Hesap işidir bu

Bu saatten sonra iyi mücadele etmek sanırım her takım için zor olurdu. Çünkü mücadele etmek için bir sebep kalmamıştı. "Harç bitti yapı paydos" yani...
Bugünlerde herkes "Trabzonspor Fenerbahçe'yi yine yener mi?" diye soruyor. Cevap açık aslında: Niye yensin ki?
Dahası; kolay mı bunu başarmak? O iş için çok şey feda edeceksin. Bugünden o ana kadar o işe odaklanacaksın. Peki şu ortamda bu mümkün mü?
Küme düşen takımın karşısında bile oynayamayan bir futbolcu grubu Şükrü Saracoğlu Stadı'nda oynayabilir mi?
Sonra kulübün daha tamamlanamamış kendi hesabı var. Henüz ne olduğu tam anlaşılamamış futbolculara şans verilmeli. Dün gece olduğu gibi. İki Ferhat , Sezer, Ceyhun, Murat Tosun, Teofilo ve Yattara'nın son durumu... Çok enteresan, biri kenara düşünce birdenbire ahengi bozuluyor takımın.

Umut tatile çıkmasın!
Colman, Selçuk, Umut, Alanzihno ve finalin başrol oyuncusu Engin... Yerine forma giyenler de fena futbolcu değil aslında. En azından şu Denizlispor'da top koşturanlar kadar varlar. İşte Murat Tosun... Kim bilir ne olduğunu. Umut'un yüz maçtır yapamadığı plaseyi beş dakikada çıkardı.
Onun on katına mal olan Teofilo yine altı pastan gol yapamadı. Umut'la saç baş yolan bordo-mavililer buna ne der acaba? Çocuk teknik gibi görünüyor. Topa değmesi gözü okşuyor.
Fakat ağır. O alanı doldurmuyor.
Hep bir adım geri kalıyor. Kolay değil elbet o formanın içini doldurmak. Az bir takım değil Trabzonspor.
O kalitede bir futbolcunun ederi en az 20-
25 milyon dolar. Sadece kaçırdıkları ile tartıya çıkmıyor Umut . O sebepten dikkat etmeli.
Ucuz etin yahnisi yavan olurmuş. Bir de "Bildiğim ayran bilmediğim yoğurttan iyidir" der büyükler. Evdeki bulgurdan olmayalım.
Umut kardeşim sen en iyisi bu sene tatile çıkma.
Bir kalenin karşısına çadır kur. Bir o direğin dibi bir bu direğin...