Yeni Yattara

Trabzonspor, tahrip gücü yüksek bir futbolla başladı derbiye.
Stresten uzak, ne yaptığını bilen bir takım vardı sahada. Golü de erken bulunca, tribünlerin şahlanışı, Trabzonspor için de sahada TSunami etkisi gösterdi ve goller art arda geldi.
Nwakaeme için geçen hafta A Spor'da 'Yeni Yattara' demiştim.
Trabzonspor, muhteşem futbolu ile daha ilk maçında taraftarların gönlünde taht kuran yeni Yattara'sını dün karşısında vizyona soktu.

Trabzonspor, Galatasaray karşısında pas oyununu çok iyi oynadı. Orta alanda kaptığı her topla hücuma çok hızlı çıktı. Saha içi yardımlaşma da üst düzeyde idi.
Sosa ve Onazi, defansın önünde bir dalgakıran gibiydi.
Galatasaray'ın üçüncü bölgeye geçmesine izin vermedi.
Rodellega hep oyunun içinde.
Ofsayta düşmüyor, arkadaşları ile uyumu da mükemmel. İlk yarıda Belhanda'nın da kırmızı kart görmesiyle Trabzonspor oyunu tek kaleye çevirdi.
Bordo-mavililer final paslarında biraz daha dikkatli olabilselerdi ilk yarıda tarihi farkı yakalayabilirlerdi.

Galatasaray'a gelirsek ilk yarıda pozisyona girmekte çok zorlandılar, Emre Akbaba vasatın da altında bir mücadele ortaya koydu.
Muslera da çok formsuzdu.
Onyekuru, Eren Derdiyok, Sinan topla buluşmakta zorlandı.
Çünkü Fırtına, şok presle rakibine topla oynama fırsatı vermedi. Şenol Güneş Spor Kompleksindeki tribün atmosferi ise muhteşem ötesiydi.
Helal olsun Trabzonspor taraftarına.
Ünal Karaman dersine çok iyi çalışmış. Bu galibiyet Trabzonspor'a müthiş bir öz güven kazandırır.

Gel de geçen hafta Mete Kalkavan'ın hatası yüzünden kaybedilen 2 puanı gündeme getirme!
Galatasaray'ın dünkü kötü futbolu beni şaşırttı.
Bu kötü futbolu, Trabzonspor'un şahlanışına bağlayabiliriz...
Ama bu derbiyi kazanmakla iş bitmiyor.
Trabzonspor'un seri galibiyetlere ve istikrarlı futbola ihtiyacı var.
Bordo-mavililer, son yıllardaki en rahat derbisini oynadı.