BEŞİKTAŞ HABERLERİ - Spor yazarları Yeni Malatyaspor-Beşiktaş maçını değerlendirdi

TURGAY DEMİR - YEDİLER BEŞİKTAŞ'I!

Neredeyse tüm meslek yaşamın boyunca futbolda en önemli oyuncunun golcü olduğunu anlatmaya çalıştım. Ata sözlerini uyarladım; bir gol bin ayıp örter! 'Pantolonu gösteren ütüdür', oyunu gösteren golcüdür! Beşiktaş'ın iyi bir golcüsü olsa dün maçın ilk 20 dakikasında Batshuayi, Teixeira ve De Souza'ya gelen topları gol yapar işi bitirirdi. O nedenle bu vesileyle altını kalın kalın çizmek istiyorum, ara transfer bitmeden bir golcü almazsa Beşiktaş lig ikinciliği dahil hiçbir hedefini kovalayamaz...

Malatyaspor ligin en zayıf ekiplerinden. Saha zeminin tarla gibi olması Beşiktaş'ı rakipten daha çok zorladı. Buna rağmen çok pozisyon buldu Kartal ve üç kez direğe takıldı, bir kez altı pasta Kenan vuramadı, bir kez Güven aynı beceriksizliği sergiledi, bir de Pjanic'in sağlam kafa vuruşu şansa kalecinin üzerine gitti. Yani böyle kötü bir zeminde en çok bu kadar pozisyon bulabilirsin…

Mesele bulunca atmak, Beşiktaş'ın sorunu da tam burada başlıyor… İşin ilginç tarafı aynı atakları defalarca tekrarlayan siyah-beyazlı takımda, Roiser ve Rıdvan da aynı ortaları ısrarla yaparak adeta kaleci çalıştırıyorlar. Sıfıra inmek yok, ortayı keserken bakmak yok. Havadan, yerden kaleci çalıştırdılar.

Her neyse… Beşiktaş böyle bir takım, herhangi bir maçı 1-0 kazanması neredeyse imkansız, çünkü mutlaka bir gol yer, nitekim yediler. Gelelim Necip'e… Kardeşim Allah aşkına topa ayak uzatırken o ayağının nereye gittiğine bir bak! Hedefinde top olsun, öylesine ayak uzatılmaz. Uzatırsan eyyamcılara çanak tutmuş olursun, sonucu da böyle olur. Peki verilen penaltı kararı doğru mu, bana göre değil! Ayağa temas var ama kesinlikle oyuncu kendini dönerek yere atıyor. Hakem de yedi, hem numarayı, hem de Beşiktaş'ı.

SİNAN VARDAR - KAÇAN 2 PUANDAN DAHA FAZLASI

Beşiktaş şartlar ne olursa olsun Yeni Malatyaspor'u yenmeliydi. Son haftalardaki çıkışın dünkü 3 puanla anlamı olacaktı. Dünkü beraberlik; kaçan 2 puandan çok fazlası. Tabii ki 3 topun direkten dönmesi büyük şanssızlıktı ama ne söylesek fazlası yok. Beşiktaş maça oldukça coşkulu başladı. Siyah-beyazlı takım Rıdvan Yılmaz, Valentin Rosier ve Rachid Ghezzal'in hızlı hücumlarıyla rakibine bindirmelerle pozisyonlar da bulmayı başardı.

Formda Batshuayi'nin de harika bindirmeleriyle Beşiktaş oyunu rakip sahaya yıkmaya yıktı. Kenan Karaman ise yine yokları oynadı. Larin galiba yeni sözleşmeye imza atmadığı için yine yedekti. Dün Larin olsaydı büyük ihtimalle bugün onun gollerini ve Beşiktaş'ın farklı galibiyetini konuşuyor olurduk. Bunu da bir yere yazalım. Beşiktaş Teknik Direktörü Önder Karaveli son 30'a girilirken tam Alex ve Kenan'ı oyundan alacakken Alex'in golü atması Beşiktaş'ı rahatlattı. Alex Teixeira kaliteli bir kumaş ama hala kocaman bir soru işareti.

Dünkü mücadelenin tek tesellisi belki de Alex de Teixeira'nın 3-4 yıl önceki futboluna dönebilme umuduydu. Yeni Malatyaspor'un kazandığı penaltıda VAR'ın hakem Zorbay Küçük'ü penaltıya zorlamasını es geçmeyelim. Halbuki Zorbay Küçük çok da iyi maç yönetiyordu. Tetteh, Necip'in ufak darbesinde sanki kurşunlanmış gibi düşmesi trajikomikti. Yeni Malatyaspor ligin küme düşme adayları arasında ilk sırada bulunuyor. Dün takım halinde ellerinden geleni yaptılar. Kaleci Ertaç, Mustafa ve BEFAM ürünü Adem Büyük çok iyi mücadele etti.

REHA KAPSAL - GEREKSİZ PANİK

Son haftalarda çıkışta olan Beşiktaş ile ligde Altay ile beraber en fazla mağlubiyet alan (14) Yeni Malatyaspor karşılaştı. Maçın Beşiktaş adına çok rahat geçeceği görülüyordu. Nitekim 65. dakikaya kadar siyah-beyazlılar maçın mutlak hakimiydi. Beşiktaş'ın üstün oynadığı rakibine karşı 3 topu direkten döndü, 4-5 tane de net pozisyon kaçırdı. Şunu da irdelemek gerekir. Malatya'nın, topu Beşiktaş'a bırakıp saha içinde 5-4-1 gibi bir oyun anlayışını benimseyeceği belliydi. Önder Karaveli'nin daha doğru oyuncu tercihlerini yapması gerekirdi.

Kenan ve hatta golü atmasına rağmen Alex'in oyundan çıkana kadar hemen hemen hiç katkısı olmadı. Burada, 'Alex en kötü gol attı' denilebilir ama oyunun hiçbir bölümünde katkısı yoktu. Böyle bir 5'li savunmaya karşı iki santrfor Batshuayi ve Güven'le başlanıp sol çizgide Larin tercih edilebilirdi.

Malatyaspor'un hiçbir şekilde ne hızlı hücum geçişi ne de kontratakla ilgili planı vardı. Böylece Beşiktaş'ı geriye koşturacak ve rakibi yıpratacak bir oyun düzeni yoktu. Bu nedenle Beşiktaş'ın bu tercihleri, rakibin formasyonuna ve oyun kalitesine bakılarak daha doğru yapılmalıydı.

Sezon başından beri formsuz Kenan yerine her zaman Güven'in oynaması ve kazanılması daha doğrudur. Beşiktaş, ikinci yarının son 25 dakikalık bölümünde golden sonra skoru koruma telaşıyla geriye yaslandı ve topu rakibe bıraktı. Bunu anlamak mümkün değil. Rakibin tehdit etmeyen, hiç oyun gücü olmayan bir anlayışla oynadığı 65 dakikada, Beşiktaş ikinci golü kovalamalıydı. Daha fazla topa sahip olmalıydı. En önemlisi bu oyun anlayışını değiştirmemeliydi.

Rakip Philip ve Dicko'yu çıkarıp Tetteh ile Adem'i alınca 4-4-2'ye döndü ve daha fazla risk alıp rakip yarı alana yerleşmeye başladı. Ama bunu Beşiktaş takımı doğru okuyamadığından, skor korumalı telaşlı bir oyun tercih edince golü kalesinde gördü. 1-1'den sonra Beşiktaş yine gol arayışına girdi. Siyah-beyazlılar, çok net fırsatlar harcarken, birkaç topu direkten döndü. Sanırım bu Beşiktaş'taki 20-25 dakikalık paniğin gereksiz olduğunu göstergesiydi.