Yüksel AYTUĞ

Yüksel AYTUĞ

13 Aralık 2010 | Pazartesi

F.Bahçe hayratı

Fenerbahçe, Balkanlar'dan gelen "soğuk havanın" etkisindeydi. Olimpiyat Stadı'ndan gelen "Trabzonspor 3-1 galip" haberi Fenerbahçeli futbolcular için "hissedilen sıcaklığı" eksi 10'a düşürmüştü.
Maç bu atmosferde başladı.
Ümit Özat, Fenerbahçe'yi iyi tanımanın avantajını kullanıyordu. Orta sahayı çok adamla tutup, alan daraltarak, usta ayakların yaratıcılığına set çekmek niyetindeydi.
İlk yarının büyük bölümünde bu taktik başarılı oldu. İkinci yarı baktı ki karşıda takım falan yok, ekibini hücuma çıkardı...
Fenerbahçe ise özellikle sol kanattan geliştirdiği ataklarla, rakip defansın dengesini bozma düşüncesindeydi. Dia muhteşem başladı. Karşısındaki Uğur neredeyse kenara seslenip, deniz tutmasına karşı hap isteyecekti.
Şu bir gerçek ki, eğer elinde Dia'n varsa, iddian da var. Ama sol kanattan Dia ve Caner'in getirdiği toplar, bir türlü Alex ve Niang'ın ayaklarıyla buluşmuyordu.

Zaman aleyhine işledi
Stat alttan ısıtmalı ama üstten soğutmalıydı.
Ankara'nın soğuğuna ısıtma mı dayanır?
İstersen çimleri, mangalın üzerine ser, hikaye... Bu nedenle zaman Fenerbahçe'nin aleyhine işliyordu. Saha ağırlaşıp, kayganlaşıyor, zihinle eylem arasına hava şartları giriyordu. Üstüne üstlük Fenerbahçe, ikinci yarıları hep kaybettiği için ilk yarıda golün gelmediği her dakika, panik ve kaygı olarak geri dönüyordu.
Fenerbahçe bu dakikalarda acemi çilingir gibiydi. Kilitli kapıyı bir an önce açmak için habire maymuncuk deniyor ama bir türlü strateji geliştiremiyordu. Kenardan aktı olmadı, uzaktan şut çekti, ı-ıh, göbekten ver-kaç yaptı, sonuçsuz. En nihayetinde kapıyı omuzlamaya kadar vardırdı işi...

Antifrizi konulmamış
Baroni'nin uzaktan şutla yaptığı ilk yoklamanın ardından 12. dakikada Niang'ın füzesinde top üst direkten geri geldi.
Dia gezgin, istatistik koleksiyoncusu Alex gergin, Niang tekmelerden bezgin, Emre tedirgin olunca Fenerbahçe ilk dakikalarda antifriz konulmamış motor kadar donuktu.
Yine rakibin defans arkasına attığı toplarda forvetler Volkan ile burun buruna geliyor, kaptırılan her top, gol pozisyonu olarak fatura ediliyordu. Fenerbahçe'nin topu ayağında tutup, oyunu kontrol etme arzusu, tempoyu düşürüyor, dolayısıyla rakibe önlem alma fırsatı yaratıyordu. Oysa bu riskli sahada tek paslarla çabuk geliştirilecek hücumlar, acemi çilingirin aradığı maymuncuktu.
Dünyada artık hiçbir takım hücuma bu kadar yavaş çıkmıyor.
25. dakikada Gökhan'ın ortasında Niang vole vurmak isterken ayağı kayınca, Televole'lik oldu. Bu dakikalarda Ümit Özat, yeni taktik için sakız fallarından medet umarken, Ankaragücü seyircisi ise yönetimle hesaplaşma derdindeydi.
Bu arada Ümit Özat'ın gençlere yaptığı yatırımı alkışlamak gerek. İlk 11'de 6 futbolcu 22'nin altındaydı. Bu yönüyle başkent ekibi, "Gençlerbirliği" adını kırmızı-siyahlı ezeli rakibinden çok daha fazla hak eden bir görüntüdeydi. 27. dakikada Gökhan'ın harika pasında Niang'ın şutunu kaleci Senecky ayağıyla çeldi.

Ağırlığının kurbanı oldu
Fenerbahçe'nin en çalışkan ve arzulu futbolcularından biri Mehmet Topuz olmasına rağmen, pek çok pozisyonda "ağırlığının" kurbanı oldu.
Nitekim 40. dakikada Dia-Niang-Dia verkaçında önüne düşen topa bir adım geç kalınca takımını bir golden etti.

Skandala dönüşecekti
44. dakikada Gökhan adeta kramponlarını çıkarıp, kayakları ayağına takmış gibi slalomlarla sağdan indi, nefis pasında Alex vurmak yerine topu düzeltmeye kalkınca, kaleci Senecky'ye takıldı.
İkinci yarı Fenerbahçe'nin artık seyircisini alıştırdığı gibi başladı. Rakibin geliştirdiği her kontratak ciddi gol pozisyonlarıyla sonuçlanıyor, taraftar yüreği ağzında maç izliyordu.
49. dakikada Gökhan tam zamanında ayağını koymasa, Güven ev sahibi ekibi öne geçirecekti. Nitekim, Fenerbahçe'nin yemesine kesin gözüyle bakılan "tarifeli" gol 62. dakikada geldi. Soldan Lukovski'nin ortasında Fenerbahçe defansı Sestak'ı arka direkte unutunca, fırsatçı futbolcuya golü "tak" diye atmak kaldı...
Aynı Sestak, 10 dakika sonra kendi sahasından aldığı topla 60 metre gidip, Güven'in sahte koşusunun da yardımıyla Volkan'ı ikinci kez avladı: 2-0... Güven'in 77. dakikadaki kafa şutu direkte patlamasa, "bozgun" yerini "skandala" bırakacaktı. Niang'ın uzatmada attığı gol ise teselli ikramiyesi yerine bile geçmedi: 2-1...
Fenerbahçe ne yapıp, edip, ilk 15 dakikada golü bulmak zorunda. Zira gol gecikip de, rakibin defans direnci artınca, Fenerbahçe'ye bir çaresizlik ve panik havası egemen oluyor. Gol atmak için cümbür cemaat yüklendiğinde ise kalesinde daima gol görüyor. Fenerbahçe'nin kapanan rakibe karşı mutlaka yeni bir strateji geliştirmesi lazım.
Aksi halde, maçların ikinci yarılarında ligin mütevazı ekiplerine hayrat gibi dağıttığı puanların sonu gelmeyecek.
Fenerbahçe'de formasının hakkını veren tek futbolcu Gökhan Gönül'dü. Sarı-lacivertlilerin tek çaresi Gökhan'ı klonlamak...
Sanki adamın yüreği sol, ciğeri sağ kramponunun içinde. Kromozomları hırs ve özveriden müteşekkil.
Alex 90 dakika boyunca rekoruna göz koyduğu Taçsız Kral Metin Oktay'ın hayaletiyle savaşıp, durdu sanki... Emre inisiyatif almakta isteksiz, Caner ortalarında beceriksiz, Lugano ve Yobo, Sestak karşısında çaresiz, Baroni etkisiz, Niang nefessizdi. E bunca yoklukta, Fener'in beklediği galibiyet de "imkansız" oldu.

Tartışılması gerekiyor
Alex varsa Fener var, yoksa yok!... Koskoca Fenerbahçe'nin, kaderini tek bir oyuncunun performansına bağlaması kadar ayıp, utanılası bir durum var mı? Bence Başkent yenilgisinin Fenerbahçe adına tabelaya yansıyan büyük şoku kadar, bu zavallı durumun da tartışılması gerekiyor. Bunca yetenekli oyuncudan kurulu bir takımın bu kadar kısır bir futbol ortaya koymasının altında yatan teknik ve mental sebebin bir an önce bulunup, yok edilmesi gerekiyor.
Fenerbahçe, zor durumdaki Anadolu takımlarının Hızır'ı olmayı bir an önce bırakmak zorunda... Zira artık Fenerbahçe seyircisinin sabrı tükendi...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor