Başarının sırrı planlama!

Litvanya'da düzenlenen Avrupa Basketbol Şampiyonası'nda, üst üste 2. kez Avrupa şampiyonu olan İspanya, son yıllardaki benzersiz sportif başarılarına bir yenisini ekledi.

Son 5 yılda erkeklerde İspanya'nın milli futbol takımının bir dünya, bir Avrupa şampiyonluğu, basketbol takımının bir dünya, iki Avrupa şampiyonluğu bulunuyor.
Başarısını takım sporları dışına da taşıyan ve çok başarılı tenisçiler, bisikletçiler, Formula 1 pilotları ve motosikletçiler çıkaran İspanya'nın başarısının temelinde ''planlama'' ve 1992 Barcelona Olimpiyatları yatıyor.
1992 BARCELONA
Barcelona'da 1992'de düzenlenen olimpiyatlar, ilk kez bu en büyük spor organizasyonuna evsahipliği yapan İspanya'nın sportif başarısı açısından dönüm noktası oldu.
İspanya, Barcelona'daki olimpiyatlar için yeni planlar ve programlar hazırladı. Bu programların en önemlisi olan ADO 92 programı İspanyol atletlerin tarihi bir başarıya imza atmasını sağladı. Olimpik Sporlar Birliği programı olan ADO 92, 1988'de hayata geçirildi.
Program çerçevesinde İspanyol spor tarihinde ilk kez özel sponsorlarla anlaşıldı ve olimpiyatlara katılımda maddi engellerin aşılması çok kolay hale getirildi. ADO 92, sponsorlardan gelen parayla her federasyon için ekonomik ek kaynak yarattı.
İspanya, 1992 Olimpiyatlarına 28 dalda katıldı ve 28 dal için ayrı sponsorlarla anlaşma imzalandı, ancak sponsorlara maddi destek verme fikrinin çekici hale getirilmesi gerekiyordu ve bu aşamada devreye İspanya Radyo ve Televizyon Kurumu (TVE) sokuldu.
TVE, yapılan özel anlaşma gereğince İspanyol spor federasyonlarına sponsor olan firmalara reklamda özel indirimler sağladı ve gereken sponsorlar kısa sürede bulundu. Bunun dışında hükümet de olimpiyat için maddi destek sağladı.
SPORTİF YAPININ GÜÇLENDİRİLMESİ
Daha sonra ADO 92 programı çerçevesinde sportif yapının güçlendirilmesine başlandı. İspanya açısından sorun, yıllık bütçenin sponsorlar aracılığıyla artırılıp federasyonlara aktarılması değil, bu kaynakların her branşta en iyi atletlerin yetiştirilmesine yöneltilmesiydi.
Olimpiyat komitesi, federasyon yetkilileriyle eksiklerin belirlenmesi için çalışmalar yapıldı. ADO 92, çerçevesinde sporculara ihtiyaçları için yıllık yardımda bulunulmasına karar verildi. Altyapı ve tesisleşmede eksikler belirlenerek çok sayıda tesis inşa edildi. Her dalda en gelişmiş tekniklerin kullanılması sağlandı. En iyi teknik adam ve antrenörlerle anlaşmak için çaba harcandı. İspanya'da ve yurt dışındaki müsabakalara katılan sporculara maddi yardımda bulunuldu.
ADO 92 çerçevesinde, 1989'da 900 sporcuya maddi destek sağlandı. Yıllık testlerin ardından 268 sporcu belirlendi ve İspanya bu sporcularla Barcelona Olimpiyatlarına katıldı.
İspanya tüm bu çalışma ve yatırımın karşılığını olimpiyatlarda aldı. Daha önceki olimpiyat oyunlarında toplam 4 altın, 12 gümüş ve 10 bronz olmak üzere toplam 26 madalya kazanan İspanyol sporcular, 1992'de 13 altın, 7 gümüş ve 2 bronz olmak üzere toplam 22 madalya kazanarak inanılmaz bir başarı sergiledi. Paralimpik oyunlarında büyük başarı gösteren İspanyol sporcular da, 34'ü altın 107 madalya kazandı.
İspanyollar, Barcelona Olimpiyatlarında 12 farklı dalda (atletizm, boks, bisiklet, futbol, cimnastik, çim hokeyi, judo, yüzme, su topu, tenis, okçuluk ve yelken) madalya elde etti.
İspanya, ADO sistemini olimpiyatlardan sonra da sürdürdü ve orta-uzun vadeli amaçlara sahip, kamu ve özel sektöre ait kaynakların maddi desteğine dayanan bu planın uygulanması devam etti.
İspanyol hükümetinin desteklediği ADO planı, yıllar içinde liseler, üniversiteler ve kamu kurumlarına da yayıldı. Özellikle lise ve üniversitelerde spor eğitimine yatırım yapıldı. Şu an büyük başarılar kazanan sporcuların oluşturduğu nesil, daha iyi beslenmeyle, mükemmel spor tesislerinden faydalanarak bu hale geldi.
Program çerçevesinde sporcular için özel beslenme programları oluşturuldu ve bunun sonucunda daha uzun boylu ve güçlü sporcular yetiştirildi.
Kısa vadeli planların yerini uzun vadeli planların almasıyla yakalanan sportif başarı, 20 yıllık bir planlamanın ürünü oldu.
GENÇLERE YATIRIM
ADO, özellikle genç sporcuları destekliyor. Gençlere yapılan bu yatırım sayesinde takım sporlarında aynı sporcular yıllarca birlikte oynama şansı elde ediyor ve birbirlerini daha yakından tanıyorlar.
İspanya'nın şampiyonluklara ambargo koyan futbol ve basketbol takımları birkaç yıldır aynı oyunculardan oluşuyor ve bu oyuncular takım olarak nasıl oynayacaklarını iyi biliyor.
Bu oyuncuların büyük bölümü iş arkadaşı olmaktan çıkarak dost haline geliyor ve takımda iyi bir kimyanın oluşturulması başarıyı getiriyor.
FUTBOL VE ANTRENÖRLER
Milli futbol takımı 2010 Dünya Kupası ve 2008 Avrupa Futbol Şampiyonasında şampiyon olan İspanya'nın futboldaki başarıları bunlarla sınırlı değil.
Erkeklerde UEFA Avrupa 19 Yaş Altı Futbol Şampiyonasında son 10 yılda 5 kez şampiyon olan İspanya, Avrupa 17 Yaş Altı Futbol Şampiyonasında da son 5 yılda 2 şampiyonluk 1 ikincilik kazandı.
İspanyollar bayanlarda da 17 Yaş Altı Dünya Şampiyonasını 2010 ve 2011'de üst üste 2 yıl kazanmayı başardı.
Bu büyük başarıya sağlayan ilk neden olarak, eğitim, planlama ve çalışma sayesinde çok yetenekli bir neslin çıkması gösteriliyor.
İspanya Birinci Futbol Ligi'nde forma giyen futbolcuların yüzde 77'si İspanya vatandaşı. Bu oran diğer Avrupa ülkelerinde bu kadar yüksek değil. Örneğin İngiltere Premier League'deki futbolcuların sadece yüzde 40'ı İngiltere vatandaşı.
Futbolda oyuncular kadar antrenörlerin eğitimine de önem veren bir ülke haline gelen İspanya, UEFA A ya da Pro lisansına sahip olan antrenör sayısı açısından birinici sırada ve rakipsiz durumda.
Bu lisanslara sahip teknik adamlar, yıllardır gençleri İspanya futbolunun geleneksel özelliklerine göre eğitiyor.
1992'den sonra İspanya milli futbol takımlarının çok güçlendiği ve etkin bir oyun ortaya koyduğu, ilk kez 2010'da kazandıkları dünya kupasındaki başarının sinyalini önceden verdikleri
görülüyor.
BASKETBOL
Basketbolda da son yıllarda önemli başarılar kazanan İspanyollar son olarak Litvanya'da düzenlenen 2011 Avrupa Erkekler Basketbol Şampiyonası'nda geçen hafta sonunda finalde Fransa'yı yenerek şampiyon oldu. Bu şampiyonayı 2009'da da kazanan İspanya, 2006'de Dünya Şampiyonu olarak bu daldaki en büyük başarısına imza atmıştı.
İspanya Basketbol takımı, 2008'de Pekin'de düzenlenen olimpiyatlarda da gümüş madalya kazanmıştı.
Bu başarılarda İspanya'ya, futbolda olduğu gibi basketbolda da genelde aynı oyuncularla oynaması avantaj sağladı. 2006'da dünya şampiyonu olan İspanyol takımında yer alan Pau Gasol, Rudy Fernandez, Juan Carlos Navarro, Jose Calderon, Felipe Reyes ve Marc Gasol, Litvanya'da Avrupa şampiyonu olan takımda da yer aldı.

TENİSTE NADAL VE DİĞERLERİ

İspanyol tenisçiler de son yıllarda büyük gelişme kaydettiler. İspanyol tenisçiler, son 7 yılda 3 kez Davis Kupası şampiyonluğu yaşadı ve şu an ATP Dünya sıralamasında ilk 30'da 5 İspanyol tenisçi bulunuyor.
İspanyol tenisinin en ünlü ismi ise erkeklerde uzun süre 1 numarada kalan şu an 2. sırada bulunan Rafael Nadal. Bugüne kadar 10 grand slam turnuvası kazanan Nadal, 2008 Pekin olimpiyatlarında da altın madalyayı alan isim olmuştu.
Nadal'ın dışında İspanyol Albert Costa ve Juan Carlos Ferrero da son 10 yılda grand-slam kazanan tenisçiler arasına girdi. Son ATP sıralamasında İspanyol David Ferrer 5'inci, Nicolas Almagro 12'inci sırada yer alıyor.
FORMULA'DA ALONSO, MOTORDA LORENZO
Motor sporlarında da son yıllarda çok başarılı olan İspanyollar, bu dallarda da şampiyonlar çıkardı. Formula 1'de İspanyol Fernando Alonso, 2005'te Alman Michael Schumacher'in 5 yıllık egemenliğine son vererek 2 yıl üst üste şampiyon oldu ve dünyanın en iyi pilotlarının arasına girdi.
Bugüne kadar 27 yarış kazanan Alonso, 70 kez ilk 3'e girme başarısı gösterdi.
Moto GP'de son 10 yılda 7 şampiyonluk kazanan İtalyan Valentino Rossi'ye ''dur'' diyen isim yine bir İspanyol oldu.
İspanyol Jorge Lorenzo, geçen yıl Moto GP şampiyonluğunu kazandı. Bir başka İspanyol Dani Pedrosa da Lorenzo'nun ardından 2. sırayı aldı.
İspanyollar son 10 yılda motorsiklet yarışlarında diğer dallarda da şampiyonluklar kazandı.

BİSİKLET

Bisiklette en önemli yarışlar arasındaki Fransa Bisiklet Turu'nu son 6 yılda 5 kez İspanyollar kazandı. 2006'da Oscar Pereiro'nun kazandığı yarışta, 2007, 2009 ve 2010'da Alberto Contador, 2008'de Carlos Sastre birinci oldu.
Contador, 2008 ve 2011'de İtalya Bisiklet Turunda da şampiyon oldu.
HENTBOL
İspanya'nın son 10 yılda imza attığı sportif başarılar arasında erkek Hentbol takımının 2005'teki dünya şampiyonluğu da yer alıyor.
İspanyol kulüplerinin hentbolde Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde son 7 yılda 5 şampiyonluğu bulunuyor.

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.