2025'in "Aile Yılı" ilan edilmesinin ardından, kadınların hem annelik görevini yerine getirebilmesi hem de iş hayatındaki varlığını sürdürebilmesi için hükümet peş peşe yeni adımlar atarken, devlet de kadın çalışanların mevcut haklarını koruma konusunda kararlılığını sürdürüyor. Bu kapsamda, hak gaspına yönelik dikkat çeken bir gelişme yaşandı. Bir üniversitede görev yapan ve doğum sonrası yarı zamanlı çalışma hakkını kullanan bir anneye, 20 gün olan yıllık izin hakkının yalnızca 10 güne düşürüldüğü bildirildi. Ancak bu uygulama Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) tarafından incemeleye alındı. KDK, yapılan incelemeler sonucunda açık ve net bir tavır sergileyerek, "Yarı zamanlı çalışan annenin yıllık izni keyfi olarak azaltılamaz" dedi ve bu uygulamaya "dur" dedi. KDK'nın bu kararı sonrası kamuoyunda, "Ücretli doğum izni süresi uzatılacak mı? Doğum izni kaç gün olacak?" soruları gündem oldu. İşte konu hakkında öne çıkan detaylar...
ÜCRETLİ DOĞUM İZNİ SÜRESİ UZATILACAK MI 2025?
Hükümetin yeni doğum izni düzenlemesi yaptığı belirtildi. Konu hakkında henüz net bir gelişme yaşanmazken, çalışan anneye daha uzun doğum izni verilmesi planlanıyor. Bu kapsamda vatandaşlar, "Doğum izni süresi kaç gün olacak?" sorusunu araştırmaya devam ediyor.
DOĞUM İZNİ KAÇ GÜN OLACAK?
Sabah'ta yer alan habere göre; Nüfus Politikaları Kurulu toplantısında sağlıklı bir nüfus yapısı için kısa, orta ve uzun vadeli stratejiler belirleyen hükümet, çalışan annelere yönelik doğum izni düzenlemesi üzerinde taslak çalışma hazırladı.
Buna göre, mevcut ücretli doğum izninin 1 yıla kadar çıkarılması hedefleniyor. Ayrıca doğum sonrası isteyen annelere tanınan ücretsiz izin süresinin de 1,5 yıla kadar uzatılması planlanıyor. Bu düzenlemenin hayata geçmesi durumunda, anneler hem çocuklarının ilk yılını daha sağlıklı bir şekilde geçirme imkânına sahip olacak hem de kariyerlerine daha güvenli bir şekilde devam edebilecek. Yetkililer tarafından yapılan çalışma, kısa vadede uygulanabilir adımlarla desteklenirken, uzun vadede kadın istihdamının ve doğurganlık oranlarının artırılmasını da amaçlıyor.
DOĞUM İZNİ NEDİR?
Doğum izni, çalışan anne adaylarına tanınan, hem anne sağlığını hem de bebeğin gelişimini güvence altına almayı amaçlayan özel bir haktır. Kadın çalışanların hamilelik sürecinden doğum sonrasına kadar geçen dönemi daha sağlıklı, huzurlu ve güvenli geçirmelerini sağlamak amacıyla verilen bu izin, yalnızca yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda toplumsal refahın da temel taşlarından biri olarak görülüyor. Doğum izni, doğum öncesi ve sonrası süreçleri kapsayan kapsamlı bir izin mekanizmasıdır. Bu süreçte anne adayının, uzman doktor tarafından verilen çalışamaz raporunu alarak işverene iletmesi ilk ve en kritik adımdır.
Ancak doğum izni sadece fiziksel bir iyileşme süreci olarak düşünülmemelidir. Aynı zamanda annelerin bebekleriyle güçlü bir bağ kurmalarına olanak tanıyan, duygusal ve psikolojik olarak da desteklenmeleri gereken bir dönemdir. Yeni doğan bebekle geçirilen bu süre, hem anne-bebek ilişkisini güçlendirir hem de annenin ruhsal olarak kendini toparlamasını sağlar. Bu nedenle işverenlerin, sadece yasal hakları uygulamakla kalmayıp, anne ve baba adaylarına duygusal anlamda da destek sunması oldukça kıymetlidir.
DOĞUM İZNİ NE ZAMAN BAŞLAR?
Doğum izni, çalışan kadınlara tanınan temel haklardan biri olup hem annenin sağlığını hem de bebeğin refahını koruma amacı taşır. Yasal çerçevede belirlenen bu izin süreci, doğumun öncesi ve sonrasını kapsayacak şekilde toplam 16 hafta olarak düzenlenmiştir. Hamileliğin yaklaşık 40 hafta sürdüğü varsayıldığında, kadın çalışanlar 32. haftadan itibaren doğum öncesi izinlerini kullanmaya başlayabilir. Doğumun ardından geçen 8 haftalık süreçle birlikte, toplamda 2 ayı kapsayan bu dönem sona erdiğinde ücretli izin de tamamlanmış olur.
Doğum izni, ücretli izinler kategorisinde yer aldığından, bu süreçte çalışan anneler maaşlarını veya Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından sağlanan geçici iş göremezlik ödeneğini almaya devam eder. Ancak bazı özel durumlarda, örneğin çoğul gebelik veya doğum sonrası komplikasyonlar gibi etkenler iznin süresini etkileyebilir. Bu nedenle doğum izninin başlangıcı ve bitişi gibi detayların dikkatlice planlanması, olası hak kayıplarının önüne geçmek açısından büyük önem taşır.