Hesap kesimi!

İzlanda'nın nüfusunu sorgulamakla, İzlanda'nın teknik adamının bir yılda aldığının 15 katını alan bir teknik adama sahip olduğumuza dikkat çekmekle, konuyu başka yere çekeriz.
İki yıl önce de bizi darmadağın eden İzlanda karşısında, sahada beraberliğin bile silueti yokken.
Gelecek maçların talihine sığınanlarla böyle zavallı bir yenilgiyi sineye çekemeyiz!

***

Magazin boyutuna ulaşan teknik adam futbolcu kavgasına bakıp dizi film çekenlere inat.
Sistemsiz bir takımın sistemi Fatih Terim'se.
Hesabı verecek olan da kendisidir.
"Ben ders almam veririm!" diyen bir adamın önüne ders notlarını koyar!
"Verdiğiniz dersin öğrencileri de, bu sonuç da sizin eseriniz!" diye mail çekeriz!

***

Yine egoları tavan yapmış bir duruş ve karşısında korkan gazeteciler.
Biliriz ki... Çanak soru bankaları mudilerine Fatih Terim bileti verir.
Ama korkak gazeteciler de kendilerini en iyi biçimde basın toplantılarında ele verir.
İmparatorluk masallarında ne çektiysek onlardan çekeriz!

***

Sorulamayacak soruları cevaplayan insanlara büyük adam denir.
Sıradan bir soruyu bile karşı soruyla reddedenlere değil.
Fatih Terim'de kendisini eleştirenleri susturmak için ürettiği psikolojik baskı yöntemi vardır.
Olmayan nedir?
Mesleğe saygı ve alçakgönüllülük!
İnsanların sahip olduğu koltuk sorumluluk gerektiriyorsa.
Ve hesap vermesi gereken zaman dilimlerinde gerçekleri reddediyorsa!
Ve bu adam korku salarak kendine saygı duyulacağını zannediyorsa.
Sallanan koltuğunu kenara çekeriz!

***

Gördük ki, kazanırken şahlanışlar şahane.
Kaybederken hesaplara bahane!
Sayın Fatih Terim! Yaptığınız güzel şeyler için hakkınızı fazlasıyla aldınız!
Ama Türk futboluna verdiklerinizle aldıklarınız arasındaki uçurumu yalan hayallerle doldururken.
Hangi sistemi oturttunuz?
Nedir bu kibir?
Takım arkadaşını döven Melo gibi ahlaksızlık virüsünü bağışladınız da, bunları mı bağışlamayacaksınız?
Başkalarına yapılan yanlışları alkışlarken, size yapılanları mı gündeme oturtuyorsunuz?
Milli takım futbolcu reyonu mu?
Yoksa takım oyunu için seçilmesi gereken gerçek emekçilerin yuvası mı?
Günışığına çıkması gereken söylentilerin hala karanlıkta kalmasının sırrına erdiniz mi?

***

Gelelim günlerdir magazin boyutuna ulaşan takıma alınmayan futbolcular meselesine...
Aynı masada yenilenlerin artıklarıyla yorum çuvalları doldu.
Arda Turan kanal kanal dolaşan magazin starı oldu.
Sözde zalim ağaya meydan okuyan kahraman pozlarıyla!
Onlarınki halef selef kavgası!
Başka bir şey değil!
Yoksa Arda Turan'ın oynadığı İzlanda maçında da 3-0 yenildiğimizi hatırlatırım!

***

Bilinmesi gereken bir şey varsa!
Bir teknik adam kaç para kazanırsa kazansın!
Mesleğimizi hakir görenlerin fakirliğinden daha acı bir şey olamaz!

***

Ve eğer bu futbol medyasında gerçek bir jüri adabı olsaydı.
Bu sokak imparatorluğunun hesabının kesilmesinden doğal bir şey de olamazdı!