11 Kasım 2013 | Pazartesi

Mancini'ye de stent

Kusursuz galibiyet... 90 dakika boyunca maçı Fenerbahçe hak etti. Hem fizik duruşu, hem taktik anlayışı, hem de yardımlaşmasıyla.
Ersun Yanal geldikten sonra Fenerbahçe'de her hafta gelişme var.
Ersun Yanal'ın en büyük özelliği çok adamla hızlı hücum etmek, eğer topu kaptırdığında rakip çabuk çıkarsa bu sefer taktik fauller yapmak.
Fenerbahçe birinciyi çok güzel yaptı ama Galatasaray hücuma çabuk çıkamadığı için Fenerbahçeliler çok fazla taktik faul bile yapamadılar.
Bu şunu gösterdi: Galatasaray'ın futbol acizliğini.
Fenerbahçeli oyuncular hem topun olduğu yerde kalabalıklaştılar hem de tehlikenin olacağı aksi yönde rakibe alan bırakmadılar.
Galatasaraylı futbolcular boşa çıkıp, alan boşaltıp top alacaklarına, topa sahip olan adamın yanına gidip onun ayağından topu aldılar.
Fenerbahçeli oyuncular da tam tersini yaptı.
Hep boşa kaçtılar, alan boşalttılar.

***

Sarı-kırmızılılar 90 dakika boyunca hakemi bile zorlayacak hareket yapamadılar.
Türkiye liginin genel görüntüsüne baktığımızda eğer sarı-lacivertlilerde bir gevşeme olmaz ise Fenerbahçe ligi şampiyon kapatır, diğerleri bir, iki, üç diye sıralamaya girerler.
Fenerbahçe'de kusursuz oynayan adam Mehmet Topal'dı.
Sarı-lacivertli takımda aksayan futbolcu yoktu. 'Sarı-kırmızılı takımda kim iyi?' derseniz, ben bir kişinin ismini söyleyemem.
Büyük ümitlerle alınan Chedjou bir penaltı yapıyor evlere şenlik.
Amatör futbolcu yapmaz.
Mancini'nin sahneye çıkması lazım.
Tabii çıkabilirse...

***

Pozisyonlara baktığımızda hakemin verdiği iki penaltı kararı doğru.
66. dakikadaki Fenerbahçe'nin ikinci golünde ofsayt var mı yok mu yorumunda yardımcının yorumu doğru. Yani gol kararı.
54. dakikada Sow'un pozisyonu kesinlikle ofsayt değil. Devamında gol olma şansı fazla.
47. dakikada Cristian'a sarı kart gösterilmesi gerekirdi, 38. dakika Semih koşarak geldi, eliyle destek almadan kafayı vurdu, FIFA hakeminin böyle hatalı bir yorum yapmaması gerekir.
4. dakikada Gökhan Gönül penaltı istedi, bu kalitedeki bir oyuncuya yakıştıramadım.
Ersun Yanal'ı ve futbolcularını önce oynadıkları futbol, sonra da yaptıkları mücadeleden dolayı tebrik ederim.
Ersun Yanal'a geçmiş olsun.
Kalp damarlarına iki stent taktırıp maça çıktı.

***

Bence bu maçtan sonra Mancini'nin de birkaç damarına stent takmak lazım.
Hastaneye gidince bakarsınız kendine gelip Galatasaray takımının başına geçer.
Çünkü şu ana kadar Mancini'nin varlığı ile yokluğu hissedilmiyor.
Bir tek İstanbul'daki Kopenhag maçı hariç.
Bu futbolu gördükten sonra bu maçın tesadüf olduğunu düşünüyorum.
Dün dikkatimi çeken en önemli şeylerden biri; Fenerbahçe'de arkadaşlık ve takım ruhu sahaya yansıyor, oyunu da tek bir yerden kumanda ediliyor gibi oynuyorlar.

***

Galatasaray'da ise kimin ne yaptığı belli değil.
Kimisi caddede yürüyor alışveriş yapıyor, kimi de pazara gitmiş taze soğan ve fasulye alıyor gibiler.
Sahada hem oyun, hem de disiplinleri yok.
Bu sorun da Galatasaray yönetiminin sorunu. Başka kimsenin değil.
Bu da şunu gösterir: Ersun Yanal aşısı Fenerbahçe'de tuttu.
Ama Mancini aşısı tutar mı?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Etiketler :
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor