10 Ocak 2018 | Çarşamba

Bir farkına varsak

Devre arası dendiği zaman, takımların nasıl gelişeceği değil, "transfer" konuşulmaya başlanır. Bir futbolcunun gelip her şeyi değiştireceği, takımı şampiyon yapacağı veya ligde tutacağına inanılır. Bu nedenle çok tartışılan ve fikirlerin bir türlü uyuşmadığı günler yaşarız.
Bir taraftar "Arda'yı alalım abi.
Kesin şampiyon oluruz" dedi Fenerbahçe için. "Van Persie alındığında ne demiştin?" diye sordum.
Umurunda değildi, "Arda gelsin yeter" yorumunu yaptı.
Aslında bu bakış açışından kurtularak zıplama yapacağız, farkına varamadık bir türlü.

Katkı yapan da var
Devre arası gelip, takımlarına çok büyük katkı yapan oyuncular elbette var. Ama zaten ekipler iyiydi.
Sorunlarını bir türlü çözüyorlardı.
Bunu kolaylaştırmak adına bir hamle yaptılar. Nobre-Webo Fenerbahçe'de, Ernst-Yusuf Beşiktaş'ta veya Drogba-Sneijder Galatasaray'da böyle fark yarattılar.

Yönetici aklı
Prensiplere ve ayağı yere basan spor politikalarına, ancak buna uygun yönetici aklı ile sahip olunur. Aziz Yıldırım ile Aykut Kocaman'ın, "Ben size ne diyorum, para var diyorum. Siz gidip kimi alıyorsunuz" cümlesiyle ayrıldığını hatırlayın.
Fikret Orman'ı dinliyorum; "Ligin değerini arttırmamız, 25 değil, 125 milyon eoru'ya oyuncular satmamız gerekiyor" dedi. Çok güzel de söyledi ama ilk kötü sonuç sonrasında "Ben bu hakemleri çok iyi biliyorum" diye konuşmaktan da çekinmeyecek.
Söylemler güzel de, işler iyi gitmediğinde kimsenin aklına bu kelimeler gelmiyor. "Değerli Lig" dediğimiz hangi organizasyonda, bir kulüp yöneticisi çıkıp durumu hakemler üzerinden izah etmeye kalkıyor. Yani; önce yöneticinin-başkanın aklını değiştirmemiz gerekiyor.

Santrfor takımı!
Cenk Tosun rekor bonservis bedeli ile satıldı. Ekim ayında gazeteden arkadaşlarım bu transfer olur mu diye sorduğunda, "Eğer Fikret Orman şampiyonluktan umudunu keserse, Cenk'i satar. Çünkü Şampiyonlar Ligi'nin getirisi, bu bonservisin çok üstünde" dedim.
Beşiktaş kendi özelinde, santrforları ile kazanan bir takım. Demba Ba'dan başlayarak Mario Gomes ve Aboubakar performansları ile hedefine ulaştı.
Attılar, attırdılar.

Beşiktaş büyük risk aldı
Bu sene de Cenk Tosun müthiş bir yük taşıdı. Şampiyonlar Ligi'ne de adını yazdırdı, milli maçlarda da tabela yaptı.
Takım düzeni içinde çok büyük bir alan kaplamasına rağmen, bu satış ile önemli bir maddi girdi olmasına rağmen, şampiyonluk için risk alındı.
Şimdi Negredo ile bu açığı kapatmak zorundalar. Cenk ile arasında çok büyük fark olmadığını savunanlar da var. Şenol Güneş de "Kadro içinden sorunu çözeriz" görüşünde. Bunların hepsi şu anda temenni. Yeni transferin de bir anda takıma girmesi ve elini hemen taşın altına sokması kolay değil.

İki kararı da yanlış değil
Zamanında Fernandes'i 10-15 milyon euro'lara Rusya'ya satmayan Fikret Orman, bu kez fırsatı değerlendirdi.
Cenk'i tutabilirdi de. İki kararı da yanlış değil. Sezon sonunda böyle bir rakam gelmeyebilirdi. Şampiyonlar Ligi'nden şu ana kadar 50 milyon euro kazandılar.
Şampiyon olamazlarsa kayıpları daha büyük. Eldeki kuş, daldakinden iyidir. Fikret Orman'ın kararı böyle

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor