Trabzonspor'un Divan Kurulu'nda konuşan Ahmet Ağaoğlu önemli açıklamalar yaptı. Mali konulara değinen Ağaoğlu "Bir benzin istasyonu işi vardı. Geçtiğimiz yönetimden devraldığımız ancak ciddi sıkıntıları nedeniyle satışını yapamadığımız, onun da satışını geçtiğimiz aylarda gerçekleştirdik ve 10 Milyon TL bir gelir elde ettik." İfadelerini kullandı.
Ağaoğlu açıklamasında "Bütün gelir ve giderleri kamuoyu ile paylaşmasak bu tür yorumların yapılmasına bir yerde anlam vereceğim. Geçen yıl gerçekleşen gelirimiz 446 Milyon TL bunun içerisinde sıkıntılı sürece rağmen en büyük geliri sermaye artışından elde ettik. Ocak ayından gelen artıştan 133 Milyon TL gelir elde ettik. Trabzonspor'un sermayesi 500 Milyon TL'ye çıktı. Aynı zamanda TRA Token adı altında kulüp üyelerinin, taraftarlarının satın almış olduğu dijital varlıktan da ciddi bir gelir elde ettik. 2.3 Milyon adet satış gerçekleştirdik. 40 Milyon TL bir gelir elde ettik. Sizlerin de malumu üzere, bir benzin istasyonu işi vardı. Geçtiğimiz yönetimden devraldığımız ancak ciddi sıkıntıları nedeniyle satışını yapamadığımız, onun da satışını geçtiğimiz aylarda gerçekleştirdik ve 10 Milyon TL bir gelir elde ettik. Bunları üst üste koyduğumuzda 446 Milyon Lira gibi bir gelir rakamına ulaştık. Bugün itibariyle yaptığımız transferlerden sonra limitimizde bizim lehimize kullanmadığımız ciddi bir açık vardı. Bu transferler ve önümüzdeki yapılacak transferlerin hepsini karşılayabilecek kaynağa ve limite sahibiz. Zaten elimiz kolumuz transfer limiti ve banka anlaşması nedeniyle bağlı. İstesek dahi yapamayız. Şartlar el verse bile biz Trabzonspor'un hangi noktalardan geçtiğini biliyoruz. Bu kulüp oyuncularına maaşlarını ödeyemeyen, transfer yasağı yiyen, FIFA'da 30'un üzerinde davası olan bir durumdaydı. Tekrar bunları yapmak ne bizim ne bizden sonra gelecek yönetimlerin haddi değildir." İfadelerini kullandı.
Denetim Kurulu'nun açıkladığı mali raporların ardından kürsüye çıkan Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, pandemi nedeniyle kulüplerin yüzde 70 gelir kaybına uğradığı süreçte borç artışını yüzde 30'larda tutmayı başardıklarını söyledi. Ağaoğlu, "900 milyon TL borçla aldığımız ekonomi yüzde 80 harcaması Euro olan kulübün net borcu 1.2 milyar civarında. Türk Lirası bazında neredeyse yüzde 30 artış, senelik yüzde 10 artışla borcu frenlemeyi başardık. Son iki sene içerisinde gelirlerimizin yüzde 70 oranında azaldığı bir süreçte bu limitler içerisinde tutmayı başardık. Eleştiriler yapılırken içinde bulunduğumuz ekonomik ve sosyal şartların gerçekleri göz önünde bulundurularak yapılırsa o zaman çok daha sağlıklı bir şekilde değerlendirme imkanına sahip oluruz" ifadelerini kullandı.
"YABANCI KURALI HESAPLARIMIZI DEĞİŞTİRDİ"
Teknik direktör Abdullah Avcı'nın 5 mevki için transfer talebinde bulunduğunu aktaran Ağaoğlu, şöyle devam etti:
"Neredeyse her mevkide 3-4 oyuncunun ismi bize ulaştı. Bunların ekonomik değerlendirmeleri yapıldıktan sonra kulübün ekonomik imkanları dahilinde 3 transfer gerçekleşti. 4'üncüsünü bu hafta sonuna kadar ya da gelecek hafta içerisinde paylaşmış olacağız. Diğer iki isimle temaslarımız devam ediyor ancak federasyonun almış olduğu 8+3 kuralı önümüzdeki sene de 7+4 ve takip eden sezon 6+5 kuralı bizim bütün hesaplarımızı ciddi şekilde değiştirdi. Yabancı kuralı netleştikten sonra 19 yaşındaki bir oyuncuya talip olduk, 3 milyon 500 bin Euro istediler. Kurala göre değerlendirmemizi yeniden yapacağız. Ama görünen o ki dördüncü transferimizin ardından önümüzdeki süreç içerisinde 1 ya da 2 yabancı transfer daha sonra ülke içi yerli transfere yönelmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıyayız."
"TRANSFER LİMİTİNE SAHİBİZ"
Ağaoğlu, "Ocak ayında yaptığımız transferlerden sonra da limitimizde ciddi bir kullanmadığımız açık vardı. Dolayısıyla bu transferler ve önümüzdeki yapılacak iki yabancı, 3 ya da 4 yerli ihtiyaca göre belirlenecek bu transferlerin hepsini karşılayabilecek kaynak ve limite sahibiz. Limiti aşma durumumuz yok, elimiz kolumuz bağlı. Şartlar el verse dahi biz Trabzonspor'u nasıl bir süreçte aldığımızı unutmadık. Asla ve asla şartlar ne olursa olsun kulübü ekonomik anlamda öyle bir çıkmaza sokmak ne bu yönetimin ne de sonraki gelecek yönetimlerin hakkı değildir. Trabzonspor'a bu bedeli artık hiç kimse ödetmemeli" dedi.
"KESİNLEŞMİŞ BİR ŞİKE VAR"
Ahmet Ağaoğlu, 2010-11 sürecine ilişkin olarak ise "Ülkede insanların hala anlamakta zorlandığı ya da anlamak istemediği bir şey var. Sportif ceza ile hukuk mahkemelerinin verdiği ceza farklıdır. Futbol maçı esnasında sert müdahale ile rakibin ayağını kırarsınız, 3-4 maç ceza alırsınız. Bu sportif cezadır. Sokakta birinin ayağını kırarsınız belki 3-5 yıl ceza alırsınız. 2010-11 yılında sportif suç işlenmiştir. Cezası da UEFA tarafından verilmiştir. İnsanlar hala anlamıyorsa UEFA'nın 2011 yılında yayınladığı bültene baksınlar. Bulmakta zorlanan varsa bende var, kendilerine veririm. Bu konunun Trabzonspor tarafından tartışılacak hiçbir tarafı yoktur. Kesinleşmiş bir şike vardır. Cezası da UEFA tarafından verilmiş, CAS ve İsviçre Federal Mahkemesi tarafından onaylanmıştır. Ceza tarafını konuşuyorlarsa o farklı bir şey. Onun cevabını da Divan Başkanımız zaten verdi" diyerek açıklamalarını tamamladı.
