Bireysel performans!

Trabzonspor'un hafta içi kupa maçında yaklaşık 60 dakika 10 kişi oynaması bordo-mavilileri hem fiziksel, hem de mental olarak yıpratmıştı. Bunun etkilerinin de Gaziantep FK maçında nasıl sahaya yansıyacağı soru işaretiydi. Bordo-mavililerin oyun başlangıcı kötü olduğu gibi ilk 25 dakikada 3-0 mağlup duruma düşmeleri işten bile değildi. Burada ilk devredeki kötü ve isteksiz oyunun iki temeli vardı. Birincisi; Çok forvet oyuncusuyla oynamak, topa sahip olmak, çok gol pozisyonuna gireceğinin göstergesi değil. Nitekim bordo-mavililer yüzde 66 oranıyla topa sahip olup rakip ceza sahası içinde 9 kere topla buluştu. Bu hücum organizasyonlarının yetersizliğinin en önemli nedeni doğru orta saha kurgusu olmadığı gibi bu bölgenin daha dirençsiz oyuncuların tercih edilmesi saha içindeki hücum kalitesini ve pozisyon zenginliğini ciddi anlamda etkiledi. İkinci olarak da saha içindeki oyuncuların motivasyonu, coşkusu ve en önemlisi konsantrasyonu çok kötüydü. İlk 45 dakika maça ortak olmayı bırak, oyunun içine bile giremediler.

İkinci devre Trezeguet ve Umut değişikliği takıma hız ve enerji kattı. Buna bordo-mavili takımın saha içi mücadelesi, hırsı ve coşkusu da eklenince Trezeguet, Onuachu ve Vişça önderliğinde Trabzonspor'un hücum kombinasyonlarının kalitesi ve etkinliği arttı. Trabzonspor, sıkıştığı maçları oyun değil, oyuncu kalitesiyle değiştiriyor. Oyuncuların 'bireysel performansı' üzerinden alınan galibiyetler günü kurtarmak adına önemli ve olumlu ancak gelecek adına sıkıntılı.