Ali Koç: 'Hatalar yaptık yine yapacağız'

İyi olacağını düşünüyorum. İçinde bulunduğumuz durumda en kolay karar hoca değiştirmek. Ben devre arasına kadar müdahale etmeği gereği görmüyorum. Hocamız çok çalışıyor, ağır mesai harcıyor. Bazen tercihleri sorguluyoruz ama bu durumu sadece hocaya bağlamak doğru olmaz.

AÇIKLAMALARDAN ÖNE ÇIKANLAR

Tahminimizin çok ötesinde olumsuz tablo var. Köklü değişim dedik, büyük hayaller dedik. Tabii bunların içinde riskler var, sancılar var. Engeller var. Ama şu puan tablosuna baktığımız zaman olmaması gereken bir durumdayız.

Yönetimimiz, hocamız, transferlerimiz her şey tartışılıyor bu ortamda. Bunu anlayışla karşılıyorum. Sosyal medyadaki eleştiriler oluşan olumsuz hava camiayı etkisi altına alıyor, bunu da anlayışla karşılıyorum.

Hatalar yaptık mı evet yaptık. Hatalar yapacağız. Bu işin okulu yok. Üç maç var ki top bir kere kalemize girmiş ve gol olmuş o maçlardan 3 puan alsak 6-7 puan yukarıda olacaktık. Tabii aynı oyun olacaktı. Şans yanımızda olmadı ama tek şansla ifade edilmezdi.

Bu maçlardan 5 puan bile çıkarsak farklı şeyler konuşuyor olacaktık. Başakşehir en organize takım, Başakşehir ve Beşiktaş maçlarında daha iyi oynayan taraf bizdik. Tabii ki biz bunun içinden çıkacağız.

Hangi şartlarda göreve geldiğimizi unutmayalım. Fenerbahçe 7-8 haftadır kötü belki ama Fenerbahçe bundan ibaret değil. Biz hiçbir zaman hayal satmadık. Bu sene içinden elimizden gelenin en iyisini yapacağız. Bunu da yapacağız kimsenin şüphesi olmasın.

Ne dediysek yapıyoruz. Kültür değişikliği dedik, organizasyon değişikliği dedik, FFP'ye uyacağımızdan bahsettik bunları da yapıyoruz. İki maçta skor farklı olsa başka şeyler konuşurduk.

11 transfer yaptık. Gençlerin yanına Slimani, Ayew gibi oyuncuları kadromuza kattık. Çok eleştiriliyorlar ama henüz erken. Lugano ve Edu'nun ilk yıllarını hatırlayın. Zaman içinde bu oyuncuların nasıl mücadele ettiklerini hatırlayın.

Hayal kırıklığını yaşadığımız sancıyı, kızgınlığı her şeyi anlıyorum.

Geleceğin takımını inşa etme konusunda taraftarlarımızdan daha sabırlıyım ve daha umutlu bakıyorum.

Biz de Avrupa'nın en iyi erkek basketbol takımı var. Bu rakiplerimizde yok. 30 milyon Euro gibi bütçemiz var burada, bunu devam ettirmek zorundayız. Obradovic gibi bir hocamız var. İnşallah orada kupayı alacağız.

Sivasspor maçına forma sponsorumuzla çıkacağız.

Üniversite yükümlülüğümüz var. SPK'dan onay aldık. Teşekkür ediyorum. Haftaya Sivas maçına sponsorluklarla çıkacağız. Oradan da kaynak gelecek. Kefil olup borç bulduk. 700-800 milyon TL kaynak yaratmamıza rağmen halan mart ayından sonrasını göremiyoruz.

Taraftarımızın tepkili olmalarını anlıyorum. Ben yönetici olduktan sonra maçlara gitmeye başlamadım 7 yaşından beri gidiyorum. Onları çok iyi anlıyorum. Hatta bazen fazla taraftar gibi hareket ettiğim için de eleştiriliyorum.

Takım sahada mücadele ettiği zaman yuhalamak, maç bitmeden olumsuz tezahüratta bulunmak, girene, çıkana ıslık Fenerbahçeliliğe yakışmıyor. Geçen sezon seçim sürecinde bunu ifade ettim. Şimdi de söylüyorum.

Tezahüratlar olumsuz olacaksa da bekleyin maç bitsin. Maç daha berabere frikik kullanıyoruz. Islıklar başlıyor. Bu homojen de değil, kimi alkışlıyor. Kimi ıslıklıyor. Kızgın olma konusunda haklısınız ama böyl tepki koymayın. Bu kulübün sahibi taraftarıdır.

Tribündeki bazı olumsuz tezahüratlara göre, sosyal medyaya göre kulüp yönetilmemeli. Benden beklentiniz bu olmamalı. Biz bir yola çıktık, ana hedef büyük resim değişmedi. İki maçta 6 puan alsak bu kadar umutsuz olmayacaktık. Olumsuzluklara rağmen inançlıyız.

20 yıllık kaleci Buffon hayatımda 3 tane unutamayacağım stat var diyor. Bunlardan biri Fenerbahçe'nin stadı. 20 dakika ne olduğunu anlayamadım diyor. Lütfen tekrar bu günlere dönelim.

Ersun Yanal planlarımızda yok. Bu sevdaya son vermenizi önemle rica ediyorum. Çünkü bunun pek bir faydası olmuyor.

Değişime direnç gösterenlerle ilgili bazı şeylerden bahsettim. Cuma günü açıklama yaptık, hocalarla ilgili.

Bu anlatacağım konunun Fenerbahçe'nin içinde bulunduğu duruma etkisi olmuştur. Puan durumu bununla alakalı değil tabii ama nelerle uğraştığımızın görülmesi için detaylı anlatacağım. Ali Bey hocaları kullanıyor, gündem değiştiriyor denilmesin. Zihniyeti anlatıyorum.

Sezon başı Aykut Hoca ile teknik ekibi hakkında konuştuk. Comolli de teknik kadroyla konuştu. Onun da raporu olumluydu. Yumuşak bir geçiş düşünerek orta vadede teknik kadronun kalmasının faydalı olacağını düşündük.

Aykut Hoca 'ekibimi tutun' dedi. Biz de tamam dedik. Sezon başı bu ekip istifa etti. Ben de Aykut Hoca'yı aradım. Gitmek istiyorlarsa haklarını verelim ama biz onlarla çalışmak istiyoruz dedik. Aykut Hoca bu noktayı çözdü.

Keşke daha önce el sıkışıp ayrılsaymışız diyoruz bugünlerde. En basit yeniliğin yeni bir icatmış gibi algılandığını, eski düzenin daha iyi olduğu gibi düşünceler futbolcular arasında ve Samandıra'da yayıldı. Bu iş nerelere geldi gösterelim.

Arda Keskin arkadaşımıza salon sorumluluğu veriliyor. Hocamız işi beğenmiyor. Sonra yollarımızı ayırıyoruz. Erwin Koeman'ın gelmesiyle Turgay Altay'ın bazı yetkileri Koeman'a veriliyor. Daha sonra bu kişiler yeni kişilere yol gösterme konusunda isteksiz davranıyor.

Takım içindeki sorunları nasıl çözeriz diye konuşulduğunda Turgay Altay, 'Bana ne benim sorunum mu? Fenerliler düşünsün' diyor. Bu birkaç kez tekrarlanıyor. Saha antrenmanları sırasında umursamaz tavırlar sergiliyor. Oyuncular 'maça yorgun çıkıyoruz' diyorlar.

Bunu Alper Aşçı'ya iletiyorlar. O da bunun Cocu'nun talimatı olduğunu söylüyor. Daha sonra oyuncuların bu şikayetinin teknik ekibe iletilmediği ortaya çıkıyor. Kayseri maçı sonrası 90 dk idman yapılıyor, oyuncular tepki gösteriyor.

Yapılan araştırmalar sonrasında bu yapılan antrenmanların ve dayanıklılık testlerinin metodolojisinin tamamen yanlış olduğu ortaya çıkıyor. Bunun ardından performans antrenörü Alper Aşçı'nın görevi değiştiriliyor.

Ne oluyorsa bundan sonra oluyor. Mevcut işleyişin başarısız olması için çaba gösteriyorlar. Gelelim Beşiktaş maçına... Maç öncesi gerek tesis çalışanları, gerek teknik kadro oyuncuların moralini bozmak için çalışıyor. Primin yetersiz olduğu konuşuluyor.

Beşiktaş maçı öncesi soyunma odasında halı var 'Bu halı ne?' diye soruluyor 'Bugün Beşiktaş bizi yenecek hocanın cenazesini buna saracağız' diyor. 'Biz bu takımı yenecek güçte değiliz' deniyor.

Maç berabere bitince ne prim alamayacaklarından ve hocanın gitmeyeceğinden konuşup üzülüyorlar.

Bu halı bu kez stada geliyor. Bu sefer kesin yenileceğiz. Hocanın görevine son verilecek biçiminde konuşuluyor. Sonra galip geliyoruz. Ertesi gün 'Fenerliler yüzünüz gülüyor' muhabbetleri oluyor.

Biz cuma günü mesai sonrası işlerine son verdik ki Samandıra'ya gelip eşyalarını toplamasınlar diye, bunu bilerek yaptık. Hazırlıksız yakalansınlar diye. İyi ki de yapmışız çünkü ondan sonra kötü şeyler oldu. Kabullenmekte zorlanıyorum.

Bu arkadaşlar 28 Haziran'dan itibaren idman programları, idman performans verileri ve tüm görüntüler, tüm maç istatistik ve raporları dışarıya sızdırıyorlar. FB mail adresinden kendi gmail adresine yollayarak 3. kişilere sızdırılıyor.

Sonra daha ironik bir durum ortaya çıkıyor. Samandıra'da tüm bilgiler toplanıyor. Geçen senenin idman verileri, performans dataları silinmiş. 'Niye' dediğimizde 'hafıza yok' denildi.

Bunlar neden önemli? Geçen sezon oyuncularımızın ilk milli arada idman performansları nasıldı. Hangi metodoloji ile hangi performansı gösterdi, biz bunları karşılaştıramıyoruz.

Yeni hocayı beğenmeyebilirsiniz, etkisiz bulabilirsiniz ama buradan ekmek yiyorsanız başarısı için elinizden gelen her şeyi yapmalısınız. Bırak elinden geleni yapmayı iyi olmaması için ekstra işler yapıyor.

"Müjdat Yetkiner bana küfür etmediğini söylüyor. 4 Haziran'da bana ve bana oy vermiş insanlara hakaret ve küfürler savurdu. Altyapıda oynayan çocuklar ve velililer de orada."

Altyapıdaki bir hocanın velilerin ve çocukların önünde böyle konuşamayacağı için görevden aldık. Ben kişiselleştirmedim olayı...

Aatıf ve Dirar'ı genellemek gerekirse; disiplinsizlik, ciddiyetsizlik ekip ruhundan uzak görüntü ve sportif performans yetersizliği nedeniyle kadro dışı bırakıldı.

Gözlemlediğim kadarıyla en mutsuz günlerimizde bile bu iki oyuncu şen şakrak, gamsız mı dersiniz ne dersiniz bilemem. Beklediğim ruhu yansıtmayan davranış içindeydiler.

Nabil Dirar kadroya giremeyince mutsuz oldu. Aatıf, Dirar'ın oynaması için açık açık hocalarına, arkadaşlarına söyledi. Arkadaşlarına söyletti. Açık açık yaptı. Kulis değil ama bu olmadı diye negatif vermen gerekmez.
Volkan Demirel'e gelelim. Bu dünyanın her yerinde olan bir olay. Nedir bu? Kulübe yıllarca hizmet etmiş, aidiyet duygusu yüksek. Değişiklik olduğu zaman tavır alan çok yıldız oyuncu vardı.
Volkan... Fenerbahçe için Volkan Demirel, Ali Koç için Volkan Demirel var. Fenerbahçe'yi sahiplenmiş, hiçbir şekilde tartışılmayacak bir oyuncu.
19-20 yaşındaydı onu tanıdığımda. İyi bir baba, iyi bir eş. İyi bir ailesi var. Nikah şahitliğini yaptım. Evine gittiğim tek futbolcu. Çocuklarımın gönlünde farklı bir yeri var. Onlar çok şaşırdılar bu karara.
Ne Comolli ne Cocu, benim inanmadığım bir kararı aldıramaz. Geçen sene şampiyonluğu kaybetmemizin nedenlerinden biri kaleci performansı. Buna rağmen belki duygusal davrandım bilmiyorum.
Yaşına rağmen Volkan'a ihtiyacımız olduğuna inandığım. Değişim sürecinde yardımcı olacağına inandım. Onun hayali var. 40 yaşına kadar oynamak istiyor. Ben ona inandım, kontratını uzattım.
Kontrat uzattığımız zaman çok tenkit edenler oldu. Uzattık. Kaleci konusunda istenmesine rağmen hamle yapamadık. FFP gereği, rakamlar ortada. Comolli de Volkan'ı tanıdıkça büyük katkı sağlayacağına inandı. Dolayısıyla 1. kaleci yaptık.
Benfica maçlarında ilk 6 resmi maçta iyi oynamadı. İyi başlamadı. Sonra dedik ki bir kaleci almamız lazım. İşler iyi gitmeyince Harun transferini yaptık. Bence Volkan'daki durum, pek çok büyük kulüpte büyük yıldızlarla yaşanan durum.
Volkan çok iyi bir Fenerbahçeli. Bilinçli olarak Fenerbahçe'ye zarar vermez. Yeni ekip, yeni kadro, kendisine yakın olan personellerin ayrılması bunlardan etkilendiğini düşünüyorum.
Kulübüyle bu kadar bütünleşmiş bir oyuncu fazla sahiplenme yüzünden de hatalar yapabilir. Kayseri maçı sonrası o da soyunma odasında konuştu. Gruplaşmalar var dedi. İçi dışı bir olan insanı severim.
Volkan ile sözleşme uzatmamızın sebeplerinden biri yeni oluşan takıma liderlik etmesini bekledik. 'Takım olamadık' dedi. Sen bir şey yaptın mı takım olmak için, bir araya getirdin mi? Sportif direktöre bir şey söyledin mi? 'Rahatsız etmek istemedim'
Samandıra'da farklı bir düzen var. oyuncular 3-4 saat orada vakit geçiriyor öğrendik ki bu vakitte tüm oyuncular kendi odalarına çekilip zaman geçiriyor. Burada bir kaptanın duruma el koymalı.
Somut olarak iki olay yaşandı. Samandıra'dan haber geldi. Volkan Demirel Erwin Koeman'ın üzerine yürümüş. Volkan patlaması yaşıyor o gün Volkan. Biz de Samandıra'ya gittik. Ne olduğunu da anlamadık. Erwin 'Niye bana ters bakıyorsun?' gibi.
Samandıra'da toplantı yaptık. Orada Volkan benim kabul edemeyeceğim şekilde tartışmalara girdi. İlk başta bana saygısızlık yaptı, başkanvekilimize ciddi saygısızlık yaptı. Bir tek kendi dinlensin istiyor, bizi konuşturmuyor. Kes dedik uzattı, sesini yükseltti.
Başkanına karşı böyle konuşan bir futbolcunun bizler yokken neler yapabiliri düşündüm. Sonra teknik direktör yardımcısının üzerine yürümesini düşündüm. Dedim ki Volkan'ın bir düşünmesi lazım. Nasıl kendini affetirrecek bilmiyorum. Özür dilemedi.
Çok düşündüm, iki gün düşündüm. Şunu bilmenizi istiyorum. Gönlüme dokunan bir karar. UEFA'da bizim 2. kalecimiz Volkan, 3. kalecimiz Erten. Berke listede yok. Bu kararı alırken bu riski düşünerek aldık. Bir şey olursa Erten geçecek kaleye.
Dünkü davranışları Volkan'ın bugününü belirledi. Volkan'ın bugünden sonraki davranışları yarın ne olacağını belirleyecek. Kadro dışı kalması mukavelesi bitti anlamına gelmiyor. Çok iyi Fenerbahçeli diye başka oyuncudan fark görmesi de bir yere kadardır.
Ben vefa konusuna önem veririm. Ben jübile işlerine başlamak istiyorum. Bilmez ama ilk istediğim futbolcu da Volkan Demirel'dir. Kalecilikten sonra da eğitimin en iyisini görüp Fenerbahçe'ye yıllarca hizmet etmesini çok isterim. Kişisel bir durum yok.
Aziz Yıldırım'la görüştüğü iddiası var. Aziz Yıldırım,15 yıl Volkan'a başkanlık yapmış, çağırdıysa gitmiştir. Çağırdığında gitmemişse yanlıştır. İnşallah Volkan, tez zamanda aramıza katılır.
Kötü başladık. Cocu'nun hazırlık maçlarında oynattığı futbol henüz takıma yansımamış. İnsanlar istedi diye ben Ersun Hoca'yı getirmemeyi düşünmüyorum. Ben Ersun Hoca ile uzun vadeli plan yapabileceğimizi düşünmüyorum. Onun şampiyonluğu keyif aldığımız şampiyonluktu
Kim istemez Arsene Wenger'i? Çalışmayı bıraktığı ortamı, aldığı teklifleri bir düşünelim. Şu an bunları karşılayacak durumda değiliz.