Kaldı 34!

Beşiktaşlı oyuncular maç seçiyorlarmış, öyleyse zahmet olmazsa bir kez de lig maçını seçsinler! Yazık, ayıp, günah, son iki sezonun şampiyonu ligden kopuyor. Bakıyorsunuz maçın başında öne geçiyor Beşiktaş, haftalardır dökülen Oğuzhan harika bir pas veriyor ve Cenk Tosun dillere destan bir gol atıyor. Yani moraller yerinde, bildiğimiz Beşiktaş tempoyu arttırır ve ikinciyi atar ya da pozisyon bulur ama öyle olmuyor.
Duraklama dönemine giriyor adeta Kartal. Oğuzhan başlıyor kaçak dövüşmeye, Quaresma kendine oynuyor, Talisca kendine bile oynamıyor!
Sonra, sonrası komedi filmi… Babel kalecisine kötü bir pas veriyor ve Fabrico topa gitmek yerine çizgiye doğru koşarak topun önünü kesmeye çalışınca durduk yere korner oluyor.

Maç sıradanlaşıverdi
Futbolun yazılı olmayan kurallarındandır; bedava korner genellikle gol getirir. Getiriyor da, hem de harika bir gol atıyor Wellitton. Maç bildiğin sıradanlaşıyor koca ilk yarı boyunca. İkinci, Monaco Prensi (o maçta harika oynamıştı) Tolgay girince Beşiktaş'ın havası, suyu değişiyor..
Ciddi bir baskı kuruyor Kartal.
Gol geldi gelecek, o olmuyor, bu olmuyor derken son dakikalarda oyuna giren Negredo asansör gibi çıkıp çakıyor kafayı. Bu golde Beşiktaş'ın en büyük profesyonellerinden Adriano'nun sağ ayakla orta yaptığının da altını çizmekte fayda var.
Uzatmayalım, Beşiktaş normalde rahat kazanması gereken bir maçı zora soksa da sonunda kazanmayı bildi. Siyah-Beyazlı taraftarlar, Kartal, Şampiyonlar Ligi'nde gruptan çıkana kadar böyle sıkıntılı maçlar izlemeye devam edecekler.
Umalım ki, bu hafta o iş bitsin.
Penaltı tartışmasına gelince, Quaresma'nın pozisyonunda belki hakem penaltıyı verecekti ama Q7 denize atlar gibi atlayınca vermedi, inanmadı.

Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi'nde gruptan çıkana kadar taraftarlar böyle sıkıntılı maçlar izlemeye devam edecekler.