Son olarak paletli sabit ağırlık serbest dalış kategorisinde 87 metrelik dalışıyla yeni bir dünya rekoru kıran milli sporcu Ulusoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bugüne kadar 2 dünya şampiyonluğu elde ettiğini, 8 dünya rekorunun sahibi olduğunu, ayrıca Türkiye ve Avrupa'da çok sayıda şampiyonluklar kazandığını hatırlattı.
Bugüne kadar elde ettiği başarıların kendisini tatmin etmediğini, bu nedenle çalışmalarını memleketi Çanakkale'de sürdürdüğünü belirten Devrim Cenk Ulusoy, 2012 yılında bugüne kadar ağırlık vermediği branşlara yönelmeyi istediğini kaydetti.
Ulusoy, bu çerçevede temmuz ayında iki yeni branşta dünya rekoru denemeleri yapacağının altını çizerek, ''Bunlar, değişken ağırlık paletli ve değişken ağırlık paletsiz branşları olacak. Birinde 125, diğerinde 95 metre dalarak iki dünya rekoru ile tekrardan Türkiye'nin adını dünya arenasına taşıyacağım'' dedi.
Bu iki branşın rekor denemesinin ilk kez yapılacağını ve kendisiyle başlayacağını ifade eden Ulusoy, ''Zaten en güzel yanı da bu. Ben çalışmalarımı Antalya Kaş'ta yapacağım. Dünya rekoru denemesini de Kaş'ta gerçekleştireceğim. Sonuçta bu tarz dünya rekorlarının kendi evimizde yapılması daha anlamlı. Dünyanın gözünü bize çeviriyoruz'' diye konuştu.
Devrim Cenk Ulusoy, serbest dalışa 2002 yılında başladığını, 4 yıl gibi kısa bir zamanda 2006 yılında Türkiye'ye ilk dünya şampiyonluğunu kazandırdığını ve iki dünya rekorunu kırdığını hatırlattı.
Bunun rastlantı olmadığını gösterme adına daha çok çalışarak ertesi yıl yine dünya şampiyonluğu kazandığını ve bir dünya rekoru daha kırdığını anımsatan Ulusoy, şöyle devam etti:
''Bu son 2 dünya rekoru da kariyerimin 8'inci dünya rekoru oldu. Fakat şunu söylemek istiyorum, bir tane dünya rekoru için nereden bakarsanız bakın 3-5 belki 6 ay gibi bir zamanda çalışılıyor. Çünkü zor derinlikler, eşitlemeleri çok farklı. Biz ise 25 günde üst üste 2 dünya rekoru kırdık. 1 Ekim'de paletsiz ip destekli dikey dalış, 2 Ekim'de de paletli dünya rekorunu kırdık. Yani biz çok güçlüyüz. Federasyon olarak, birey olarak her şekilde çok güçlüyüz. İnanılmaz hazinelerimiz var. Denizlerimiz mükemmel. Bu da bize ayrı bir motivasyon getiriyor. Sonuçta arkada çok büyük sinerji ve güçle siz akıp gidiyorsunuz.''
Ulusoy'un uzun vadedeki hedefi
Devrim Cenk Ulusoy, aktif spor yaşamında çok başarılı olduğunu, kırdığı rekorların da oldukça yüksek derecelerde bulunduğunu vurgulayarak, aktif spor yaşamını da en az 10 yıl daha sürdürmek istediğini dile getirdi.
Spor yaşantısının ardından Türkiye'ye antrenör olarak hizmet etmeyi planladığını vurgulayan Ulusoy, şunları söyledi:
''Gelecekte 200 metrenin altını görerek, çok ciddi bir dünya rekoruyla aktif spor yaşantımı noktalamayı hedefliyorum. Bu 'no limits' dediğimiz bir branş. Makine ile inip, balonla çıkıyorsunuz. Dünyada geçerli olan bir branş. Fakat burada metreler konuşuluyor. Ben bir Türk genci olarak o derinliği görüp, en azından iyi bir şekilde konuşularak sporu bırakmayı hedefliyorum.''
''Basında fazla yer almamak avantajıma oldu''
Ulusoy, 9 yılda 8 dünya, 2 Avrupa rekoru kırmasına ve 2 dünya şampiyonluğu kazanmasına rağmen özellikle basının kendisine yönelik ilgisinin fazla olmadığını savundu.
Ancak, bundan rahatsızlık duymadığını da belirten Devrim Cenk Ulusoy, şunları kaydetti:
''Biraz polyannacılık gibi olacak ama, ben 2009 yılında bu yeni iki dünya rekoru gelene kadar olan 1,5 yıllık süreç içinde bir düşüş yaşadım. Bu süreçte her sporcu çok etkilenebilirdi. Basın karşısında popüler olduğum düşünülürse, o zaman daha kötü olacaktı. Çünkü, basın bu düşüşü irdeleyecekti. Çöküşüm de belki daha da hızlanacak ve toparlanmaz hale gelecekti. Basında fazla yer almamak avantajıma oldu. Kendimi toparladım, kırdığım rekorlarla adımdan söz ettirdim ve basında başarılarımla yer aldım. Bu dönemde bana verdikleri destek nedeniyle eski bakanlarımızdan sayın Kürşad Tüzmen, sponsorlarım İbrahim ve Zeynep Bodur, eşim, federasyon başkanım, antrenörüm ve Türk halkına sonsuz teşekkür ediyorum.''
''Dövmelerim nedeniyle 8 yıl milli takıma alınmadım''
Devrim Cenk Ulusoy, vücudundaki dövmeler nedeniyle 8 yıl süresince milli takıma çağrılmadığını, ama buna rağmen yılmadan çalışarak bugünkü rekorların sahibi olduğunu anlattı.
''Dövmelerim zamanla benim uğurum oldu'' diyen Ulusoy, şöyle devam
etti: ''Üzerimdeki dövmeler hep doğaçlama. Yani dövmeci arkadaşım giriyor, çıkıyor 'aynaya bak' diyor. Ama hepsi uğurum oldu. Kariyerimde 8 yıllık milli takıma alınmama olayım var. Dövmelerim nedeniyle 8 yıl milli takıma alınmadım. Bana net bir şekilde söylenmedi, dolaylı yoldan söylendi. Sonra bir televizyon programında eski federasyon başkanıyla karşı karşıya geldik. Kendileri de itiraf etti bu olayı. 17 yaşında dövmelerimi yaptırdım. Sırf bunlardan dolayı alınmadım milli takıma. Dövme bir problem olsa bile, dalışlarda biz dalış elbisesi kullanıyoruz. Her tarafımız kapalı yani. Aslında o yönden de problem olmaması gerekiyordu. Ama ben 'takdirdir' dedim. Bu tarz etkenlerle yılmamak lazım. Hırslı bir şekilde üzerine koyarak devam etmek lazım. Ben de antrenmanlarıma devam ettim. Her attığım adımda 'bana mutlaka bir gün şans tanınacak ve o dünya rekorlarını ve dünya şampiyonluklarını Türkiye'ye getireceğim' dedim. 2005 yılında 'dünya rekoru denemesi yapmak istiyorum' dedim. Başka türlü bu tabu yıkılmıyor. Bütün riskleri göze alarak 'bu denemeyi yapacağım' dedim. Yarışma durduruldu, bana 30 dakika süre tanındı. Orada kendi sporculuğumu ispatlamak durumundayım. İlk defa bir dünya rekoru denemesi yapıyorum. Tüm gözler benim üzerimde, ağırlık felaket. Karşımdaki tarafı haklı çıkarmamam lazımdı. Ondan dolayı o gücü alarak dünya rekorunun 2 metre yukarısına çıktım. Dövmeler kapalıydı. Dünya rekoru basına taşınınca, ben bir anda milli takım kadrosundayım. Yeni başkanım da görevini devraldı ve ilk işi beni dünya arenasına taşıdı. Allah utandırmadı. Ben dünya şampiyonluğunu ve dünya rekorunu aldım.''
Rekortmen milli sporcu Ulusoy, dövmeleri nedeniyle milli takıma alınmamasının daha fazla rekor kırmasının da önüne geçtiğini sözlerine ekledi.
