Son dönemde maç öncesi ve sonrası açıklamaları dışında özel röportaj vermeyen Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim sonunda sessizliğini bozdu. beIN Sports'un sorularını yanıtlayan deneyimli hoca, özellikle kulüplerin içinde bulunduğu kötü ekonomik durumdan duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. "Altyapı, öz kaynak önemli ama altyapıdan önce üst yapılara bakmak lazım" diyen Fatih Terim, "Büyük resme baktığınızda kulüplerin kapısına kilit vurulması gerektiği çok açık. Diğer kulüpler farklıdır ama benim açımdan Galatasaray'ın durumu kesinlikle kabul edilir değil" diye konuştu.
KİMSE PLANIM VAR DEMESİN!
"Bu laflardan da yakıştırmalar yapılacaktır kulüp başkanlığıyla ilgili… Bir kez daha açık olarak ifade edeyim: Böyle bir düşüncem yok" ifadesini kullanan Fatih Terim şöyle devam etti: Zaman zaman direk basın toplantılarında 'böyle gitmez' diyorum. Deniz bitmiş durumda... Hangi yönetim daha iyi kredi anlaşması yapar, hangi yönetimin yerel veya uluslar liglerle ilişkisi iyidir, hangisi kasa kolaylığı yapar? Bunlar geride kaldı. Çevrilebilir bir borçtan bahsetmiyoruz. Kredi faizleri bile ödenebilir durumda değil. Zaten çıkıp kimse de 'benim bu durumdan çıkış planım var' diyemez.
ORTAK MI BULACAĞIZ?
Her sene Süper Lig'de şampiyon olsanız, Şampiyonlar Ligi'nde kupa kaldırsanız da borçları ödemeniz zor. Altyapıya mı yöneleceğiz? Kulüplerin mülkleri mi satacağız? Sponsorlarla mı bu işimizi yürüteceğiz? Ortak mı bulacağız? Satışa mı yöneleceğiz? Bunların hiçbirini konuşamıyoruz. Nedenini söyleyeyim: Galatasaray bizim kutsalımız. Tarihiyle, değerleriyle bir dünya markası... Yıllardır duyarsınız. Galatasaray'ın en önemli değerlerinden birisidir. "Kol kırılır, yen içerisinde kalır" denir. Kol kaza ile mi kırıldı yoksa bilerek ve isteyerek mi kırıldı? Bazı konuların artık net bir şekilde konuşulması taraftarıyım.
SİSTEM DEĞİŞMELİ
Fatih Terim, bir hakemin kolay yetişmediğini ama içinde bulunduğu sistemden dolayı eleştiri yağmuruna tutulduğunu ifade etti ve bir de öneride bulundu. Başarılı çalıştırıcı, "Bu kadar zor yetişen meslek sahibini bizler parçalıyoruz. Performans değerlendirmesinin subjektif olduğunu, yanlı kararlar alabileceğini veya ispatlanamasa da talimatla iş yaptığını düşünüyoruz. Bunu düşündüren ise, hakemlerin şahsı değil. Sadece içinde bulundukları sistemden dolayı" dedi. TFF'nin tüm kurumlarının bağımsızlaşması gerektiğini belirten deneyimli hoca, "TFF Yönetimi'nden ayrı, kulüpler tarafından oylanacak bir seçimle belirlenmesi gerektiğine inanıyorum" diye konuştu.
BENCE ALINMIŞ EN DOĞRU KARARLARDAN BİRİSİDIR
Terım, yabancı kontenjanıyla ilgili tartışmalara da değindi, sayının artırılmasının Türk futboluna olumlu yansıdığını kaydetti. Sarı-kırmızılı çalıştırıcı şunları söyledi: Esasında kural Türk oyuncu kuralıydı. 14 Türk oyuncu olmadan oynayamazsınız. Çok büyük Euro'larla yedek oturan çok oyuncumuz vardı. Kendisini hiç sıkmadan bu paralarla oturuyordu. Bugün bir kaç şeyin oturduğunu görüyoruz. Bir tanesi herkes oynamak istiyor. Sadece Türkiye'yi değil dışarıyı tercih ediyor. Takır takır oynadıklarını görmekten gurur duyuyorum. Milli Takım'a olan sıkıntının olmadığını gördük. Bu kararın ardından 2016 Avrupa Şampiyonası'na gittik. Bence alınmış doğru kararlardan biridir.
TERİM'DEN SATIR BAŞLARI
TARAFTARLA SEYİRCİYİ AYIRIYORUM
"Galatasaray'ın başarılarında taraftarın büyük etkisi oldu. Bunu 1996-2000'de yaşadık. Son yıllardaki değişim, teknolojinin daha çok hayatımıza girmesiyle taraftara biraz da seyirciler eklendi. Taraftar ile seyirciyi ayırıyorum. Statta hangisi fazla ise maçın atmosferi değişiyor. Galatasaray hala taraftarı seyircisinden fazla bir takım."
GELECEK 10 YIL TEHDİT ALTINDA
Altyapıda oyuncuların maça çıkamadığını söyleyen deneyimli hoca, "U17 takımlarının oynanmayacağı açıklandı. Türk futbolunun gelecek 10 yılı büyük bir tehdit altında. Bu oyuncular 7 aydır maç yapmıyor. Yerli teşvik sistemi niye işlemedi, yabancı sayısı ne olacak diye soranlara, ne doğru ve istikrarlı ki bu olsun diyorum" dedi.
11 MİLYONUN NE KADARI AKADEMİDE!
"Çok duyuyorum, 'Hocam, Ozan gibi oyuncular çıksa kulüp kurtulur' diye. 11 milyon euro Ozan'ın satışından geldi. Bu paranın yüzde kaçı akademiye geldi. 'Sıfır.' Neden? Ya yeni oyuncu alınması gerekir, ya borç ödenir ya da maaş ödenir. Bütçede de böyle bir kalem yok. Akademinin böyle bir bütçesi yok. Ozanları yetiştiren antrenörüm ne kadar maaş alıyor?"
ELİMİZDEKİ İMKANLARI ZORLADIK
"Biz bir oyun anlayışı belirleyip, o oyun anlayışına uygun olarak oyuncular değil, elimizdeki imkanları zorlayarak ilk 11'e çıkabilecek oyunculardan bir oyun anlayışı geliştirmek zorundaydık. Geçen sene benim koltuğumda olmayı bir strateji oyunu haline getirselerdi çok az kişi seviye atlayabilirdi. Herkes elimizden gelenin fazlasını yaptığımızdan emin olsun."