Kıyak ve kırkayak

Tam da kafayı kaldırıp puan sıralamasında yine tehdit unsuru olduğunda antipatiklik(!) elbisesi üzerine zorla giydirilen Trabzonspor.
Ne zamanki puan sıralamasında artık herhangi bir tehdit unsuru olmadığı anlaşıldığında sevgi pıtırcıklarının övgülerine mazhar oluveren sempatik(!) Trabzonspor.
İstisnasız ikisi arasında rol biçilen Trabzonspor. Nedir efendim kıyak geçiliyormuş. Bakalım ne olmuş da medyada ufaktan ufaktan kıyak söylemleri yer bulmaya başlamış?
Trabzonspor'un geçen sezonun arasında yaşadığı bir olumsuz durum vardı?
Hatırlar mısınız?
Hani adına transfer yasağı denilen.
Hah işte o hadiseyi yaşayan Trabzonspor, tüm olumsuzluklara rağmen canhıraş kadroyu küçültme, kriterlere uyma yoluna gitti.
Rakipleri ise daha da alma, borçlanma!
Bir yarı sezonun büyük bölümünde de en önemli oyuncularından yoksun çıktı sahaya Trabzonspor.
Ve sezonu da gönüllerde güzel bir yerde bitirdi, unutmuş olamazsınız.
Sempatikti yine değil mi?
Puan sıralamasında da istenen yerin üstüne zaten çıkmamıştı.

Ama futbolu tehlikeliydi size göre.
Sezon içinde paket edilemeyecek kadar zor ve önemli bir rakip oldu yine. Şota, yani ülkeye gelmiş en zeki yabancı şöyle demişti ya hani yine klasik bir maç sonrasında;
"Daha o kadar iyi olmadık, korkmasınlar." Hah işte aynen öyle. Yapılandırma hakkı her borçlu kulübe verilmiş iken; bu disipline geçtiğimiz aralık ayından itirabaren zorunlu uyan takıma, ödemelerini dengeleyen takıma, Avrupa kupalarından men edilmeedilmeme arefesinde bir takıma ilk yapılandırma hakkının tanınması mı kıyak?
Borcu veren kurum seni incelerken senin önce ödeme kabiliyetine, elindekilere bir bakar şöyle.
Bilinçaltınız kırkayak dolu, o yüzden her şeyi kıyak sanmanız!
Otomatiğe bağlanmanız ondan.
Sizi iyi tanıyoruz artık. Anlıyoruz da. Trabzonspor geliyor çünkü.
Farkındasınız!