08 Ekim 2019 | Salı

Söz yağmuru

Futbolumuzu yabancı bataklığına sürükleyenlerin bizlere sunduğu berbat tiyatroyu izliyoruz.
Futbolcu rolünü üstlenen yabancılara ödenen paralarla, paralanan futbolumuz arasındaki bağlantının adı; sıfır futbol! Bunu hafta içindeki Avrupa maçlarında da gördük, hafta sonu maçlarında da!
Kendileriyle olan tartışmalarını bitirmeyenler futbolu bitirdiler! Nokta.

***

Hakemlerin eyyamcılıkta dünya çapında üne kavuştuklarını inkar edemem. Ama bizdeki yöneticiliğin de hakemlerden farkı yok.
"Penaltımızı vermediler" diye hakemlere sızlanan varsa benim de sözüm var. "Hakemlerden aldıklarınızı siz geri verdiniz mi?" Galatasaraylı Mariano da kırmızı kartlıktı Vedat Muriç'de.

***

Kötü futbol kapasitesinin üzerine çıktıysa ve bir takım kendi içindeki zayıf yanlarını göremiyorsa, değil 3 puan bir puanı bile göremez!
Antalyaspor karşısında Isla'yı 90 dakika sahada tutan ve Vedat Muriç'in hapsedilmesinin ardından b planı üretemeyen ve maçı sadece seyreden Ersun Yanal, Fenerbahçe'nin şampiyonluktaki en büyük kabusudur.
Üç günlük yapay saadete karşılık!

***

Isla'nın tercümesi; senden istenen bir tek şeyi bile yapma, istenmeyen her şeyi yap! Kendisinden istenen de adam gibi bir orta yapması!
Zanka; pozisyon bankası!
Sezon başından beri söylüyoruz, "Fenerbahçe savunması bu adamın ağırlığını kaldıramaz." Emre'deki savaşçı ruhun zerresi Gustavo'da mevcut değilse, Emre'nin kaybetmeye isyanı Gustavo'da kendini göstermiyorsa sahadan çıkarılması gereken kimdir?
Fenerbahçe'nin sahanın içinde kavgaya soyunacak futbolculara ihtiyacı var, "top benden gitsin" mesaisindeki beylere değil!

***

Galatasaray maçı sonrası Fenerbahçe'de hafta içi söylemlere baktım da bütün engeller aşılmış, galibiyetlerin çantada keklik sayıldığı bir mevsime girilmişti sanki.
Oynanmamış bir maçı kazanmış saymakla medyadaki goygoycuların alkış tutması arasında alınacak dersler vardır ki, Antalyaspor maçı bunlardan biridir.
Tevazu büyük duruşun kendisidir ve böyle duruşlarda yağcılara ihtiyaç duyulmaz, gerçekler yeterlidir. Bir tepeyi aştıktan sonra görebildiğin tek şey yeni bir tepe olduğudur.
Sahanın içinde futbolcuların direncini ve üretimi de görebiliyorsan şampiyonluk yolcusu olduğunu varsayabilirsin.
Galatasaray'la berabere kalıp her engeli aştığını varsayarak değil!

***

Sezon başından beri başına gelmedik talihsizlik kalmayan Beşiktaş nihayet kazandı. 20 yılda yaptıklarının iki ayda yıkılmasına izin vermeyecek kadar dirençli biridir Abdullah Avcı.
Kendisini şekillendirmeye çalışanlara karşı mücadelesinin asla bitmeyeceğini kendisi bilir.
Diğerlerinin başarısızlığını eleştirmeyenlerin oklarını iade edeceğini de kendisini yakından tanıyanlar bilir.
Dorukhan'ın sakatlığına üzüldüm.
Sahanın zemininin mücadeleye girdiği rakibinden daha büyük tehlike arz ettiğini ve bu sakatlığın ana fikri olduğunu söylesem ne fayda!
Dorukhan'ın gözyaşları küstahlığa ve bencilliğe savrulan söz yağmurudur! Ama vicdanı olmayanlar bu yağmurdan nasibini almaz!
Onların şemsiyeleri de pahalıdır savunma avukatları da.
Mazeretleri ne kadar ucuz olsa da!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor