18 Mayıs 2011 | Çarşamba

Futbol konuşun

SEZONUN son haftasına girilirken sinirler iyice gerildi, senaryolar çoğaldı, verilen demeçlerin dozu arttı.
Haftalardır Fenerbahçe ile Trabzonspor arasında süren şampiyonluk mücadelesinde oynanan futboldan daha çok hakem hatalarının konuşulması futbolumuz adına, hakemlerimiz adına kötü bir durum...
Oysa, ligde hakemlerimizi zorlayan maç sayısı haftada sadece iki. Ya zirveyi zorlayan takım sayısı fazla olsaydı? Hani hep söylenir ya, "Bu lig bu hakemlerle bitmez" diye, galiba o zaman öyle olacaktı.
Hakem hatalarının yanında hakemliğimizi yönetenlerin hataları daha büyük sıkıntı yaratıyor. Şampiyonluğu kovalayan iki takımımızın son yedi haftada beş maçı aynı takımlarla oynuyor olmalarından dolayı hakem atamalarında daha dikkatli olunması gerekirken, tam tersine belirlenen birkaç hakemle maçları götürmek hangi akıllının işidir?

Çakır dinlenmeliydi
Daha iki hafta önce Trabzon'da yönettiği maçta ciddi hatalar yapan Cüneyt Çakır'ı dinlendirmek yerine bu hafta Fenerbahçe maçına vermenin, bu derece baskı altına sokmanın altında yatan düşünce nedir? O maçta yapılan hataları yardımcı hakem Tarık Ongun'a ihale edip Cüneyt Çakır'ı kurtarma ve maç verme fikri nasıl bir şark kurnazlığıdır?

Kendini düşünmedi
Hadi hakemliği yönetenler hakemini düşünmüyor, babadan hakem Cüneyt Çakır hiç mi kendini düşünmüyor?
Çakır'ın Trabzon'da yönettiği o kötü maçtan sonra kendisine gelen Fenerbahçe-
A.Gücü
sınavını kabul etmemesi gerekirdi. Bazen maça çıkmadan da büyük hakem olunur. Cüneyt Çakır'ın bunu iyi bilmesi gerekir. Bir fazla maça çıktı da ne oldu? Düştüğü duruma bak!
Çıkmasaydı sadece Trabzon'da yaptığı hatalarla eleştiri alacaktı, şimdi ise olay çok farklı boyuta geldi... MHK'nın yaptığı son derece manidar olan bu atamanın önüne, verilen yanlış penaltı, gösterilen kartlar geçti. Avrupa'da yönettiği maçlarda alkışladığımız Cüneyt Çakır'ı maalesef içeride yönettiği maçlarda alkışlayamıyoruz. Bu durumu MHK'nın görüp hakemini daha fazla yıpratmama adına geri çekmesi gerekirken onlar tam tersine her hafta maç vererek kısa sürede yıpranmasına neden oldular. Yazık, çok yazık! MHK'dan tek isteğimiz bari bu hafta iki maça doğru ve sağlıklı atama yapmaları.
Yoksa futbol tarihimize 'bu sezon ligin şampiyonunu oynanan futbol değil hakem hataları belirledi' diye not düşülecek.
Göreve geldikleri günden itibaren kendilerine büyük imkanlar tanınan Oğuz Sarvanve ekibi bu yaşananlardan sonra görüldü ki, bu işi beceremiyorlar.
Ya da aşamadıkları bir şeyler var. Biraz stresli ortama girdiler, dağıldılar...

Müftüoğlu iyiydi
Bilinçli veya bilinçsiz yaptıkları yanlış atamalarla hakemlikte yıpranma sürecini daralttılar. Ancak MHK'nın son iki haftadır hakemliğimiz adına yaptıkları en olumlu iş üç yıldır maç bekleyen yeni isimleri sahaya sürmek oldu. Fakat o işte de oldukça geç kaldılar...
Zorlu Trabzon-Büyükşehir maçında Kuddusi Müftüoğlu iyi bir yönetim gösterdi.
Diğer maçlarda Tolga Özkalfa ile Kamil Abitoğlu moral kazandılar.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor