Maçın özeti; Eh işte | ERMAN TOROĞLU Maç başlıyor, Beşiktaş daha iyi oynar gözüküyor ama iki net gol pozisyonunu yakalayan Sivasspor, birini gol yapıyor. Bu arada bir yan top Beşiktaş da golü yapıyor. Sivasspor mücadele ediyor görünüyor ama ikinci yarı maça baktığınızda 'Bu maçı ne Beşiktaş alır, ne Sivasspor alır. Atılacak bir gol değiştirir' diyorsunuz. İşte o atılacak bir golü Burak atıyor. Sivasspor iyi oynadı mı? Eh işte… Peki Beşiktaş iyi oynadı mı? Burak'ın son dakikalarda attığı çok güzel frikik golü neticeyi değiştirdi. Tamam Burak Yılmaz'ın vuruşu çok güzel, top da iyi yere gitti. Peki bu şutta kaleci hareketlense, direğe doğru hamle yapsa, o topu sağ koluyla dışarı atabilir miydi? Bunu yapabilirdi ama seyretti. Beşiktaş çok şeyi kaybedebileceği bir maçta çok şey kazanarak İstanbul'a dönüyor. Bakınız... Bir de şu var; Dakika olmuş 90... Sivasspor golü yemiş, 5 dakika uzatma var. Sivasspor Teknik Direktörü Hakan Keleş oyuncu değiştiriyor. Takımın 70'ten sonra yorulduğunu görmedin mi? Bir takım boş topların tamamını rakibine veriyorsa bunun tek gerekçesi vardır. Yorgunluk... Yorgun olmasan, oyundan düşmesen o topları rakibe vermezsin. Sen bunu erken göremez, 90'dan sonra da oyuncu değiştirirsen bu rakibe yarar. Vakit geçirmiş olursun, sana hiçbir faydası olmaz. Eh o kadar acemilik olacak. Daha işin başında. Bu şunu gösteriyor; bir teknik adam oyunun akışına kendini kaptırmayacak. Oyunun içinde olacaksın ama seyretmeyeceksin, duruma el koyacaksın. Akıntıya kapılıp gitmeyeceksin. Maçta iki takımın beklediği iki penaltı pozisyonu var. Bana göre ikisi de gri bile değil... Ancak Krallar böyle vurur | TURGAY DEMİR Beşiktaş çok zorlu bir deplasmanda alnının akıyla kazanarak Şampiyonlar Ligi iddiasını güçlendirirken, lig şampiyonluğuna da göz kırptı. Kelimenin tam anlamıyla bıçak sırtı bir maçtı. Beşiktaş elindeki en iyilerle bir 11 sahaya sürmüş kenarda hamle oyuncusu olarak sadece Oğuzhan ve Güven'le tecrübesiz gençler kalmıştı. Ne yapacaksa sahadaki 11 yapacaktı. Sivasspor çok iyi kapanıp, fırsat bulduğunda da etkili kontrataklar yaparak zorlu bir rakip olduğunu ortaya koydu. Gerçi Burak Yılmaz'a yapılan penaltı verilmiş olsa maçın hikayesi çok erkenden değişebilirdi ama Mete Kalkavan inanmadı. Maçın genelinde daha çok topla oynayan Beşiktaş pozisyon üstünlüğüne de sahipti. Buna rağmen ilk etkili kontratakta Lens rakibini düşürmek yerine refakat edince beraberlik golü geldi. İkinci yarı tamamen Beşiktaş baskısı altında oynanırken yorulan Sivas da hatalar yapmaya başladı. Burak Yılmaz'ın önüne düşen topu kalecinin biraz da tesadüfen ayaklarıyla kurtarması maçın kırılma anı olacak derken, son dakikada Kral gerçek yüzünü bir kez daha gösterdi. Yaklaşık 30 metreden kazanılan frikikte topun başına inançlı bir şekilde geçen Burak Yılmaz öyle bir vuruş yaptı ki, kalenin üst köşesinde ne örümcek ağı kaldı, ne de başka bir şey. Belki de sezonun en kritik golünü attı Burak Yılmaz. Gitti denilen Şampiyonlar Ligi'ni, belki de şampiyonluğu geri getirdi. Tebrikler Kral. Ayağına, yüreğine sağlık. Darısı kalan beş haftadaki rakiplerin başına... 9. harika Burak | SİNAN VARDAR Beşiktaş dün Sivasspor karşısında sadece 3 puanlık bir maça çıkmadı. Puanlarla tarif edilemeyecek bir sezonun en önemli karşılaşmasında galibiyet aradı ve Burak Yılmaz'ın maçın son anlarında attığı golle zirve yarışında 'Ben de varım' dedi. Bir kere daha yazayım; kendini transfer sihirbazı zannedenler; geçen sezon Şenol Güneş'i dinleyip Burak Yılmaz'ı transfer etselerdi Beşiktaş bugün üst üste 4. şampiyonluğunu kutluyordu. Maça dönersek... İlk 25 dakikada hırslı ve istekli futboluyla dikkat çeken bir Beşiktaş vardı. Üstelik Vida'nın hazırlanış bakımından keyif verici golünden ayrı olarak hakem Mete Kalkavan ve VAR arkadaşlarının görmezden geldiği bir de penaltısı güme gitti Beşiktaş'ın... Gökhan Gönül sahanın yıldızıydı. Ljajic ve Burak Yılmaz takım arkadaşlarını ateşledi. Siyahbeyazlı takım tıkır tıkır işliyordu. Her şey iyi giderken, '3 puan Beşiktaş'ın' derken ilk devrenin sonlarında; önce Medel gereksiz agresif hareketlerle tansiyonu yükseltti. Ardından da Lens ve Karius'un alışılmış hataları Sivasspor'a golü getirdi. Teknik direktör Şenol Güneş, 10 kişi kalma riskine karşı ikinci yarıya Medel-Necip değişikliğiyle başladı. Lens demişken... Boşverin kariyerini, Fenerbahçe'den gelişini! Altyapıdan sağ bek kardeşimiz oynasın çok daha iyi olur... İkinci yarıda Beşiktaş rakibi karşısında daha baskılı gözükmesine rağmen pozisyon üretmekte zorlandı. Dorukhan takıma dinamizm kazandırmaya çalışırken, Necip de sıfır hatayla oynadı. Beşiktaş, Sivas gibi zor deplasmandan bileğinin hakkıyla 3 puanı aldı. Maçın skorunu Burak Yılmaz'ın harika golü belirledi. Eh, adam boşuna 'Kral' değil... Sezon başında gelseydi Beşiktaş şampiyondu | MURAT ÖZBOSTAN Şenol Güneş'in milli takım kararı sonrası seri galibiyetler alan ve ligin en çok ikili mücadele kazanan takımı Çaykur Rize'ye deplasmanda 7 gol atan Beşiktaş, lideri de devirip ikinciliği hatta şampiyonluğu son haftaya kadar kovalayacağını göstermişti. Dün orta sahası geçilmez bir Sivas buldular. İkinci yarıda Atiba'nın önde oynayan arkadaşlarına 'Yaklaşın, mesafeyi kapatın' işareti aslında gecenin bir özetiydi. Dorukhan ve Atiba rakiple savaşmaktan öne top atmaya fırsat bulamadılar. Kagawa ortalıkta yoktu. Lens bildiğiniz gibi kötü. Bütün yük iki ismin üzerine kaldı: Adem ve Burak Yılmaz… Sivas'ta Diabate mükemmel bir gole imza attı. Bu gol ciddi manada Beşiktaş'ın dengesini devre biterken bozdu.. Böyle kritik anlarda kritik kurtarışlar yapacağı bir kalecisi de olmadığı için Beşiktaş topu 45'te kalesinde gördü. Maça sol bekte başlayan Medel gördüğü sarı kartın üzerine bir de sakin kalamayınca, Şenol Güneş risk almadı ve ikinci yarıda Necip'e forma verdi. Medel iyi futbolcu ama hep sinirli ve dengesiz.. Mete Kalkavan onu atabilirdi.. İyi yırttı.. Aslında Sivas'ta Beşiktaş'ın en çok aradığı isim ortalarıyla Quaresma oldu.. Futbol olarak Sivas'ın gerisinde kaldı ama büyük takımların büyük yıldızları vardı.. Beşiktaş'ta da bir Kral vardı.. Nefis bir frikik golü attı.. Sanırım bütün Beşiktaşlılar aynı şeyi düşünüyor artık. Bu Burak sezon başında transfer edilseydi Beşiktaş'ın kaç artı puanı olurdu! Şampiyonluk yarışına devam | FATİH DOĞAN Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi hatta şampiyonluk yarışı rezervasyonunu dün attığı kritik ve güzel golle Sivas'ta Burak yaptı. Maçın görüntüsü pek iyi değildi. Şenol Güneş'in sürprizi, Kagawa ile Ljajic'i birlikte sahaya sürmesiydi. İki yetenekli ayağı aynı anda sahada görmek isteyen yüzbinlerin olduğu bir gerçek. Ancak sürpriz nitelendirmemizin iki nedeni vardı. Birincisi, puana şiddetle ihtiyacı olan Sivas'ın evindeki oyun yapısı. İkincisi, sol bekte cezalı Caner ve 'finansal sakat' Adriano'nun yokluğunda Medel'in oynayacak olmasının oluşturduğu zafiyet. Medel'e yardım edecek o kanadı enerjisiyle dolduracak Güven'in daha mantıklı olacağını düşünmüştük. Güneş kapanan rakip defansı orta sahadan çözmeyi planlamış olacak ki tercihini iki yıldızı aynı anda oynatmaktan yana kullandı. Ancak Beşiktaş'ın solu zayıf kaldı. Hakan Keleş'in takımı Douglas ve Diabate ile Medel'in üzerine çalıştı. Solda anlamsız bir gerginlikle oynayan Medel'i, Şenol hoca oyundan almasa takım son 50 dakikayı 10 kişi oynardı. Hatta Diabate'nin golü hem Medel hem Lens için kötü bir hatıra olacak kadar kötüydü. 67'de Kagawa'nın yerine oyuna giren Güven, koşularıyla hem sol bek Necip'i hem de Burak'ı rahatlattı. Devre arasında kafasına çakmak atılan Burak, Kagawa ve Ljajic'ten alamadığı, bulamadığı fırsatı frikikte buldu. Atiba, Vida, Gökhan ve Dorukhan'ın kalburüstü mücadelesini bir kenara koyuyorum. Burak attığı golle Beşiktaş'ı Şampiyonlar Ligi ve hatta şampiyonluk yarışına ortak etti.