'yı, Jaja'yı, Ceyhun'u, Selçuk'u gönder; sonra ne olacak!.. Marifet stajeri yönetmek değil ki!..

_Trabzonspor'da kan kaybı sürüyor. Sorunlu görünen Yattara'nın ardından Jaja da gönderildi. Hızlı gece yaşamları ile tanınan ancak taraftarlar tarafından bir o kadar da sevilen iki futbolcunun gönderilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bunların hepsi Şenol Güneş'in takımı yönetemediğini gösteriyor.
Sabah gazetesine stajyer olarak gelmiş, 800- 1000 lira aylık alan bir adam kapris yapabilir mi? Sabah'ta kaprisi kim yapar; ben yaparım. Marifet stajyeri yönetmek değil, marifet beni yönetmek. "Efendim Hıncal kapris yapıyor. Ben onu kapıya koyarım." Koy!.. Sabah'ın bütün yazarlarını kapıya koy 'Kapris yapıyor' diye!.. Sonra nasıl satacaksın gazeteyi?

ELLERİYLE TEMSİL ETTİ
Yattara'yı gönder, Teofilo'yu gönder, Jaja'yı gönder, Ceyhun Gülselam'ı gönder, Selçuk İnan'ı gönder; sonra!.. Yıldızları yönetmek önemli... Yöneticilik orada giriyor işin içine...
Benim yerime bir adam bulduğun anda beni kapıya koyabilirsin. Alkışlarım. 'Aferin, bak Hıncal'ın nazını çekmedi, kapıya da koydu. Sabah gazetesi de aslan gibi gidiyor.' Ama yokken 'Ben Hıncal'ı atan adamım' şovu yapacağım diye müesseseyi zayıflatmaya hakkın yok. Bu müessesenin senin şovuna ihtiyacın yok. Bu müessesenin puana ihtiyacı var.
Sen bugün varsın, yarın gidersin. Son maçta Trabzon'da verdiği şampiyonluğu Fener'e elleriyle verdi Şenol Güneş... Sonra ne oldu; gönderdiler. Kim hatırlıyor Şenol Güneş'i?
Herkes kaçan şampiyonluğu hatırlıyor.
Bu da öyle...
Asarak keserek yöneticilik yapmak için insanın herhangi bir yeteneğinin olmasına ihtiyaç yok. İlkokul beşinci sınıftan 12 yaşındaki bir oğlanı getir, attır birisini. Yattara'yı attır.
Yerine kim oynayacak? Teofilo'yu attın...

KÖPRÜYÜ GEÇENE KADAR
Devre arası ara transferde aldıklarına bak attıklarına karşılık. Hangisi işe yaradı? Bu köprüyü geçeceksin arkadaş! Büyük hocaysan bu köprüyü geçeceksin. Köprüyü geçtikten sonra senin büyük hocalığını göreceğim. 'Arkadaş sen bana şampiyonluğu kazandırdın ama takımın da canına okudun. Hadi bakalım. Kupayı kazanmamızın beşinci dakikasında Yattara kardeşim olay bitmiştir. Hadi güle güle... Şimdi benim önümde iki ay var.
Ben yeni bir Yattara bulacağım.' O zaman tamam...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor