25 Nisan 2010 | Pazar

Koşuyorlar ama moralsiz

Beşiktaş dört büyükler içinde fizik kondisyonu en iyi takım. Rakipleri maçların 70. dakikasından başlayarak elden ayaktan düşerken, o vites yükseltebiliyor!
Fakat Beşiktaş'ın moral kondisyonu berbat!
Ne çekiyorsa, ondan çekiyor!
Dün "Köyiçi"nde meşalelerle karşılandı takım.
Isınmak için sahaya çıktıklarında geçen haftanın problemli futbolcuları alkışlarla karşılandı.
Ama takımı maçı ciddiye almaya itecek moral kondisyon ortalarda yoktu! Sivasspor gol atıncaya kadar uykudaydılar. Çünkü "güçlü takım psikolojisi" bir günlük iş değildir. Ancak başkanından, hocasına; kaptanından taraftarına, herkes özen gösterirse çözülebilir bu problem!

***
Önce Sivasspor için bir çift laf edeyim...
Takım,Mesut Bakkal'la gerçekten toparlanmış.
Tamam, geçen yıllardaki gibi kanatlar vızır vızır çalışmıyor belki...
Ama dün gördük ki, ileri uçta Cihan'ın enerjisi ve Mehmet Yıldız'ın sahanın her yerine yaydığı inatçılığı epey etkili olmaya başlamış!
Hatta bu iki adam spor medyasının göklere çıkarttığı Ferrari'yi saf dışı ediverdiler.
Bazı pozisyonlarda Sivok kendini paralayarak son müdahaleleri yapmasa, daha ilk 45 dakikada Beşiktaş için çok tatsız şeyler yaşanabilirdi.
***
Garip şey...
Gerçekten garip şey! 74'üncü dakikada Bobo'ya yapılan penaltı değilse neydi!
Hakem Müftüoğlu ilk yarıda da Sivassporlu Cihan'a yapılan müdahaleye "devam" demişti.
Haydi o pozisyonda temas var mı, yok mu tartışmalı olabilir fakat Bobo'nun düşürülüşü çok açıktı!
Penaltı kuralında değişiklik yapıldı da biz mi bilmiyoruz!
Oynanan futbola gelince..
Ne desem boş!
Beşiktaş'ta birinci dakikadan son dakikaya kadar ne yaptığını bilen, iddialı ve azimli olan tek futbolcu Bobo'ydu. Diğerleri ara sıra Brezilyalı'ya ayak uydurdular.
Necip ve Rıdvan gibi gençlerin ilk onbirde olması güzeldi, diyeceğim ama zayıf moralli bir takım, gençlerine ne kadar destek çıkabilir ki!
Belli ki, kalan maçlar siyah-beyazlı taraftarlar için biraz işkence karakterinde olacak!