Ünal Aysal hakim karşısında

İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 28. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya 6 aydan 2 yıla kadar hapsi istenen Ünal Aysal katılırken, şikayetçi Fatih Terim katılmadı. Fatih Terim'i duruşmada avukatı Rezan Epözdemir temsil etti.

KİMLİK TESPİTİ YAPILDI

Kimlik tespiti yapılan Ünal Belçika'da yaşadığını, evli ve 3 çocuğu olduğunu belirtti. Hukuk Fakültesi mezunu ve işadamı olduğunu ifade eden Aysal, aylık gelirinin ise ortalama 40 bin TL olduğunu söyledi.

"BEN KESİNLİKLE RASİM OZAN KÜTAHYALI'YLA MESAJLAŞMADIM"

Mahkemeye yazılı savunmasını da sunan Aysal, ifadesinde suçlamaları reddetti. Aysal, "Ben kesinlikle Rasim Ozan Kütahyalı'yla mesajlaşmadım. Bu konuyla hiçbir ilgim yok. Mesajlar (Fatih Terim ile aramızdaki mesajlaşma) medyada nasıl çıktı bilmiyorum. Söz konusu mesajlar doğrudur ve dostane mesajlardır" dedi.

"FATİH TERİM AÇISINDAN ANLAMI YOKTUR"

Aysal savunmasında, "İddianamede suç tarihi olarak belirtilen tarihte Galatasaray Spor Klübü başkanı olarak görev yapıyordum. Müşteki Fatih Terim de Galasaray teknik direktörüydü. O dönemde Fatih Terim'in teknik direktörülükten ayrılma sebebi, nedenleri televizyonlarda yapılan programlarda tartışılıyordu. Ben de bu tip spor programlarını incelememeyi prensip haline getirdiğim için Fatih Terim ile yapmış olduğum telefon mesajlarının televizyonda Rasim Ozan Kütahyalı tarafından yayınlandığını sonradan öğrendim. Mesajların içeriği değerlendirilecek olursa, Fatih Terim ile aramızda hakaret içeren bir konuşma olmadığı, günlük tamamen dostane konuşmalar içerdiği görülecektir. Bu tip konuşmaları yayınlatmamın, söylememin benim ve Fatih Terim açısından hiçbir anlamı yoktur " diye konuştu.

HAKİM: BİR KÖSTEBEK Mİ, AJAN MI VAR?

Hakim'in, "Bir köstebek mi, ajan mı var, telefonunuz bir başkasının eline geçmiş olabilir mi?" sorusuna Aysal, "O programda konuşmacılar arasında tartışma oldu. Ve bir konuşmacı haklılığını ispat etmek adına bu mesajları televizyonda yayında gösterdi. Kütahyalı ile mesajlaşmadım. Bu mesajları kesinlikle kendisine ben göndermedim. Tabii ki kanalda izlendikten sonra bu mesajlar nasıl oldu da Kütahyalı'nın eline geçti diye düşündüm" diyerek sözlerine şöyle devam etti: "Toplantılara girerken biz telefonları yanımıza almıyoruz. Belki masamın üzerine bıraktığımda benden habersiz birileri telefona girip mesajların fotoğrafını çekmiş olabilir. Veya ben yönetim kurulundaki arkadaşlara Fatih Terim ile mesajlaştığımı benim telefonlarıma çıkmadığını söylemiştim. Onlardan biri söylemiş olabilir. Ben yayınlanan mesajları inkar etmiyorum. Fatih Terim ile aramızda yaptığımız dostane yazışmalardır" ifadelerini kullandı.

FATİH TERİM'İN AVUKATI '5' SORU SORDU

Fatih Terim'i avukatı Rezan Epözdemir ise duruşmada sanık Ünsal Aysal'a '5' soru yöneltti. Avukat Epözdemir, "Söz konusu mesajlar medyada yayınlanmasının ardından savcılığa başvurdunuz mu?" sorusuna Aysal şu cevabı verdi: "Ben bu mesajların yayınlandığını ertesi gün gazetelerden öğrendim. Mesajların içeriğinde kimseyi rahatsız edici bir söz, nezaket kuralları dışında bir yazışma olmadığı için şikayetçi olmadım."

"TELEFONUM ÇALINMADI"

"Telefonunuz kaybolduğuna ve çalındığına ilişkin bir savcılığa bir şikayetiniz var mıdır?" sorusuna Aysal, "Telefonum çalınmadı ve kaybolmadı bu nedenle şikayetçi olmadım" diye cevap verdi.

AVUKATLAR ARALARINDA TARTIŞTI

Avukat Epözdemir, "Derin Futbol" isimli spor programda Galatasaray Spor Klubüne karşı manifesto yayınlanarak, 'Bu mesajların kimin verdiğini söyleyin, eğer söylemezseniz biz biliyoruz. Bu isimleri yayınlayacağız' dediler. Bu yayınla ilgil bir girişimde bulundunuz mu?" sordu. Ünal aysal'ın avukatları bu soruya itiraz etti. İtiraz üzerine Aysal ve Terim'in avukatları arasında tartışma çıktı. Aysal'ın avukatı söz alarak, "Bu soruyu kabul etmiyoruz. Tanıklar hazırlık aşamasında mesajları verenin kim olduğunu bilmediklerini, reyting uğruna bu tip açıklamalarda bulunduklarını söylemişlerdir" diye konuştu. Söz alan Aysal da , "Bu tip programları takip etmiyorum. Böyle bir manifestodan haberim yoktur, işlem yapmadım" dedi.

"KAPATMAK SÖZCÜĞÜNÜ SESİNİ KAPATMAK ANLAMINDA KULLANDIM"

Avukat Epözdemir, Aysal'ın duruşmadaki ve soruşturmadaki beyanları arasında çelişki olduğunu belirterek," Hazırlık aşamasında telefonunu kapatıp toplantıya girdiğini , duruşmadaki ifadesinde ise telefonunu sessize aldığını ve toplantıya götürmediğini söylemiştir. Çelişkinin giderilmesini istiyoruz" dedi. Söz alan Aysal da "Kapatmak sözcüğünü sesini kapatmak anlamında kullandım" dedi.

"GÜNDE EN AZ 100 KONUŞMA İSTEĞİ GELİR"

"Eğer telefonunu kapatıyorsa, telefonunun şifresini bilen var mıdır?" şeklindeki soruya Aysal şu cevabı verdi: O dönemde şifresizdi. Günde en az 100 konuşma isteği gelir. Aynı şekilde ben de aramada bulunuyorum. Şifre ile işlem yapmak mümkün değildir. Kaldı ki Galatasaray Klubü ile ilgili görüşmeler açıktır, gizli konuşma yapmayız herkes ne konuşulduğunu bilir." Aysal'ın yurdışında yaşıyor olması nedeniyle duruşmalardan vareste tutulmasına karar veren mahkeme, duruşmayı Nisan ayına erteledi. 6 Şubat'ta görülen duruşmada Ünal Aysal ve spor yorumcusu Rasim Ozan Kütahyalı hakkında, "zorla getirilme" kararı çıkmıştı.

İDDİANAME

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede Teknik Direktör Fatih Terim ile aralarında yaptıkları mesajlaşmaların basında yayınlanmasına neden olduğu iddiasıyla Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal hakkında "haberleşmenin gizliliği ihlal" suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapis, bu mesajları 30 Eylül 2013 tarihinde televizyon programında yayınlayan Rasim Ozan Kütahyalı hakkında da "hakaret ve haberleşmenin gizliliğini ihlal" suçundan 1 yıldan 6 yıl 8 aya kadar hapis cezası talep ediliyor.