''Ya tasarruf ya batış''

Futbol otoriteleri Zeki Uzundurukan, Reha Kapsal ve Serkan Korkmaz lig yarışını değerlendirdi. İşte Süper Lig'de gündemi belirleyen o tespitler...

Corona virüsü sonrası kulüplerin gelirleri dip yaptı. Görülüyor ki önümüzdeki sezon yayın gelirleri de iyice azalacak. Bu krizden nasıl çıkılacak.
UZUNDURUKAN: Kulüpler artık ayaklarını yorganlarına göre uzatacak. Gelir-gider dengesine uyacak. Pahalı futbolcu transfer etmeyecek. Ucuz, yetenekli, genç ve başarıya aç oyuncuları kadrolarına katacaklar.
Altyapıya önem verecekler. Kadro maliyetlerini yüzde 50'ye yakın küçültecekler. Kulüplerine gelir getirecek projeler üzerine yoğunlaşacaklar.
Ya bunları yapacaklar ya da batacaklar. Çünkü pahalı transferlerle şampiyon olmanın garantisi yok. Bunu bu sezon bir kez daha gördük. Trabzonspor ve Sivasspor gibi takımlar, çok az kadro maliyetleri ile şampiyonluğa koşuyorlar.
KAPSAL: Kulüplerin maç günü hasılatları, reklam ve birçok gelirleri azalacak. Kulüplerin eskisi gibi ekonomik güçleri olmayacak.
Bu durumda daha ekonomik oyuncular bulmaları gerekiyor. Bir de tabii ki altyapıya yönelecekler. Trabzonspor bu konuda çok şanslı. Tabii ki altyapıdaki eksiklerin de giderilmesi gerekir. Yani çok detaylı bir organizasyon şart. Altyapıdan hemen oyuncu yetiştirmek kolay değil. Bunun için en azından 10 sene lazım. Bu kadar az imkanla iyi işler çıkarılacaksa kulüplerin teknik adam seçimlerini çok doğru yapması gerek.
Oyuncuların bir yere taşıdığı bir teknik adam değil, teknik adamların takımları bir yerlere taşıdığı bir dönem başlıyor. Türk futbolunun böyle evrensel hocalara ihtiyacı var.
KORKMAZ: Belki çok garipseyeceksiniz ama; doğru organizasyon ve stratejiyle yayın gelirlerinin daha da arttırılabileceğini düşünürdüm hep. Eskiden çok vurgulamazdım keza, kulüplerimizin gelirleri arttıkça (enteresan bir şekilde) borçları da artıyordu.
Şimdi de herkesin dalga geçmesinden korktuğum için çok da yüksek tondan konuşamıyorum.
Herkes süre gelen futbol iklimimize bu salgın koşulları da eklenince o denli olumsuz ki ben bile pastanın küçüleceğini düşünmeye başladım. Bu durumdan çıkmanın yolunu bulmak için doğru organizasyon, pastayı daha lezzetli hale getirerek büyüten bir strateji ve çağın gerektirdiği gibi yönetilen kulüpler gerekli.
Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak lafı futbolda ne gibi değişimlere yol açacaktır.
Bizi nasıl bir senaryo bekliyor?
UZUNDURUKAN: Artık dünya yıldızlarını transfer etmeyeceğiz. Hani kariyerinin sonuna gelmiş, dünya yıldızı sıfatını almış ama Türkiye'den bir takıma gidip, son bir vurgun daha yapayım diyen futbolcu devri artık sona erdi. Aslında birçok başkanın, dünya yıldızı zaafı hâlâ var. Ama kasalar tamtakır...
Para yok. Parasızlık, bu başkanların doğru hamleler yapmasına neden olacak. Şampiyonluğa oynayan takımlar artık öyle 20-30 milyon euro'luk bütçeler ayıramayacak. Ya kiralık oyuncular alacak ya takasla işi bitirecek ya da genç oyunculara yatırım yapacak.
KAPSAL: Bir kere kulüpler ekonomik anlamda daralmaya gidecek. Yayıncı kuruluş gelirleri, reklamlar ve sponsor gelirleri düşecek. Futbolcular bu süreç bitinceye kadar, önümüzdeki sezon için de geçerli olmak üzere izole bir şekilde davranacak.
Çoğu kulüp ister istemez daha genç oyuncular transfer edecek. Bu yerli ve yabancı için geçerli. Altyapıdan futbolcular çıkacak.
Yüksek kontratlı isimlerle yollar ayrılacak ve bir daha bu paralar ödenmeyecek. Futbol A'dan Z'ye daralacak. Ama şunu unutmayalım, futbol asrın sporudur. Futbol aşkı bambaşkadır. Almanya Ligi'ni yaklaşık 1.5 milyar insan izlemiş. Ne kadar sıkıntılı bir süreçten geçsek de futbol bir tutku, bir yaşam biçimidir. Bu sürecin bitmesi ile eski keyifli günler gelecek. Yine eskisi gibi coşku ve heyecan yaşanacaktır.
KORKMAZ: Durumu çarpıcı şekilde anlatmak için biraz ezberi bozayım. Futbolu bu denli büyük ve önemli yapan futbolcular, antrenörler, hakemler, yöneticiler, menajerler, yorumcular, tribün taraftarları değil. En büyük faktör, onu TV'den izleyen milyarlarca insan. Ekran başında bu ülkede milyonlarca, gezegende de milyarlarca insan olmasaydı, futbol bu denli büyük ve önemli olabilir miydi? Bence önümüzdeki süreçte, ''en az iki ekran'' ile maçları izleyen futbolseverlere göre bir organizasyona ve stratejiye ayak uyduramayan her aktör güdük kalacak.

DİĞER HABERLER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.