ZEKİ UZUNDURUKAN Trabzonspor, müthiş taraftar desteğini de arkasına alarak maça Barcelona gibi başladı. İlk yarıda bordo-mavililer Barcelona; Nwakaeme de Ronaldinho gibiydi. Oyun tek kaleye döndü, Beşiktaş sadece kalesini savundu. İyi de defans yaptı. İlk yarıda Güven ceza sahasında elle oynadı. Net bir penaltıydı. Fırat Aydınus penaltıyı vermedi. VAR uyudu veya görmezden geldi. Yazık, çok yazık! Trabzonspor o kadar baskılı bir futbol oynadı ki ilk yarıda. Bordo-mavili hücumcular final paslarında biraz dikkatli olabilselerdi ilk yarıda 3 puanı cebine koyabilirdi. Ünal Karaman'ın öğrencileri önde bastı, etkili paslarla Beşiktaşlı oyuncuların adeta başını döndürdü. Orta saha hakimiyeti tamamen Trabzonspor'un egemenliğindeydi. Karius, Nwakaeme'nin bir bazukasını aynı güzellikte çıkardı. Maç boyunca etkili kurtarışlar yaptı Karius. Burak'ın şutunda da Uğurcan çok başarılıydı. Trabzonspor, ilk yarıda Beşiktaş'ı adeta sahadan sildi ama golü bulamadı. Şenol Güneş ilk yarıda adeta yürüyen takımını güçlendirmek için Kagawa ve Necip'i oyuna alıp, Medel ve Adriano'yu çıkardı. Trabzonspor ikinci yarının hemen başında Novak'la golü buldu. Golde Abdülkadir Ömür'ün topla dans etmesi ve asisti 10 numaraydı. Trabzonspor golden sonra tekrar oyunu tek kaleye çevirdi. Karius hayatının kurtarışlarını yaptı ve tarihi farkı önledi. Trabzonspor, oyunun son bölümlerini iyi oynayamıyor. Dün de öyle oldu. Farka gideceği maçta oyunu 1-1'e getirdi. Ardından bir direk daha... Etti mi bu sezon 28 direk... Birkaç dakika önce direğe takılan Yusuf Yazıcı mükemmel bir golle galibiyeti getirdi. Yusuf maçın yıldızı oldu. Yusuf'u Barcelona'ya koy, takır takır oynar ve 70 milyon Euro değer biçilir... ERMAN TOROĞLU Bu sene seyrettiğim en kötü Beşiktaş... Bu sene seyrettiğim en iyi Trabzonspor.. Bu sene seyrettiğim sahadaki bütün futbolcuların oyun alanlarını kapatarak, oyunun içine etmeye çalışan Fırat Aydınus.. Maçın skoruna aldanmayın, daha farklı olması gerekirdi. Trabzonsporlu futbolcular, hem göze hoş gelen bir futbol oynadılar hem de neticeye ulaştılar. Çok kaliteli futbol ayakları var. Mesela Yusuf ve Abdülkadir Ömür.. Bunlar yurt dışında olsalar 50-60 milyon euro'dan aşağıya etmezler. Sonunda Trabzonspor doğru yolu buldu. Bu Türk futbolu için de büyük avantajdır. Çünkü bu Trabzon şehri adeta bir madenin üzerinden oturuyor. Buradan daha ne Yusuf'lar, ne Abdülkadir'ler daha çıkacaktır.. Ama sakın geçmiş başkanları gibi başkanlar çıkmasın. Trabzonspor'un parasını har vurup harman savurarak, Trabzonspor kulübünü süründürenler. Allah onları bildiği gibi yapsın! Trabzonspor özellikle Yusuf ve Abdülkadir'i tutabilir mi, bunu bilemiyorum. Ama 2-3 transferle bu Trabzonspor'un önü çok açılır. Ve mutlak süratle her zaman ilk 4'e oynarlar. Takım iyi olunca, stat da iyi olunca, seyirci de dolduruyor tribünlerdi. Trabzonspor, Şenol Güneş kompleksinde, Şenol Güneş'in futbolcularına futbol dersi verdi. Futbolu sempatik oynarsanız, güzelleştirirseniz, efendi de oynarsanız; herkes sizi sever... Sahada pislik yaparsanız, sahtekarlık yaparak kendinizi atmaya kalkarsanız sonrasında tüm işler tersine döner.. Çünkü yaptığınız her şey artık eskisi gibi değil, tekrar tekrar gösteriliyor.. Yaptığınız sahtekarlığı kapatamıyorsunuz. Trabzonspor'u hem tebrik etmek lazım, hem de teşekkür etmek lazım. Sahadaki futbolcuların alanını kapatıp, futbolcularla ve topla çarpışıp hem hakemliği, hem futbolcuları hem de oyunu katleden hakem de; artık aynaya baksın ve bence 'yeter' desin! Rodallega o kadar sinirlendi ki; belki de 1 gole mani oldun, bu yüzden seni bayağı bir itti. Hiçbir şey yapmadın, yapamadın.. Niye? Yaptığın haltları biliyordun da, ondan! Beşiktaş'ın seneye işi çok zor. 4 yıllık teknik adamları gidiyor, para yok gibi bir şey, ligi üçüncü mü dördüncü mü bitirecekler belli değil; Allah onların da yolunu açık etsin.. TAKIM OLMAK Böylece maçın tüm zamanı boyunca inisiyatifi ve kontrolü Beşiktaş'a göre daha bir baskılı olarak götürdü. Trabzonspor bu maçta umulanının üstünde bir kondisyon ve sahayı kontrol yönünde daha üstün performans ortaya koydu. Yani sonuca odaklandığınızda 'Bu maçı hak eden kazandı' deyimi tam yerinde. Beşiktaş ilk yarıda hem korkak hem haddinden fazla kontrollü, yani statik oynadı. Bu arada isabetli pasları da sahada Trabzonspor'un işine yaradı. Buna karşılık bordo-mavililer oyunda hem saha hem futbolcu markajı bakımından daha üstündü. Nitekim bu özelliği ile Burak'a adeta 'Top göstermedi' diyebiliriz. Bu da Beşiktaş'ın gol yollarının iflası anlamına gelir. Trabzonspor'a oyuncu bazında baktığınızda görevini yapamayan hiç kimse bulamazsınız. Beşiktaş'ta takım oyunu yoktu. Özellikle de Burak, Querasma oyuna hiçbir katkı sağlamadı. Trabzonspor'da Yusuf, Abdülkadir ve Sosa sahanın en iyi adamları olarak gözükürken oyuna renk ve ahenk katıp tüm tribünlerin taktirini kazandı. Bugünlerin özelliğini hesaba katmayan maç organizatörlerine inat bordo-mavili taraftar görevini fazlası ile yaparak tribünleri tıklım tıklım doldurdu. Hakem Aydınus da yerinde kararlarıyla bizden tam not aldı. DELİ SORULAR Beşiktaş'ın paraları savrulurken, altyapı unutulurken, Beşiktaş'ın geleceğini de kararttığınızın da farkında mısınız? Ah Beşiktaş yönetimi ah! İşte bir sezon daha uçtu, gitti. Suçlu ayağa kalk! Maça gelince; Trabzonspor hak etti ve kazandı. Beşiktaş dün özellikle ilk yarıda savunmaya ağırlık verdi. Şenol Hoca Trabzonspor'u önce durdurup ikinci yarı da maçı koparmak istiyordu. Ancak siyah-beyazlı futbolcular belli ki sezonu iki hafta önce yaşanan Galatasaray yenilgisi sonrası kafalarında bitirmiş. Gerçek olan şu; Beşiktaş'ın gelecek sezon iyi bir yapılanmaya ihtiyacı var. Yıllardır söylüyorum; paraları menajerlere, modası geçmiş yabancılara savurmayın. Bugün Trabzonspor'un gençleri göz kamaştırırken, Beşiktaş öz kaynağıdan son 10 yılda sadece Necip Uysal'ın çıkması çok ayıp. Trabzonspor'un hakkını verelim. Ev sahibi; yetenekli Türk gençlerini izlemek ayrı bir keyif gerçekten. Hep söylüyorum Türk gençleri dünyanın en yeteneklileri... İşte Abdülkadir Ömür, İşte Yusuf Yazıcı, Uğurcan Çakır. Aferin çocuklar. Başkan Ahmet Ağaoğlu ve teknik direktör Ünal Karaman'a alkışlarımla.. MUTLU TAKIM Buna rağmen tribünlerin Ramazan ayı iftar saati de düşünüldüğünde bu kadar kalabalık olması maçın albenisinin yüksekliğiyle izah edilebilir. Ligin tartışmasız 'ısrarla' iki iyi futbol üreticisi teknik adam ve takımının bu karşılaşmasında ilk yarının golsüz tamamlanması açıkçası beklediğimiz bir durum değildi. Ancak ilk yarı için pozisyon zenginliği ve seyir zevki yüksekti denilebilir. İlk 20 dakikalık bölümde özellikle Sosa-Abdülkadir Parmak ikilisi ile Nwakaeme-Yusuf ikilisi özgüvenli ve yüksek performanslı oyunlar oynarken; Abdülkadir Ömür ve Rodallega bu oyunculara ayak uyduramadı ve birçok atak etkili sonlanamadı. İkinci yarıda takımının ilk yarıdaki mahkum oyuna iki hamle ile müdahale eden Şenol Güneş aradığı golü buldu, topla oynama oranını da yükseltti takımının. Ancak karşılaşmanın en etkili ismi Yusuf Yazıcı mükemmel oyununa mükemmel bir golle adeta imzasını bıraktı. İkinci bölümde daha çok yaslanan ve kaptığı toplarla hücuma hızlı ve etkili çıkmaya çalışan Trabzonspr'un kalesinde gol görüp, gol bulması bu riskli oyunun bir neticesiydi! İlk yarıda sihirli bir el değmişcesine Abdülkadir Ömür'ün belki de ilk yarıda yaptığı tüm hatalarından arınması da özellikle not edilmesi gereken bir durum. Bulduğu geniş alanları bu kez etkili kullandı. Ve takımını öne taşıyan en önemli unsurlardan oldu.