TBMM Genel Kurulu'na hitap eden Yıldırım, konuşmasına 'bayrak' şiirini okuyarak başladı. Yıldırım şunları söyledi:
TÜRKİYE VAR OLDUKÇA İSİMLERİ YAŞAYACAK
Önceki gece milletin bağımsızlığını, namusunu korumak için sokağa çıkan tankların önünde bir kahraman olarak dikilen o mübarek kanıyla bayrağını hürriyetinin istiklalini muhafaza eden şehitlerimizi rahmetle minnetle anıyorum. Hepsini bu yüce Meclis'in çatısı altında saygıyla selamlıyorum. O kahramanların ailelerine sesleniyorum; üzülmeyin, hüzünlenmeyin onlar peygamberlikten sonraki en büyük rütbeye payeye şehitlik mertebesine ulaştılar. Kahramanlar düne kadar sizin evlatlarınızdı bugün hepimizin evlatları oldular. Türkiye var oldukça o kahramanların isimleri de yaşayacak.
GURUR DUYUYORUM
Milli iradeyi teslim almak isteyenler karşısında sokağı teslim alan yüce milleti aziz milletimizi yüce Meclis çatısı altından buradan selamlıyor böyle kahraman bir milletin evladı olmaktan büyük gururu duyuyorum. Cumhurbaşkanımız, başkomutanımız, Recep Tayyip Erdoğan'a dirayetli dik duruşundan dolayı teşekkür ediyorum. Siyasi partilerimize, genel başkanlarına Meclis gruplarına dayanışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. Emniyet teşkilatımıza her birer Alpaslan Fatih Selahaddin Eyyübi olan polislerimin alnından öpüyorum.
TARİH BİR KEZ DAHA YAZDI
Değerli milletvekilleri, barikatları aşarak, tankları geçerek, kurşunları savuşturarak TBMM'ye geldiniz. Işıkları yaktınız genel kurulu açtınız. 'Ya demokrasi ya ölüm' diyerek bu salonda dimdik durdunuz. Milletin meclisinin üzerine bombalar yağdırmaya başladılar, silahlarla taradılar.Bir tek geri adım atmadınız. Her birinizin ölümü yanıbaşında hissettiğinizi biliyorum.Dünya parlamentolarına, dünya demokrasilerine örnek duruş sergilediniz. Millet sokakta istiklaline sahip çıkarken, siz de istiklalinize, demokrasiye, milli iradeye sımsıkı sarıldınız. Bu tavrınızla tarih bu yüce meclisi bir kere daha yazdı. Bu tavrımızla Türkiye'nin talihini değiştirdiniz. Yüzlerce yıl unutulmayan bir dayanışma, kardeşlik sergilediğiniz. Milletimizden sonra en büyük övgüyü tabi ki bu Gazi meclis hak ediyor, sizler hak ediyorsunuz. Parti ayrımı yapmaksızın, yüce Meclis'in her bir milletvekilini selamlıyor, milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Sizleri büyük bir heyecanla alkışlıyorum.
İHANET VE HAŞHAŞ AKILLARINI TESLİM ALDI
Gazi Meclis 23 Nisan 1920 sonrasındaki en zor, en uzun, en sıkıntılı gecesini yaşadı. İşgal kuvvetleri Polatlı'ya kadar gelmişlerdi ama bu Meclis'e dokunamadılar, dokunmadılar. 1960 da darbe yapanlar, Meclis ruhuna saldırsalar bile Meclis'in bedenine saldırtmadılar. 12 Eylül cuntacıları Meclis'i bombalamadılar. 28 Şubat darbecileri Meclis'e dokunmadılar. Ancak dün gece öyle canice, alçakça bir saldırı gerçekleşti ki Meclis'in hem ruhunu hem bedenini hedef aldılar. Bunlar asker değil, asker kılığında teröristlerdir, canilerdir. Gözleri dönmüştü, gözlerini kan bürümüştü, cinnet halindeydiler. İhanet ve haşhaş akıllarını teslim almıştı. Ancak bilmedikleri şuydu. Milletin evine dokunanın eli yanar. Milletin evine el uzatanın o eli kırılır. Milletin evine saldıranın ocağı söner. İşte daha 24 saat geçmeden elleri yandı, o bombalara o tetiklere basan elleri kırıldı, inşallah ocakları da ebediyen söndü.
ASLA YELTENEMEYECEKLER
Burada tarihe not düşmek isterim. Bundan sonra 50 yıl, 100 yıl bin yıl bu milletin evine, milli iradenin tecelli ettiği bu Meclis'e kim el uzatırsa akıbeti aynı olacaktır. Hiçbir darbe girişimi, yapanların yanına kar kalmadı. Bundan sonra da kalmayacak. Hiç kimse milletin evine ve iradesine el uzatmayı aklından geçiremeyecektir. Geçiren de olursa gözünün önüne hayatları sönmüş darbeciler gelecek ve buna asla yeltenemeyeceklerdir.
79 MİLYON TEK YÜREK
Büyük bir badirenin ardından 79 milyonun tek yürek olduğu gündür. Bugün AK Parti'nin CHP'nin MHP'nin HDP'nin Meclis dışındaki tüm partilerin ortak bir sesle darbeye 'hayır' dedikleri, demokrasiye sahip çıktıkları gündür. Milletimize, istiklalimize bayrağımıza, devletimize ve Meclisimize yönelik bir saldırıda nasıl bir araya geldiğimizi, kenetlenebildiğimizi bütün dünyaya gösterdik. Bugün bir milattır. Gece boyunca sergilenen bugün burada sergilenen dayanışma inanıyorum ki yeni bir sürecin de başlangıcıdır. Bu ruhla biz terörü de yeneriz, yaralarımızı da sararız. Bu birliktelik ruhuyla, Allah'ın izniyle Türkiye'yi Gazi Mustafa Kemal'in işaret ettiği muassır medeniyetler seviyesine de çıkartırız.Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak Meclisimizde bugün oluşan birliktelik ruhuna sımsıkı sahip çıkacağımızın sözünü milletimin huzurunda veriyorum.
15 TEMMUZ DEMOKRASİ BAYRAMI
Vatan Caddesi'nde, Kızılay Meydanı'nda, havaalanlarında, 81 vilayetin her köşesinde AK Partililer, CHP'liler, HDP'liler, MHP'liler el ele verdiler, tek ortak eylem yaptılar. 'Milletin bu mesajını anladık' dediler. İhanet ve terör karşısında sarsılmaz birliktelik içerisinde olma talimatını biz milletimizden aldık. Bu tarihi dayanışmayı geleceğe de taşıyacağız. Diyorum ki inadına demokrasi, inadına milli irade, inadına barış, inadına kardeşlik. Millete darbe yapmaya kalkanlar darbe yemiştir. 15 Temmuz artık demokrasi nöbetinin tutulduğu gündür. Demokrasi Bayramı günüdür.
