Hıncal Uluç'tan Başakşehir, Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe yorumu!

Yarın dükkan kapalı ya. Haftanın futbol laflarını, kısa kısa bir yazıda toplamak zorunlu oldu. En baştan başlayalım. Başakşehir en başta. Ama inanın en başta bitirmesi zor. Çünkü iyi oynamıyor. Abdullah Avcı, aynen saat, hem de en ünlü İsviçre saati gibi işleyen bir takım yapmıştı. Ama o takımı değiştirdi. Artık saat gibi işleyen çarklardan oluşan takım yok. Bireysel hünerlerle kurtarılan maçlar var. Eski takımda, sağda bek Caiçara ile kanat Visca sağdan, aynen Clichy ile Elia da soldan rakip savunmayı kanatlardan çökertirlerdi. Orta sahada Mahmut harika oyun kurucu üstelik ön libero, yanında Emre Belözoğlu orta sahadan top dağıtır, orta önde de Mossoro ve de özellikle Adebayor, seyrine doyulmaz bir hücum üstünlüğü yaratırlardı. Abdullah Avcı ne kafayla bilmem bu takımı bozdu. Mahmut'u stopere çekti. Adebayor ve Elia'yı kesti. Arda ve Robinho klas futbolcular ama o çarkın adamları değiller. O oyun bitince, Başakşehir şimdilik her maçı, çok kaliteli ayakların bireysel bitirişleri ile kazanıyor. Ama inanın, Sadık ve Buttayip gibi savunma bir gol adamını kaybeden ve yerlerini dolduramayan Malatya bile puan alabilirdi Başakşehir'den. Ama Erol Bulut da takımı bu sene çok korkak oynatıyor. Malatya hem korkak hem de ayıp top oynuyor. Başta Adem Büyük ve Chebake, eğer Fırat Aydınus yürekli olsa, 'Hakemi aldatmak'tan ikişer defa kırmızı görürlerdi. Son söz. Bu hafta Fener, bu Başakşehir'i yenerse hiç şaşırmam. İkinci Galatasaray. Geçen hafta sonuncu Akhisar'ı biraz hakem biraz talihle geçen Fatih Terim'in takımı, bu defa sondan bir evvelki Erzurum önünde perişan oldu ve inanın şansıyla 1 puan aldı. Bizim spor gene herkesi kahkaha ile güldüren bir başlık atmış. 'Belhanda da yetmedi..' Yahu, o başlığı atanlarla maçı başından sonuna izleyelim mi? Belhanda takımı 10 kişi oynattı. Selçuk'un harika uzun pası ile başlayan akında Onyekuru ve Mitroğlu, koşmadığı ve mücadele etmediği için hep zinde kalan Belhanda'nın önüne bomboş 'Vur' diye bir top bıraktılar. İşte 'Yeten, yetmeyen' tüm Belhanda bu. Fatih Hocam'ın Feghouli ile manevi evlatları. Onların ölüsünü oynatır, koşan, savaşan, takımı oynatan Selçuk'u oynatmaz, ya da oynarken oyundan alır ki, manevi evlatların yeri tehlikeye girmesin. Erzurum o kadar çok gol pozisyonuna girdi ki. Son 30 saniyede iki tane kaçırdı, anlayın, Serdar Aziz'i 'Kültürlerimiz uyuşmuyor' diye akıllara seza bir bahane ile hem de rakibe yollayıp yerine o gol yediren Brezilyalı'yı alan Terim'in perişan savunmasının halini. Beşiktaş, Kayseri'den dünya imkansızı bir topun son saniyede içeri girmesiyle tek puanı kurtardı. Şenol Güneş, sezona başladığı günlere döndü. Yani oyunu okumakta bu kadar geç kalan, müdahale etmekten adeta korkan hoca ile milli takım nereye gider çok merak ediyorum. Fikret Orman başkansa eğer, duruma derhal el koyar. Çünkü futbolcu, Topal Ördek Hoca'yı dinlemez. Hele böyle şaşkın işler yapanı hiç dinlemez. Bütün tercih haklarını Beşiktaş lehine kullanan bir hakemle bile kazanamayan Beşiktaş'ta yeni hoca derhal göreve başlamazsa, Şampiyonlar Ligi de hayal olur. Halil Umut Meler, sahadaki en iyi Fenerli'ydi. Maçı Fener'e kazandırmak için elinden geleni yaptı ve de başardı. Öyle tek taraflı yönetti ki, 'Fener küme düşerse, Süper Ligin marka değeri sıfırlanır. Bu yüzden, yayıncı kuruluşun da baskısı ile Federasyon kurtarma kararı verdi' diyenlere artık 'Hadi ordan' diyemiyorum. 'Akıllı hakem maçı çaldığı düdükler ve göstermediği kartlarla değil, çalmadıkları ve göstermedikleriyle istediği takım lehine çevirir' derim hep. Meler de öyle yaptı. Verdiği kararlara fazla laf edilmez. Peki ama vermedikleri. Görmezden geldikleri. Rize daha ilk yarıda 10 kişi kaldı. Tamam. Peki ama, o kırmızıya dönen ikinci sarı hareketini kaç Fenerli yaptı maçta, faul bile yok. Devam. Bir de ofsayttan gol ki, evlere şenlik. Fenerbahçe resmi sözcüsü Hürriyet dışında tüm gazeteler ofsayt dedi. Geçin. Global TV'de Yusuf Namoğlu, yani geçen haftaya kadar ülke hakemliğini yöneten adam, önce kuralı gayet net açıkladı. Ne zaman ofsayt. Ne zaman gol. Sonra kuralı Serdar'ın pozisyonuna uyguladı ve 'Ofsayt' dedi. Bakalım kaç gazete, Namoğlu'nu haber yapacak, bugün! Bu golle aldı Fener maçı. Az biraz da nefes aldı. Ama bu Ersun Yanal kafası ile nereye dek gider bilemem. Bildiğim bu takımda, Başakşehir'i yenecek cevher ışıldıyor ama söndüren Ersun Hoca. Slimani gibi iki Soldado edecek adamı kadroya bile almayan hoca olur mu? Gazetelere baktım. Rize'yi ve Okan Buruk'u göklere çıkarıyorlar. Belli Rize'yi hiç izlememişler bu sene. Ben söyleyeyim.. Rize Fener'e karşı, seyrettiğim en kötü oyununu oynadı. Geçen haftalardaki Rize olsa ezerlerdi. Anlayın hakemle zor kazanan Ersun Hoca'nın halini.