20 Şubat 2018 | Salı

Cana saygı

Bayılmak yarı ölmektir.
Bütün çirkinlikleri ve kötülükleri gördüğümüz sahalarda görmek istemediğimiz tek şey ölümdür. O yüzden "bana bir şey olmaz" diyenlerin ödeteceği bedellerin önüne geçmek içindir.
Doktorluk ve teknik direktörlük!
Eğer saha ortasında can vermenin kıyısından dönen birine sonraki dakikalarda ihtiyaç duyuluyorsa.
Orada saygı duyulacak gerçek yoktur. Sahada bayılan Gomis'ten bahsediyorum.
Doktorların "bayıldıktan sonra daha güçlü dönüyor" mazeretine de vicdansızlığın ödülünü veriyorum. Galiba bu ülkede daha görecek çok şeyimiz var.

***
Tudor'un nasıl gönderildiğini de gördük. Sırtı delik deşikti. Medyada algı operasyonları düzenlendi, basın toplantılarında küçük düşürüldü.
Tudor'un av olduğu safaride korkulara tav olanlar Tudor'un kesik başının bir bavula konup yollanmasına yataklık ettiler.
Karşı durduğumuz cümlelerde öküzün altında buzağı arayanlar, insanlığa ve dürüstlüğe kurulan tuzağı göremezler.
"Fatih Terim, Tudor'un kazandığı maçları kaybetti" desek ne yazar Korkularından mezun olamayanlar uzağı da göremezler!

***
Ülkenin en yürekli teknik adamlarından biri olan Mustafa Reşit Akçay hafta içinde futbol yorumcularını işaret etti. "Sessiz hocalara sallıyorsunuz.
Kale boş vur gitsin. Fatih Terim'e gelince dilinizi yutuyorsunuz, bana gelince konuşuyorsunuz." Mustafa Reşit Akçay, lobisiz adam.
Ama kitap gibi okunması gereken özel adam. Bu ülke onun gibilerin hakkını veremediği içindir ki, korkaklığa ve zorbalığa yenik düştü.

***
İki haftadır futbolu teşvik eden Fenerbahçe'de mücadele biçimi de değişti megafondaki anonslar da.
Şikayetlerin yerini umutlar aldı.
Aynanın arkasına bakarsak!
Dayatılan gerçeklere karşı durduğu için bugün puan cetvelindeki gurur da sadece Aykut Kocaman'a ait.
Gözü başkanlık sevdasından başka bir şey görmeyen Aziz Yıldırım ve saz arkadaşlarına değil.

***
Başakşehir Trabzon'da şifreyi tuşladı ve 3 puanı kaptı. Aşinası olduğumuz çıkmaz sokak dönüşü.
Takım ruhunun klasik yansıması.
Alkışlar Abdullah Avcı'ya.
Uzun soluklu performansın en özel futbol bilimcisine.

***
Beşiktaş, jönlerin deplasmanlarda oynamayı reddettiği filmlerden birini daha Konya'da vizyona soktu.
Üstelik Pepe ve Talisca Fenerbahçe maçında yok. Kayıplarda "cuma sendromu" diye bir gerçeğin mesele edilmesi de saçma.
İyi takımların kazanmalarının da kayıplarının da günle ilgisi yoktur.
Ne yazık ki futbolcuların sorumsuzluklarının hasıraltı edildiği bir ülkede hakemlerin günahları başlar.

***
Futbolun ağaları hafta içinde çocuk tacizlerinin de sosyal konu olduğunun farkına vardılar. Zarafet öleli çok oldu.
Ekranlarda ite kopuğa ödün verenler için çocuklar meselenin sadece taciz kısmında mıdır?
Çocukların beynine enjekte edilen zehirle yapılan sinsi tacizlerin kaç beyin ölümüne neden olduğunu kim sorgular? Çocuklar hayatta da kalmalı ayakta da!
Çocuklar için en büyük tehlike alkışlanan potansiyel katillerdir!
Yorumcu, teknik adam, futbolcu vs.
Onlar paraya bakıyorlar, çocukların ömrüne değil!
Bunlara gözü gibi bakanlar utansın!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor