Güneş, Özlüce Tesisleri'nde düzenlenen basın toplantısında, ligde 13 hafta sonunda 19 puanla 7'nci basamakta bulunduklarını belirterek, hedeflerinin gerisinde kaldıklarını söyledi.
Maçlara bakıldığında hiçbir rakip önünde kötü oyun sergilemediklerini dile getiren Güneş, "Sezon başından beri yükselen bir değeriz ancak şu an bulunduğumuz yerden memnun değiliz. Puan olarak üst sıralarda, ilk 4'te olmamız gerekiyordu. En son Karabük'ü yenseydik ilk 4'teydik. Bu hafta bizim üstümüzdeki takımlardan Trabzonspor ile oynayacağız. Diğerleriyle oynadık, kazanamadık. Kazansaydık yukarı çıkma şansımız olacaktı. Daha fazla puan alabilecek bir takım olduğumuzu biliyorum" ifadesini kullandı.
Umut veren bir oyun ortaya koyduklarına inandığını vurgulayan Güneş, bunu sürdürmeleri halinde hem kadronun tecrübesinin artacağını hem de sonuçlarla güven kazanacaklarını anlattı.
Ziraat Türkiye Kupası'nda iki maçta birer puan alabildiklerini hatırlatan Güneş, "Ligde ve kupada bulunduğumuz yerden memnun değilim. Aşacak pozisyonumuz var. Umutsuz değilim" diye konuştu.
"Soyunma odasına polis eşliğinde girdik"
Güneş, yükseliş için bir adım atmak istediklerini ve bu konuda Trabzonspor maçının çok önemli olduğunu bildirdi.
Maçın zor geçeceğini dile getiren Güneş, şöyle devam etti:
"Trabzonspor iyi bir takım, iyi oyuncuları var. Bizden üstteler, kazanırsak geçeceğiz. Kaybedilen puanları geri getirmek için bu maçı almak istiyoruz. İki büyük camianın takımlarının fair play içinde yarıştığı bir maç olmasını bekliyorum. Bakın, 15 kişi için 15 bin kişilik tribünü kapatıyorsunuz. Sonra, 'Seyirci niye gelmiyor?' Suçu yapanı oradan atarsınız tribünü kapatmazsınız. Oturduğunuz yerden kulüplerden para cezası alıp, 'Çok param var' diye övünmek yerine sağlıklı düşünmek durumundayız. Bu tablonun tek sebebi Passolig değil. Futbolun güzelliği için ortak akılla hareket etmek gerek ama hiçbir gayret görmüyorum. Benim taraftarım, Karagümrük maçına gidemedi. Soyunma odasına polis eşliğinde girdik. Hayatımda bir kere bu tabloyu görmüştüm, o da Kıbrıs'ta. Huzur ve keyif içinde oynanan bir oyunu ne hale getiriyoruz."
Bursaspor'un Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş ile yarışacak büyüklükte büyük bir camia olduğunu ifade eden Güneş, bunun altyapısını bu sezon yapmaya çalıştıklarını belirtti. Bu konuda bazı kırılmalar olabileceğine işaret eden Güneş, "Büyümek istiyorsak değişmek zorundayız. Düşünce ortaklığı sağlamamız gerekiyor. Fikirlerimle, heyecanımla, bilgimle bir şeyler katmak istiyorum. Ben gittikten sonra devamı gelmesi beni mutlu eder. Uğradığım haksızlıklar ödüllerimdir" değerlendirmesinde bulundu.
"Serdar Aziz'in sakatlanmasından ben de sorumluyum"
Şenol Güneş, Bakaye Traore'nin cezalı olduğunu, Ethem Ercan Pülgir'in de Kardemir Karabükspor maçında sakatlandığını anımsattı.
Kupadaki Centone Karagümrükspor müsabakasında da Serdar Aziz, Volkan Şen, Ozan Tufan, Bekir Yılmaz ve Emre Taşdemir'in sakatlandığını anlatan Güneş, şunları kaydetti:
"Suni çim sakatlığını biliyorsunuz. Serdar'ın ne kadar süreceğini bilmiyoruz, iki ay olabilir. İlk defa vicdanen üzüldüm. Tabii bu TFF'yi hiç rahatsız etmesin. Serdar maçtan önce bana, 'Daha önce suni çimden sakatlandım. Suni çimde oynayıp sakatlanmak istemiyorum' dedi. Stoperde oyuncum yoktu. Bana söylemesine rağmen mecburen oynattım ve maalesef sakatlandı. Bu oyuncunun sakatlanmasında ben de kendimi sorumlu hissediyorum ama yapacak bir şeyim de yoktu.
Serdar ve Ozan'ın en azından bir yıl daha Bursaspor'da kalmasından yanayım. Türkiye'nin stoperi olacak bir adam Serdar. Eksiklerini düzeltmeye başlamıştı. Belki bir iki sene sonra geç kalınmış da olsa Türkiye'deki hatta dünyadaki en iyi stoperlerden biri olacak. Çok güzel değerleri var. Türkiye'nin koşulları onu geriye itmiş. Ortam böyle maalesef. Serdar'ın önünde zaman olduğunu düşünüyorum. Dış etkenler olumsuz etkileyecek. Aynı şey Ozan ve Enes için geçerli. Enes'in yaşı genç. Benim düşündüğüm Enes gibi değil henüz ama antrenmanda bir aydır iyi. Sadece sahaya yansıtamadı. İsteğiyle oyunu örtüşmedi."
