Fransa Hentbol Ligi'nde (LNH) oynayan ilk Türk hentbolcu olan Can Çelebi, Fransa'daki terör saldırıları sonrasında halkın yabancılara karşı ön yargısının arttığını ve bu nedenle saldırıların arttığı dönemde sakallarını kesmek zorunda kaldığını söyledi.
Can Çelebi, yaptığı açıklamada, terör olaylarının Fransa'da sosyal yaşamı olumsuz etkilediğini belirterek, "Fransızlar normalde de yabancıları biraz zor kabul eden insanlar. Akdeniz insanındaki sıcakkanlılık onlarda pek yok. Bu nedenle Fransa'da kendini kabul ettirme süresi biraz uzun oluyor. Terör olayları sonrası bu süre zirveye çıktı." dedi.
Sokaklarda silahlı askerlerin dolaşmaya başladığını anlatan Can, "Bu çok değişik bir olay. Eskiden tıklım tıklım dolu olan Eyfel Kulesi ve müzeler boş kaldı. Şaşırtıcı ve ürkütücü bir durum. Ben de mesela Fransa'da sakalımı kesmek zorunda kaldım. 'Neden kestin?' derseniz, çünkü Fransızlar sakallı her kişiyi terörist gibi görmeye başladı. Kötü bir durum ile karşılaşacağımı tabii ki hiç düşünmedim ama kendimi rahatlatacak bir tedbir olarak sakallarımı kestim." diye konuştu.
Fransa'nın Chartres Metropole 28 Handball takımında geçirdiği sezonu değerlendiren Can Çelebi, Avrupa'nın en önemli iki liginden birinde oynadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bu ligde oynayan ilk Türk olmak benim için heyecan verici bir serüven. Takımım lige yeni çıkan bir kulüptü, hedeflerimiz örtüşünce transfer oldum. İlk yarı sakatlığım sebebiyle şanssız geçti. Beş maça çıkabildim. İkinci yarıda ise çok iyi bir sezon geçirdim. Yüzde 61'lik gol-şut oranı yakaladım. Bu oynadığım bölgeye göre çok ciddi bir oran. Fransız hayranlarım oluştu. Oynadığım maçlara Türk bayraklarıyla geliyorlar. Deplasmanda bile yanımda oluyorlar. Bir Fransızın bunu yapması beni inanılmaz gururlandırıyor. Türkler de sağ olsun beni hiçbir maçta yalnız bırakmadı."
"Türkiye'deki bütçeler Fransa 2. Ligi düzeyinde"
Fransa Ligi'nin, Türkiye'den çok ileride bulunduğunu aktaran Can Çelebi, şöyle devam etti:
"Fransa'da hentbola ilgi çok büyük. Maçlarımız hep dolu tribünler önünde oynanıyor. Bilet fiyatları yaklaşık 100 liradan başlıyor. Bazen kendi oynadığım maçlarda, misafirlerim için bile bilet bulamıyorum. Çok disiplinli bir organizasyona sahipler. Her kulübün 20'nin üzerinde sponsoru bulunuyor. Şöyle düşünün ULEB Avrupa Kupası'nda şampiyon olan Galatasaray Erkek Basketbol Takımı'nın bütçesinin bile 3,5-4 milyon avro arasında olduğu söyleniyor. Fransız ekibi Paris Saint Germain'in hentbol takımının bütçesi 20 milyon avro civarında. Ligdeki takımların ortalama bütçesi de 6-7 milyon avro. Yani Türkiye'deki bütçelerden onlarca kat fazla. Türkiye'deki bütçeler, Fransa 2. Ligi düzeyinde."
Ankara'da 10 yaşında başladığı hentbol kariyerinde, emin adımlarla ilerlediğini dile getiren milli sporcu, "Türkiye Ligi'nde profesyonel hentbol oynamak bir adımdı. Avrupa'da oynama hedefi koyduğumda önümde bir idol yoktu. Yalnızca çok saygı duyduğum ve Türkiye'nin yetiştirdiği en yetenekli kadın hentbolcu olan Yeliz Özer, yurt dışında oynamış ve büyük başarılar kazanmıştı. Onun dışında kalıcı bir isim olmadı. Hırvatistan'a transfer olarak Avrupa hedefimi de gerçekleştirdim. Bu çok büyük vizyon kazandırdı. Ardından Avrupa'nın en önemli iki liginden biri olan Fransa'da oynamak da bir adımdı. Şimdi ise çok daha iyi bir takımda oynamak istiyorum. Bu da benim için çok uzak görünmüyor." ifadelerini kullandı.
"Şampiyonlar Ligi kupasını kazanmak istiyorum"
Kariyerindeki en büyük hedefinin Şampiyonlar Ligi kupasını kaldırmak olduğunu dile getiren Can Çelebi, "Sadece finalde oynamak değil, Şampiyonlar Ligi kupasını kazanmak istiyorum. Şampiyonlar Ligi müthiş bir organizasyon. Her sene farklı bir yerde oluyor ama 3-4 yıldır Almanya'nın Köln şehrinde düzenleniyor. 25 bin kişilik salonda maçlar oynanıyor ve tüm biletler bir gün içinde bitiyor. Gelecek sene oynanacak maçların biletlerinin bile yüzde 80'i satılmış durumda. 'Kendimi kanıtladım, Fransa'da rahatım, kariyerime devam ederim' demiyorum. Hep daha üstlere ulaşmak istiyorum." değerlendirmesinde bulundu.
"Türk sporcusuna Avrupa'da profesyonellik açısından bir ön yargı var" diyen milli hentbolcu, "İnsanların ön yargısını kırmak belirli bir dönemi alıyor. Sana Katar'dan ya da İran'dan bir sporcu gelmiş gözüyle bakıyorlar. Daha sonra kumaşın kaliteli olduğunu anlayınca bakışları değişiyor, saygı göstermeye başlıyorlar. Ben bu ligde oynayarak, benden sonra gelecek sporculara çok büyük bir kapıyı araladığımı düşünüyorum. Avrupa'da oynayan oyuncularımızın en çok dikkat etmesi gereken konu duruşları. Spor çok önemli ama karakterimizle bir ülkeyi temsil ediyoruz." şeklinde konuştu.
