12 Kasım 2019 | Salı

Büyük resim!

Fenerbahçe'nin Kasımpaşa karşısında kötü futbol oynayarak kazanmasını yürüdüğü yolu aydınlatan "Fener" olarak gördüm.
Takımda kazanma duygusunun öne çıkmasını futbolcular arasındaki bağın gücü olarak işaret ettim.
Her yenilgide futbolcularını taraftarın önüne atanlara inat;
Ersun Yanal'ın sorumluluğu üzerine alan ve futbolcularına sahip çıkan duruşuna alkış tuttum.
Tribünlerdeki bütünlüğü görünce;
"Fenerbahçe her zaman kendi şarkısını kendi bestelemiştir" notunu düştüm.
Vedat Muriç zincire vursan durmaz haliyle bu takımın en büyük gücü.
Belli ki Fenerbahçe'ye tarih olmaya gelmiş.
H H H
Haftanın en görkemli sonucu Trabzonspor'a ait.
Trabzonspor maçın başında 10 kişi kaldığında bile hiçbir maça "oldu bitti" gözüyle bakmamıştır.
Kazanmak ruhunun özne olduğu oyunlarda da hiçbir perde alkışsız kapanmamıştır.
Alanyaspor gibi bir takım karşısında böyle bir galibiyetin ardından herkes ayağa kalksın ceketini iliklesin.
Her futbolcu alkışları iliklerine kadar hak etti, Ünal Karaman'la birlikte.
Rıza Çalımbay'a bakın; maden işçilerinin sızlanmayan hayatına denk bir duruşu var.
Geçen sezon baş aşağı giden bir takımdan gökkuşağı yaratan adama helal olsun notunu düştüm.
H H H
Beşiktaş kolay kaybettiği puanları kazanmanın yoluna girdi.
Kapıyı içeriden kilitleyen talihsizlik geldi geçti.
Haftanın onlar için sloganı; sizi üst katlardan çağırıyorlar!" Galatasaray; yabancılara kurban olacağına yerli gençlerine el vermeyi seçerse kimliğini yeniden kazanır.
Üstüne bastıkları "yabancı mayınların" yarattığı rezaleti Real Madrid maçında gördük!
H H H
Düdük iltihabı sürüyor.
Muslera'nın yaptığı penaltıya gözlerini kapatan, Trabzonspor'a verilen ikinci penaltıda "yağ kazanına" düşen hakemliğin bu topraklardaki rolleri asla bitmez.
Bu ülkeden Serkan Çınar diye bir hakem geçti.
Kontenjan boşluğunu yenileri dolduruyor.
Her zaman söylüyorum.
Bazı hakemler futbolun başına da bela sonuna da!
Vicdani problemlerini çözememiş adamlara hala maç verenler utansın!
H H H
Milli takımımız perşembe günü önemli bir maça çıkıyor.
Futbolumuz için bir dönüm noktası.
Yabancı bataklığındaki kulüplerimizin Avrupa'daki içler acısı haline inat milli takımın temeli Avrupa'da oynayan çocuklarımız.
Bizi girdaptan çıkaracak maçın öznesi Avrupa Şampiyonası finalleri; yüklemi çocuklarımızın yabancı müptelalarını utandırması.
Aslolan reformdur çünkü günlük başarılarla "ego tatminleri" değil.
H H H
İnsanlık tarihine yatırım yapan kaç teknik direktöre sahibiz?
Kimileri çocuklara sevgiyi anlatır çiçeklerin rengini öğretir.
Yüklendiği idealler vardır, bunun adı gururdur sevgiyi aşılamaktır.
O yüzden futbolumuzda açılan yaraları sarmak için Şenol Güneş gibilerine ihtiyacımız var demektir.
Harika sonuçlar; sebeplerle mücadele edenlerin hakkıdır.
İzlanda maçındaki tek dileğimiz.
"Hepinizin resmini çıkarsınlar yan yana!"

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor