Gençlerbirliği'nin takım presinin çok yetersiz olduğunu bildiğimden oyunun genelde nasıl şekilleneceği belliydi. Galatasaray ilk dakikadan itibaren oyunu karşı alana yıktı, çok rahat pas yaparak üçüncü bölgeye çok adamla geldiler ama yine üretkenlik sıkıntısı vardı.
Halil'in devre sonundaki 18 dışından güzel golüne kadar aklımda kalan tek pozisyon, Babel'in arka direkte bomboş kaçırdığı kafa vuruşuydu.
G.Birliği iyi yerleşimli bir takım savunması uyguladı. Ama aşırı risk alacağını bildikleri Galatasaray karşısında planladıkları geniş alan kontrataklarının hepsini berbat etmek için adeta uğraştılar. İkinci yarının başında Emre Akbaba'nın kaliteli ayak içi vuruşu ile gelen ikinci golle maç bitti, G.Birliği tamamen dağıldı.