Mustafa Çulcu: Hakem yüreksizdi

Antalyaspor önünde seyrettiğimiz Fenerbahçe'den ilk yarıda eser yoktu PAOK karşısında.
İleriye çıkamayan, kendi yarı alanında oyunu kabul eden bir Fenerbahçe izledik. Sürekli hakem ile oynayan ve her hakem kararına elle, kolla, sözle itiraz eden seyirci desteğini de arkasına alan bu davranışlarıyla hakemi etki altında tutan bir PAOK vardı.
Hakemlikte boy-pos, fiziki görüntü elbettte çok önemli. Ancak o dev, iri yarı vücutta eğer yürek yoksa hepsi boş.
Alman hakem Manuel Grafe henüz 37 yaşında ama yürek yok. Seyirci ıslıklıyor, biraz tepki gösteriyor hemen faul çalıyor. Tepkiye göre gereksiz kart çıkarıyor. Bir standardı yok.
27'de Lugano rakibini bir güreşçi gibi sarmalayıp ceza alanı çizgisinin hemen yakınında indiriyor; pozisyon net faul ama hakem veremiyor. Çünkü pozisyonu çözemiyor. İlk yarının son dakikasında Müslimovic'in şutunda Gökhan'ın kale içinden çıkardığı top gol değildi; yardımcı hakem doğru tespit etti.
Futbolu bilmiyor
İkinci yarıya Semih'in yerine Niang'ı alan F.Bahçe'de oyun anlayışı değişti. F.Bahçe ile birlikte hakem de değişir gibi oldu. 58'nci dakikada PAOK'tan Vitolo ikinci sarı kartdan ihraç oldu, karar doğruydu. Burada Niang'ın mücadelesi müthişti. Bu dakikadan sonra Fenerbahçe rakip alana yıktığı oyunun hakimiydi.
Ancak istenilen golü bir türlü bulamıyordu.
Hakemin 74'de Santos'a verdiği sarı kart yine seyirci baskısının eseriydi. 76'da pozisyon PAOK'lu oyuncunun eline çarptı, penaltı değildi. Hakem bu yarıda yine anlamsız fauller çaldı ve kartlar çıkardı. FIFA hakemi olması kimseyi yanıltmasın, bu yönetimini seyrettikten sonra Alman hakemin futbolu bilmediğine karar verdik.