Doğru oyun

Fenerbahçe'de güç var, kuvvet var, dayanıklılık var lakin kaliteli oyuncu sayısı az! Zaten az sayıdaki kaliteli ayaklarda kulübede Aykut Kocaman'ın yanında oturuyor. Antalya kampı sonrası, "kötü koşan" olmayacak diye yazmıştım. Hakikaten de sarı-lacivertlilerin istatistiki anlamda bir problemi görünmüyor.
Hep 'doğru oyun' ve 'göze hoş gelen oyun' konusunda ayrılıklar yaşanıyor.
Şunu aklınıza iyice kazıyın, doğru oyun, 'ezber kısmı tamamlandıktan sonra' göze hoş gelen oyuna dönüşecektir.
Bunun için Fenerbahçe taraftarının fazlaca tahammülü olmadığı aşikar!
Antalya kampında Aykut hocaya, "Hocam transferden önce takımın şansa ihtiyacı var" demiştim. Yine bir anlaşmazlık, yenilen saçma sapan bir gol! Herşeye çare bulunur. Sisteme, yerleşimlere, kondisyona... Ama bireysel hataya ve şanssızlığa çok fazla yapacak birşey yok! Sezonun ilk yarısında da buna benzer bireysel hatalarla çok gol yedi Fenerbahçe...

Islıklanan Dirar'dan asist!
Neyse ki dün akşam doğru oyun kazandı. Aykut hocanın artık kaliteli ayakları, doğru oyunun içine sokması şart. Fit bir Fernandao'nun takım için ne kadar önemli olduğunu görme fırsatı bulduk. Bu kadar çok kanat ortası yapıp, bu kadar az kafa golü atmak en büyük sıkıntılardan biriydi. Kimse ondan adam eksiltmesini, süratle ceza sahasına girmesini beklemesin. Ama hava hakimiyeti tartışmasız çok çok iyi.
Oyunun kilitlendiği anlarda böyle bir oyuncunun kadronda bulunması için dua edersin. Maçın en kötülerinden, ayağına her top geldiğinde ıslıklanan Dirar'ın galibiyet golünün asistini yapması manidardı!
Bir kere tribünlerin tepkisini çekmeye başlarsan, bundan kurtulmak çok zordur.
Dirar artık aklını başına almak zorunda.
Hala ondan istenilen seviyede değil. Son dakikalarda da olsa alınan galibiyet önemliydi. Bir iki hamleyle bu işi son dakikaya bırakmak Aykut hocanın yanlışıydı. Herkes üzerine düşen problemi çözmeye başladığında, Fenerbahçe sonuna kadar şampiyonluk yarışının içinde olacak. Doğru oyun eninde sonunda galip gelecek.