Kartal gecikiyor
Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş'ın arzu edilen düzeyde olmayışı, geçen yılın Bursaspor'un şampiyonluğu ile sonuçlanmasını sağladı. Bundan cesaret alan Anadolu takımlarındaki yönetim ve düşünce gelişimi, uzun yılardan sonra 12. haftada ligde ilk dört sırayı Anadolu takımlarımızın almasına neden oldu. Umarım bu değişimin futbolumuzun gelişimine olumlu katkısı olur. Ancak lig uzun bir süreç, önümüzde daha oynanacak 22 hafta, devre arası ve ara transfer dönemi var. Bu nedenle ligde daha çok şeyler değişir. Hakemlerimiz de bu yıl başlayan kartlara geç girme hastalığı bu hafta da devam etti. Sonra maçı toparlamak için gereksiz kart kullanmaları ise bazı maçların kimyasını bozdu. Kimya bozulunca bu kez devreye toleranslı hakemlik, nasihat hakemliği, idareci hakemlik girdi. Bu da ligimizde oynayan teknik kapasitesi yüksek futbolcuların performanslarını sahaya yansıtmalarına engel oldu. Hakemlikteki ana kriterin performans olması gerekirken MHK'nın atamalarda bu kriteri hiç önemsemediğini, hatalarına rağmen aynı hakemlere sürekli maç verdiğini görüyoruz. Bu nedenledir Bülent Yıldırım, Tolga Özkalfa, Abdullah Yılmaz bir önce yönettikleri müsabakalarda yaptıkları hatalı kart uygulamalarına bu hafta da kaldıkları yerden devam ettiler.
Cüneyt Çakır yorgundu
Konya-Kayseri maçında Cüneyt Çakır bu aralar çok maça çıktığı için yorgun ve isteksizdi. Barajları tam açmayışı klasına yakışmadı. Bursa-Trabzon maçında Bülent Yıldırım kartlarını standart kullanamadı. Ozan'ın, Trabzonlu Ceyhun'a faulü kırmızı olmalıydı, sarı dahi göstermedi. Kenar tartışmasında Ertuğrul Sağlam'ı ikaz etmesi gerekirken, 4. hakemi ikaz etmesi ilginç bir uygulamaydı. Gaziantep-Fenerbahçe maçında Tolga Özkalfa, Fenerbahçeli Alex'in hareketine sarı gösteremeyince bir dakika sonra Ahmet'in, Stoch'u arkadan formasından çekmesi net sarı kart olmasına rağmen ona da gösteremedi. Kendince suni bir standart yaratmaya çalıştı, olmadı. Yönettiği müsabakaların öneminin farkında olmadan hakemlik yapması en büyük hatası. Maç boyu Stoch'a yapılan faullere ve Semih'in itirazlarına önlem alamadı. Maçı panik içinde bitirme anı ise oldukça ilginçti. Hakem için maçı bitiriş sanattır, ustalıktır, deneyimdir. Gençlerbirliği- Beşiktaş maçında Abdullah Yılmaz, geçtiğimiz hafta Schuster'in hakemler aleyhine konuşmasından etkilenmiş olmalı ki bu hafta Beşiktaş lehine yanlış penaltı kararı verdi. Eğer penaltı veriyorsan kart sarı değil bariz gol şansından dolayı kırmızı olmalıydı. İnanmıyorsan da çalmamalısın. Kafası karışık olan hakem, bu kez de sarısı olan Kulusic'i, 49. dakikada Quaresma'ya arkadan yaptığı faul sonrası ikinci sarıdan ihraç edemedi. Maç süresince Quaresma'ya yapılan faullere önlem alamadı. Haftanın gündemini oluşturan Galatasaray-Manisaspor maçında Fırat Aydınus gösterdiği performansla haftanın en iyisiydi. Aytekin Durmaz, Serkan Çınar, Yunus Yıldırım sıkıntısız maç yönetirken, Bünyamin Gezer bu hafta çok istekliydi. Herkese iyi bayramlar diliyorum.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.