27 Ocak 2014 | Pazartesi

Maç bitti!

Galatasaray'da Melo, Muslera ve birazcık da Sneijder dışında işine iyi yapan kimse yoktu. Buna Mancini de dahil.
İtalyan antrenör, bilgisayar başındaki ergen futbol menajerlik oyuncusu gibi "zırt-pırt"' takımın kimyasıyla oynamaya devam ediyor.
Umut yarım sezondur, Şampiyonlar Ligi'nde kalecinin göğüs tahtasına nişanladığı bir topu tamamlaması dışında, faydasız, hatta; anlamsız.
Drogba amatör kümede oynayıp, halı sahada takım liderliğine soyunan bir mahalle abisi gibi.
Eskiden sağa sola göz patlatıp, hırs yapıyordu, artık o da yok.
Bomboş geçen ilk 45 dakika sonrası tivitırdaki G.Saray taraftarının tek umudu ise Amrabat'tı.

Riera'dan iyi değiller
G.Saray için maçın, hatta sezonun bitmiş olabileceğini kitlesel olarak, o anda anladık.
Bitime yarım saat kala, lisansları dahi çıkartılamamış Hajrovic ve Telles konuşulmaktaydı.
Galatasaray taraftarı hiç kızmasın; o iki futbolcunun da Riera'dan iyi olduğunu zannetmelerine şaşırıyorum. Kupa maçlarındaki anlamsız sertlikler ve futbolcuların beden dilinden anladığım kadarıyla, G.Saray 'da çok ciddi bir disiplinsizlik ve başıboşluk var. Sebebi; ya medya, ya da hakemlerdir şüphesiz! Aslında; dün gece G.Saray o kadar kötüydü ki, yerden yere vurulması gereken böyle bir takımı bile yenemeyen Gaziantepspor'du… Kamil Ocak'ta gol atma olasılığı en yüksek kişi, kenarda debelenen Sergen Yalçın'dı. Büyük yıldızın, dördüncü hakeme "süre bitti… süre bitti…'' deyip maçı sonlandırmaya çalışmasını ve son düdükle beraberliğe sevinmesini kendisine hiç yakıştıramadım.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor