- 01 Ağustos 2010 | Pazar
Rijkaard sorunu
Bu sütunu takip edenlerin dikkatinden kaçmamıştır, genel olarak Rijkaard'a olumlu bakanlardanım. Elbet bunda büyük futbol kariyerinin, ait olduğu Hollanda sisteminin hücumcu karakterinin ve Barcelona'daki başarılarının etkisi var.
Ama birinci sırayı, Barcelona'da yıldızlara dayalı oyun yerine sisteme uygun oyuncu stratejisi ile elde ettiği yaklaşımı alır.
Bugün İspanya futbolu Barcelona ile kulüpler bazında, milli takımla da ülkeler bazında zirve yapmışsa, Rijkaard'ın Katalan ekibindeki çalışmalarının da önemli bir payı mevcut.
Ancak artık tüm bu kredilerin de bir sınırı var.
Son UEFA Kupası maçı ve Fenerbahçe karşılaşmalarındaki teknik performans son derece yetersizdi. Her iki maçta da sahadan alınmaması gereken oyuncuları çıkarınca takımının adeta ipini çekmiş oldu.
Cehennem azabına döner
Mehmet Batdal sahada kaldığı süre içinde iki takım için de büyük bir tehdit oluşturdu. Hele Sırp takımı karşısında neredeyse on sekiz üzerine gelen her topta bir tehlike üretti. O sahada varken, ilk yarı en az beş net gol pozisyonu ortaya çıktı. Sonra Rijkaard, Mehmet'i sahadan çıkardı.
Herhalde rakip teknik direktöre şans verilseydi aynı şekilde kullanırdı.
Unutmamak gerekir ki bir İngiliz ya da İspanyol takımı ile oynamıyorsun. Eldeki kadro ile 2-0'dan beraberliğe giden maçın tek sorumlusu Rijkaard'dır.
Geçtiğimiz yıl sarf ettiği "Takım kalitesiz" lafını "Yetersiz" diye değiştirmesi aslında onun kendi kişisel yetersizliğini ortaya koyması bakımından oldukça manidardı. Yıldız oyuncuların olmadığı yerde daha genç isimlerle bir sistem oluşturamıyorsa, Rijkaard isminin teknik direktör kısmında yazmasının ne anlamı var ki!
Eğer bu tur kaybedilirse Rijkaard Galatasaray takımının başında uzun süre kalamaz.
Her gün onun için cehennem azabına döner...
Tabii Adnan Polat ve yönetimi için de...
Ve dahi taraftar için de...
Ama birinci sırayı, Barcelona'da yıldızlara dayalı oyun yerine sisteme uygun oyuncu stratejisi ile elde ettiği yaklaşımı alır.
Bugün İspanya futbolu Barcelona ile kulüpler bazında, milli takımla da ülkeler bazında zirve yapmışsa, Rijkaard'ın Katalan ekibindeki çalışmalarının da önemli bir payı mevcut.
Ancak artık tüm bu kredilerin de bir sınırı var.
Son UEFA Kupası maçı ve Fenerbahçe karşılaşmalarındaki teknik performans son derece yetersizdi. Her iki maçta da sahadan alınmaması gereken oyuncuları çıkarınca takımının adeta ipini çekmiş oldu.
Cehennem azabına döner
Mehmet Batdal sahada kaldığı süre içinde iki takım için de büyük bir tehdit oluşturdu. Hele Sırp takımı karşısında neredeyse on sekiz üzerine gelen her topta bir tehlike üretti. O sahada varken, ilk yarı en az beş net gol pozisyonu ortaya çıktı. Sonra Rijkaard, Mehmet'i sahadan çıkardı.
Herhalde rakip teknik direktöre şans verilseydi aynı şekilde kullanırdı.
Unutmamak gerekir ki bir İngiliz ya da İspanyol takımı ile oynamıyorsun. Eldeki kadro ile 2-0'dan beraberliğe giden maçın tek sorumlusu Rijkaard'dır.
Geçtiğimiz yıl sarf ettiği "Takım kalitesiz" lafını "Yetersiz" diye değiştirmesi aslında onun kendi kişisel yetersizliğini ortaya koyması bakımından oldukça manidardı. Yıldız oyuncuların olmadığı yerde daha genç isimlerle bir sistem oluşturamıyorsa, Rijkaard isminin teknik direktör kısmında yazmasının ne anlamı var ki!
Eğer bu tur kaybedilirse Rijkaard Galatasaray takımının başında uzun süre kalamaz.
Her gün onun için cehennem azabına döner...
Tabii Adnan Polat ve yönetimi için de...
Ve dahi taraftar için de...