20 Eylül 2011 | Salı

Şiddet nerede

YILLARCA saha dışındaki şiddet konuşuldu, tartışıldı. Alınan sayısız önlem sonuç vermeyince geçen sene kapsamlı bir 'sporda şiddet yasası' çıkarıldı. Öyle tedbirler kondu ki, neredeyse bir taraftarın maça gitmesi büyük bir cesaret örneği haline geldi.
Dört bir yanı kameralarla dolu tribünler, stada giderken yapılan sayısız aramalar, size kuşkuyla bakan yetkililer, stat içinde uymanız gereken kurallar. Taraftarlar, artık takımlarını nasıl destekleyeceklerinden çok 'bu maçı nasıl kazasız belasız atlatırım' düşüncesine yoğunlaştırıldı. Süper Lig'in ikinci hafta maçları sonunda ise gördüklerimiz, yaşadığımız şiddetin tek taraflı olmadığını bize gösterdi.
Saha dışındaki şiddet belliydi, peki saha içindeki şiddet ne olacaktı... Keşke büyük bedellere sebep olan saha içi şiddeti için de bazı tedbirler alınsa.
Peki neler oldu? Trabzonspor-İstanbul BŞB maçında Vittek'inyaşadığı dram gözlerden yaş akıtacak gibiydi. 57. dakikada Belediyeli Zayatte'nin müdahalesiyle yerde kalan Vittek'in sağ diz yan bağları koptu ve doktorlar en az 6 ay futbol oynayamayacağını açıkladı. Elbette Zayatte'nin kötü niyetli olmadığına inanıyoruz ama kontrolsüz ve sert oynayan oyuncular böyle dramatik zararlara yol açabiliyor. Milyon dolarlar vererek Vittek'i transfer eden ve planlarını bu oyuncu üzerine kuran Trabzonspor maddi manevi bir zararın içine düşmüş durumda.
Geçen sezon Konya forması giyen Zayatte'nin Giray ve Burak'ı da ağır şekilde sakatladığını hatırlarsak, sürekli sertlik yapıp bunu alışkanlık haline getiren oyuncuların oluşturdukları haksız avantaja bir şiddet cezası(!) koymak gerekmez mi?

Sivasspor'a yazık oldu
Ligin ikinci haftasında Sivas-Eskişehir maçında da inanılmaz bir gerginlik ve kontrolsüzlük vardı. Bunun sonucunda canlar yandı, moraller bozuldu, isyan edildi.
Hakem Barış Şimşek, ismi gibi sahada biraz daha barışcıl bir oyun için yüz hatlarını gülümsetebilirdi.
Onun düdük çalarkenki sert tavrı ve gerginliği oyuna yansıdı. Bir futbolcunun maç sırasında sahada büyük efor sarfettiği ve yaşadığı yarışmacı mücadele sonunda ruh halinin hararetli olabileceği göz önüne alınırsa hakemler de biraz gülümseyerek psikolojiden anlamalı. Sahadan atmak kolay, sahada tutmak zordur. Kritik puan mücadelesinde Eskişehirspor iyi olan taraftı. Barış hoca pozitif tavırla maç yönetse de yine onlar kazanırdı. Ama Sivasspor için çıkan acımasızca kartlar acaba biraz haksız şiddet olmadı mı!
Yeni statülü lige yavaş yavaş ısınıyoruz.
İlk iki haftada kazananlar mutlu, kaybedenler şaşkın. Gaziantep ile Kayseri, futbolseverleri en çok şaşırtan iki takım. İkinci haftanın öne çıkanları arasında yine Alex birinci sırada. İnsanın ona 'Alex De Sonsuza' diyesi geliyor. Günü ve zamanı geldiğinde Türk futbolu, Alex'in olmadığı bir lige nasıl alışacak merak ediyorum. Çünkü saha içi ve dışı şiddetin heyecanları öldürdüğü futbolumuzda gerçek bir örnek.
Bir diğer yükselen değer ise ilk iki haftada üç puanları, üçer golle alan Ertuğrul Sağlam'ın Bursaspor'u. Yenilenen kadro, bozulmayan ilkeler ve Ertuğrul hocanın varlığıyla daha da güvenli duran bir Bursaspor. Övgü dolu satırlar onlar için sanki uzak değil gibi gözüküyor.
Ve şimdi Webo moda. Hem G.Saray hem de Trabzonspor'a şaka(!) yapan, Belediye'nin Kamerunlusu Webo...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor